‘Sığınma evi açmayan belediyelere hukuki yaptırım uygulansın’

Yerel seçimlerin ardından 6 ay içerisinde tüm belediyeler “en üst düzey politik belge” olan 5 yıllık stratejik planlarını hazırlayacak. Bu planların toplumsal cinsiyet eşitliğine dayalı hazırlanması için çalışan KA.DER ile Argüden Yönetişim Akademisi bir rehber açıkladı. Rehberde belediye çalışanlarına kadına yönelik şiddetin önlenmesi için eğitim verilmesi, şiddet uygulayan çalışanların maaşlarının kesilmesi, sığınma evi açmayan belediyelere hukuki yaptırım uygulanması gibi öneriler yer aldı.

Abone ol

ANKARA - Yerel seçimlerin ardından çalışmalarına başlayan belediyelerin görevde oldukları dönemde uygulayacakları stratejik planlarına katkı sağlamayı hedefleyen Kadın Adayları Destekleme Derneği (KA.DER) ve Argüden Yönetişim Akademisi, belediyeler için ‘Entegre ve Kapsayıcı Stratejik Plan Hazırlama Rehberi’ hazırladı.

Hazırlanan rehber, belediyelerin en üst düzey politik belgesi olan stratejik planlarının mevzuata, iyi yönetişim ilkelerine, Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri ile OECD Yaşam Kalitesi Yaklaşımına uyumlu, kadın, çocuk, engelli ve yaşlıları kapsayıcı bir şekilde oluşturulmasına katkı sağlamayı amaçlıyor.

‘BELEDİYELERDE KADIN TEMSİLİYETİNİ YETERLİ BİR KOŞUL OLARAK GÖRMÜYORUZ’

Toplumun tüm kesimlerine eşit ve adil hizmet götürmek isteyen belediyelere toplumsal cinsiyet eşitliği ilkesine duyarlı öneriler sunan rehber eylül ayı içerisinde internet ortamında yayınlanacak ve sivil toplum kuruluşları ile vatandaşlar da yararlanabilecek.

KA.DER ve Argüden Yönetişim Akademisi, “Rehber sayesinde hayata geçirilecek uygulamalardan kadın seçmenler nasıl etkilenecek” sorumuza, “Belediyelerde kadın temsiliyetini artık yeterli bir koşul olarak görmüyoruz. Her aşama ve süreçte kadınların ihtiyaçları hesaba katılmalı ve bunlara göre hizmetler sunulmalı. Buna bütçe, hizmet erişimi ve veri toplanması gibi süreçler dahil” yanıtını verdiler. İki kurumun Gazete Duvar’ın sorularına verdiği ortak yanıtlar şöyle oldu:

‘BELEDİYELERİN İHTİYAÇ VE TALEPLERE DAHA İYİ CEVAP VERMELERİ HEDEFLENDİ’

KA.DER’in ve Argüden Yönetişim Akademisi’nin hazırladığı belediyeler için entegre ve kapsayıcı stratejik plan hazırlama rehberi neyi hedefliyor?

Çalışmamız, bütüncül bir perspektifle stratejik planların sosyal politika açısından kapsayıcılığını ve toplumsal cinsiyete duyarlılığını arttırmak için tasarlandı. Böylece belediyelerin kendi mahalli alanlarında yaşayan kadın, engelli, yaşlı ve diğer dezavantajlı konumda olabilecek kişilerin ihtiyaç ve taleplerine daha iyi cevap vermeleri hedeflendi. Nihai amaç, bütün sosyal grupların yaşam kalitesini adil biçimde yükseltmeye katkı yapmak. Hazırladığımız rehber ile bu ihtiyaçların görünür hale gelmesini ve belediye bünyesinde kullanılabilirliğini sağlamayı amaçladık. Aynı zamanda rehber, sivil toplum kuruluşlarının ve vatandaşların da faydalanması için hazırlandı.

‘PLANLARIN KALİTESİ YÜKSELDİKÇE KENTLERİN GELECEĞİ DE DAHA İYİ OLUYOR’

Yerel seçimlerin ardından 6 ay içerisinde 5 yıllık stratejik planlarını hazırlamak zorunda olan belediyeler için bu rehber ne tür kolaylıklar ve öneriler sunuyor?

