Sezai Temelli: Sadece Ankara'da değil Kürtler her yerde normal
HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli Diyarbakır'da düzenlenen iki mitingde konuştu. AK Parti Ankara adayı Mehmet Özhaseki'nin, "Ankara'da yaşayan tüm Kürt kardeşlerimizin oylarına talibim, çünkü onlar masum insanlar, normal vatandaşlar" sözlerini hatırlatan Temelli, "Biz her yerde normaliz! Bir anormal arıyorsan aynaya bak" dedi.
DUVAR - HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, partisinin seçim çalışmaları kapsamında düzenlediği Bismil ve Silvan mitinglerine katıldı. "Bir tanesi diyor ki, 'Oyları haramdır'. Biz de diyoruz ki bizim oylarımız anamızın ak sütü gibi helaldir" diyen Temelli, "Ama bu iktidara verecek bir tek oyumuz bile yoktur. Bitmedi, bir tanesi yine diyor ki 'Bu Ankaralı Kürtler normal'. Biz her yerde normaliz! Bir anormal arıyorsan aynaya bak" şeklinde konuştu.
Temelli, yaptığı konuşmalarda şu ifadeleri kullandı:
ÜLKE ÇÖKTÜ: Bugün Türkiye çok zor koşullardan geçiyor. Bu iktidar ülkeyi adeta bir uçuruma sürükledi. Bu ülke bundan 5-6 yıl önce umuda uyanırken, barış umudunu büyütürken, bunlar çöktürme planı hazırladılar. Bakın ne oldu? Mutlak tecrit başladı, Dolmabahçe Mutabakatı’nı yok saydılar, masayı devirdiler, çöktürme planı hazırladılar, ülke çöktü ülke! Çıkmış sanki 17 yıldır iktidarda başka bir parti varmış gibi, sanki 17 yıldır bu ülkeyi HDP yönetiyormuş gibi hala çıkıp bize saldırıyorlar. Bize düşmanlıkla, nefret söylemleriyle, hakaretleriyle saldırıyorlar. Kabul etmiyoruz! Bu ülkeyi 17 yıldır siz yönetiyorsunuz. 17 yıl sonra ülkenin geldiği hale bakın. Şimdi dönmüş Kürtlere diyor ki defolun gidin. Hiçbir yere gitmiyoruz. Burası bizim vatanımız, burası bizim yurdumuz. 31 Mart'ta sandığa gidiyoruz, siz iktidardan gidiyorsunuz. Hızını alamıyor; öyle kaygılı, öyle çok korkuyor ki HDP’lilere, bizlere 'dinsiz imansız' diyor. Durmuyorlar, içlerine bu ırkçılık bu ayrımcılık öyle bir işlemiş ki! Bir tanesi diyor ki, 'Oyları haramdır'. Biz de diyoruz ki bizim oylarımız anamızın ak sütü gibi helaldir. Ama bu iktidara verecek bir tek oyumuz bile yoktur. Bitmedi, bir tanesi yine diyor ki 'Bu Ankaralı Kürtler normal'. Biz her yerde normaliz! Bir anormal arıyorsan aynaya bak. Senin aklın gitmiş, meczup olmuşsun.
SİYASETİN DİLİ HDP'NİN DİLİ OLACAK: Bitmiyor, diyor ki bir tanesi daha “Kürt kökenli kardeşlerim”. Öbürü diyor ki “Kürtçe konuşan vatandaşlarım”. Bak biz bunların hiçbirini tanımıyoruz, bilmiyoruz. Biz Kürdüz, Türküz, Türkiyeliyiz. Kimliklerimizle gurur duyuyoruz, farklılıklarımızla gurur duyuyoruz, o farklılıklarımızdan güç alıyoruz. Ortak vatanımızda çoğulcu, laik, demokratik, cumhuriyeti var edene kadar da bu mücadeleyi sürdüreceğiz. Dini siyasete alet ederek, ayrımcılık yaparak, Kürde düşmanlık yaparak iktidarda kalacaklarını sanıyorlar. Kalamayacaksınız, 31 Mart’ta gidiyorsunuz. Seçimle geldiniz, seçimle gidiyorsunuz. Bu halka hakaret etmeye son verin, düşmanlığa son verin. Siyaseti hep birlikte bu dilden, bu üsluptan, bu anlayıştan kurtaracağız. Siyasetin dili barışın dili olacak. Siyasetin dili, insanca yaşamın dili olacak. Siyasetin dili HDP’nin dili olacak. Ayrımcılığa hep birlikte son vereceğiz.