Rehber, belediyelerin en üst düzey politik belgesi olan stratejik planlarının mevzuata, iyi yönetişim ilkelerine, Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri ve OECD yaşam kalitesi yaklaşımıyla uyumlu olarak kadın, çocuk, engelli ve yaşlıları kapsayıcı bir şekilde oluşturulmasına katkıda bulunmayı amaçlıyor. Rehber somut önerileri ve iyi uygulama örneklerini de sunuyor. Belediye stratejik planları ve buna bağlı bütçeler 5 yıllık etkiye sahipler. Planların kalitesi yükseldikçe, vatandaşların yaşam kaliteleri ve kentlerin geleceği de daha iyi oluyor.

‘KADINLARIN YAŞAM KALİTESİ YÜKSELECEK’

Rehber sayesinde hayata geçirilecek uygulamalardan kadın seçmenler nasıl etkilenecek?

Kadınlar kamusal alanda erkeklerle eşit biçimde yer alacak, aynı zamanda belediye hizmetleri kadınların ihtiyaçları göz önünde bulundurularak tasarlandığı, uygulandığı ve ölçümlendiği için kadınların yaşam kalitesi yükselecektir. Belediyelerde kadın temsiliyeti artık yeterli bir koşul olarak görmüyoruz. Her aşama ve süreçte kadınların ihtiyaçları hesaba katılmalı ve bunlara göre hizmetler sunulmalı. Buna bütçe, hizmet erişimi ve veri toplanması gibi süreçler dahil.

Rehberin ilk aşamada olumlu sonuçlar elde etmeyi amaçladığı gruplardan kız çocukları, kadınlar, engelliler ve diğer dezavantajlı sosyal grupların eşit koşullarda yaşamlarını sürdürebilmeleri için belediyelere ne tür görevler ve sorumluluklar düşüyor?

Belediye stratejik planında toplumsal cinsiyete duyarlı misyon, vizyon, amaçlar, hedefler, faaliyetler ve performans göstergeleri tanımlanmalıdır. Rehberde de özellikle vurguladığımız gibi belediyeler hizmetlerinin tasarımından, uygulanmasına ve ölçümlenmesine kadar tüm süreçlerinde entegre ve kapsayıcı eşitlik yaklaşımını benimsemelidir. Yerel sosyal politika ve hizmetler ancak o zaman adil ve güçlendirici bir hal alacaktır.

ERKEK ŞİDDETİNE KARŞI FARKINDALIK ÇALIŞMALARI YAPILMALI

Yakın dönemde kadına yönelik şiddet olayları ve buna yönelik tepkiler gündemde. Bu rehberden yararlanarak toplumsal cinsiyet eşitliğine daha önem vermeyi taahhüt eden belediyeler, erkek şiddetinin engellenmesi için ne tür adımlar atabilirler?

Birincil olarak farkındalık çalışmaları yapılmalı. Tüm belediye çalışanları ve vatandaşlar kadına yönelik şiddetin önlenmesi konusunda eğitim almalıdır. Aynı zamanda, belediye çalışanlarından şiddet uygulayan erkeklerin maaşından kesinti yapılması yoluyla da erkek şiddetinin engellenmesi yönünde somut adımlar atılabilir. Bunlardan daha önemlisi her belediye kadın sığınakları açarak ve başka hizmetler ile kadınların yaşam güvenliğini sağlamayı çalışmalılar.

KADIN SIĞINAĞI AÇMAYAN BELEDİYELERE HUKUKİ YAPTIRIM UYGULANMALI

5393 sayılı Belediye Kanunu’na göre büyükşehir belediyeleri ile nüfusu 100 binin üzerindeki belediyeler kadın ve çocuklar için sığınak açmak zorunda. 2018 verilerine göre Türkiye’de bu zorunluluğa sahip olan 201 belediyenin sadece 31’inde kadın sığınağı mevcut. Bu sayının arttırılması için belediyelerin bir an önce atması gereken adımlar nelerdir?