UTANMIYOR HALKA HAKARET EDİYOR: Şu kabineye bakın, tüccardan Ticaret Bakanı yapmış! İhracat ne ithalat ne, bu ülkenin dış ticaretinin dinamikleri ne, hepsinden bihaber. Okul sahibinde Eğitim Bakanı yapmış. 17 yıldır iktidardalar, 17 yılın sonunda eğitimin haline bakın! 4+4+4 diye bir sistem getirdiler, çocuk işçiliği ve çocuk evlilikleri arttı. Bunların eğitimden anladıkları bu. Sağlık Bakanı sağlıktan bihaber. Şehir hastaneleri yaptılar, hasta garantisi veriyorlar. Utanmıyorlar. Halka hizmet diye sundukları şey hastalık! Otel sahibi yağmaya çıkmış! Arazi yağmasına çıkmış otel sahibinden Turizm Bakanı mı olur? Damattan da Hazine Bakanı! Ekonominin haline bakın. Dolar bir iniyor, bir çıkıyor. Doların her iniş çıkışında, 5.80 oldu, 5.30’a düşsün diye bu halkın sırtına yeni yükler yüklediler. Tüm dünyada en güvenilmez ekonomi Türkiye ekonomisi. Ekonomiyi batırdılar. Elektriğe, doğalgaza, mazota zam... Halk perişan, halk yoksul! Damadın derdi milletin lehçesiyle alay etmek! Hangi birini sayayım. Tarım Bakanı çıkmış halka, millete çok affedersiniz “adi” diyor. Ya, hiç mi utanmıyorsun? Hiç mi edep yok? Sen nasıl bakansın? Sen bu ülkenin tarımını batırmışsın. Patates şirketinin sahibisin diye patates ithal ediyorsun. Bu ülkede et ithalatıyla hayvancılık bitmiş, tarım bitmiş, o utanmıyor halka hakaret ediyor.
EYT'LİLERİN MAĞDURİYETİNİ KALDIRACAĞIZ: Gençler, umutsuzluğa yer yok. Eğitim sorununu da, işsizlik sorununu da hep birlikte sizinle birlikte çözeceğiz. O yüzden diyoruz ki gençler siyasete! Hep birlikte siyaset yapmaya, sorunlarımızı çözmeye! İşte HDP kadınların partisidir, gençlerin partisidir, emekçilerin partisidir. Bu ülkede gençleri yok sayan; onları işsizliğe, eğitimsizliğe mahkum eden bu anlayıştan hep birlikte kurtulacağız. Yerel yönetim, yerel demokrasi anlayışımızla herkese ulaşacağız. Emeklilere, engellilere, herkese ulaşacağız. Emeklilikte yaşa takılanlara sesleniyorum: İktidar olduğumuz tüm kentlerimizde, dayanışma ağlarımızla, sizin mağduriyetinizi ortadan kaldırmak için çalışacağız. Mücadele edeceğiz. Engellilere sesleniyorum: Engelsiz kentleri hep birlikte var edeceğiz! Bakın, HDP’nin sesi hakikatin sesi, halkın sesidir. Bu ses hepimizin sesidir.
UTANMASALAR YILDIZ YAPIŞTIRACAKLAR: Şimdi sandıklara gittiğimizde binlerce yıllık tarihe kök salmış HDP çınarını gördüğünüzde oyunuzu ona vereceksiniz. Eğer biz aday çıkarmamışsak bilin ki orada da bu iktidarın karşısında bir demokrasi ve barış mücadelesi yapan vardır. Ona da güç katacağız, oyumuzu ona vereceğiz. Bunu anlamayanlar, bunu anlamak istemeyenler bizi suçluyorlar, bize saldırıyorlar. Gazetelerinde talimatla insanları fişlemeye çalışıyorlar. Bak, biz buradayız, sözümüz nettir. Hakikatin sesi burada, alnımız açıktır. Zulme karşı ne diz çökeriz ne de boyun eğeriz. Sizin gibi içinde ırkçılık taşıyanlar bizi fişlemeye çalışıyorlar. Utanmasalar kafatasımızı ölçecekler. Utanmasalar göğsümüze yıldız yapıştıracaklar. Utanmasalar kolumuza numara yazacaklar. Ama diyoruz ki gücünüz buna yetmez! Biz bu tecride de son vereceğiz, bu faşizmi de hep birlikte yıkacağız.
HİÇBİR OYU ZİYAN ETMEYECEĞİZ: 31 Mart’a kadar 3 gün kaldı. 7 gün 24 saat çalışacağız. Herkese hakikatin sesini, HDP’nin sesini ulaştıracağız. Sandıklarımıza sahip çıkacağız. Nerede bir Silvanlı varsa, oyu buradaysa, atlayıp gelecek. Gelemiyorsa il ilçe teşkilatımıza gitsin, beraber geleceğiz. Hiçbir oyumuzu ziyan etmeyeceğiz. Nerede yaşıyorsak yaşayalım, oyumuz neredeyse mutlaka gideceğiz, kullanacağız. Iğdır’daysa Iğdır’a, Kars’taysa Kars’a, Hakkari’deyse Hakkari’ye... Ama mutlaka oyumuzu kullanacağız. Onlar sandıkları bizden kaçırıyorlar. Nereye götürürlerse götürsünler, o sandıkların peşindeyiz! O sandıkları yakalayacağız ve oyumuzu kullanacağız. (HABER MERKEZİ)