Bu zorunluluğa sahip olduğu halde sığınak açmayan belediyelerin en az 1 sığınak açması gerekliliğinden hareketle, açmadığı takdirde hukuki yaptırım uygulanması yasal zemine bağlanmalı. Bu konuda her vatandaş ve sivil toplum kuruluşu itici olmalı, belediyelerinden bunun sağlanması için resmi talepte bulunmalı.

‘HERKES İÇİN DAHA KALİTELİ HİZMETLER İZİN KATILIM SAĞLANMALI’

Belediyelerin stratejik planın her aşamasında katılımcılığa açık olması ve raporlama yapması gerektiği birçok sivil toplum kuruluşunun çağrısı arasında. Bu katılımcılığın ve şeffaflığın tam anlamıyla uygulandığını düşünüyor musunuz? Bu ilkelere uyum için belediyelere çağrınız nedir?

Bu konuda 2018 yılında Argüden Yönetişim Akademisi olarak bir çalışma (Vatandaş Bakışıyla İstanbul İlçe Belediye Yönetişim Karnesi) yaptık. Bu çalışma sonuçlarına göre belediyelerimizde şeffaflık ve katılımcılık konusunda birtakım çabalar mevcut. Bunların her belediye tarafından arttırılması gerekiyor. Özellikle yerel sosyal politika ve hizmetlerin oluşturulmasında kadın, genç, engelli ve yaşlılar gibi belediyelerde temsil ve katılımı düşük olan gruplar dahil edilmeli. Şeffaflık arttıkça vatandaş güveni artacaktır. Katılım ise alınan kararlar ve sunulan hizmetlerin daha fazla kişinin ihtiyacına cevap vermeye hizmet eder. Katılımın hem dengeli olarak her grubu içermesi ve yaratacağı etki ile de etkili olmasına özellikle önem verilmeli. Katılım için katılımcılık değil herkes için daha iyi ve kaliteli hizmetler için katılım sağlanmalı.

KADINLAR İÇİN ‘OLMAZSA OLMAZ’ BAŞLIKLAR

Kadınları, çocukları ve dezavantajlı grupları öncülleyen kentlerde olmazsa olmaz dediğiniz başlıklar nelerdir?

KA.DER olarak, Kadın Dostu Kent Taahhütnamemizde yer alan aşağıdaki hususlar olmazsa olmaz dediğimiz başlıkları oluşturmaktadır:

  • Belediye Meclisi’nde ‘Kadın Erkek Eşitlik Komisyonu’ kurmayı,
  • Belediyede ‘Kadın- Erkek Eşitlik Birimi’ oluşturmayı,
  • Kadınlara yönelik temel hakları gözetmeyi, uygulamayı ve korumayı,
  • Kadın STK’larıyla kadın ve kız çocuklarının konumlarını güçlendirme konusunda iş birliği yapmayı,
  • Belediye stratejik planını yerelde kadınların ihtiyaçlarına uygun ve katılımcı biçimde hazırlamayı,
  • Yıllık olarak faaliyet raporlarında ve performans programlarında belediye hizmetlerini ve yapılan harcamaları ‘Cinsiyete Duyarlı Veri’ temelli ölçmeyi, etki temelli açıklamayı ve dijital paylaşmayı,
  • Yerel Eşitlik Eylem Planlarını, yerel paydaşlarla birlikte hazırlamayı ve uygulamasını takip etmeyi,
  • Belediye bütçesini ‘Toplumsal Cinsiyete Duyarlılık’ ilkesini göz önünde bulundurarak hazırlamayı,
  • Kadın erkek eşitliği konusunda bilgilendirici çalışmalar yürütmeyi,
  • Belediye bünyesi ve faaliyetlerinde cinsiyetçi eğilim, ayrımcılık ve baskıyla mücadele etmeyi,
  • Belediye bünyesinde ‘Kadın Danışma ve Dayanışma Merkezi’ kurmayı, ihtiyaca cevap verecek şekilde ‘Sığınak’ açmayı,
  • Yatırımlar ve faaliyetler kadınların yerel düzeyde ihtiyaçlarını veri temelli açıklayan biçimde yapmayı,
  • Belediye hizmetlerini kadınların coğrafi, sosyal, ekonomik ve kültürel erişimine uygun şekilde sunmayı taahhüt eder.