Şimşek: Referandum belirsizlik içeriyor

Başbakan Yardımcısı Şimşek, 16 Nisan'daki referandum sonrası ekonomide toparlanma yaşanacağını öne sürdü. Referandumun belirsizlik içerdiğini belirten Şimşek, "İnsanlar büyük yatırım ve büyük tüketim kararlarını öteleyebiliyorlar" dedi.

Abone ol

DUVAR - Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, ekonomideki gelişmeleri değerlendirirken Anayasa referandumunu işaret etti. Nisan ayından itibaren iç ve dış ekonomide "toparlanma yaşanacağına" öne süren Şimşek, "Önümüzde kısa vadeli olarak bir tek belirsizlik referandum kaldı" dedi.

'YENİ DÖNEMİN EN ÖNEMLİ KURGUSU'

İstanbul'da Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu’nun (DEİK) düzenlediği ‘Yurtdışı Yatırımlar İş Konseyi’ne katılan Şimşek, burada bir konuşma yapıtı. “Türkiye kendi içine kapanamaz. Kapanırsa kaybeder. Bizim dışa açık olmamız lazım" diyen Şimşek şöyle devam etti:

"Bizim yakın coğrafyamızla çok ciddi kültürel, dil, inanç, tarihi bağlarımız var. Bu bağlar bizim için inanılmaz fırsatlar yaratıyor. Bizim bunları değerlendirmemiz lazım. Bunun için de yakın coğrafyada firmalarımızın güçlü bir şekilde konumlanması lazım. Bu çok açık ve net, bu konuda da büyük ilerleme var. Ama yakın coğrafyayla yetinemeyiz, uzak coğrafyalardaki büyük ülkelerdeki pazarları da gözden kaçırmayalım. Buralarda üretim yapmamız lazım, buralara mal satmamız lazım, hizmet satmamız lazım. İhracat seferberliği yeni dönemin en önemli kurgusu. Çünkü Türkiye sadece iç tüketime dayalı bir modelle sınırlara dayandı. Bu da rekabet gücü gerektiriyor. Dışarıda bir miktar konumlanmak gerekiyor."

YATIRIM VE KONUT İÇİN VATANDAŞLIK

Başbakan Yardımcısı Şimşek, şöyle devam etti: “Yatırım yapana vatandaşlık veriyoruz. Türkiye’den belli bir değerin üzerinde konut alana şimdi KDV kolaylığı değil sadece vatandaşlık, onun da önünü açıyoruz. Çünkü bakmayın bu kısa dönmeli sıkıntılara, Türkiye yakın coğrafyamızda en çekici, en istikrarlı, en güçlü ekonomilerden, ülkelerden bir tanesi. Türkiye mutlaka ve mutlaka yakın dönemde yaşadığı sıkıntıları geride bırakacak ve Türkiye son derece cazip bir ülke" dedi.

'YATIRIM KARARLARI ÖTELENEBİLİYOR'

Siyasi gelişmelere değinen Şimşek, şunları kaydetti: “Ben inanıyorum ki Nisan ayından itibaren hem içerideki ekonomide bir toparlanma hızla başlayacak. Hem de inanıyorum ki Türkiye’nin dışarıdaki algısı hızlı bir şekilde düzelecek. Bazıları bunu söyleyince ‘niye Nisan’ diyorlar. Önümüzde kısa vadeli olarak bir tek belirsizlik referandum kaldı. Onun için. Yoksa referandum sonuç itibariyle kısa vadeli de olsa bir miktar belirsizlik içeriyor. İnsanlar büyük yatırım kararlarını ve büyük tüketim kararlarını bazen öteleyebiliyorlar" dedi.

'SANIYORLAR Kİ DURUP DURURKEN GÜNDEME GELDİ'

Mehmet Şimşek, “Bir çok kişi sanıyor ki aslında her şey çok iyi de durup dururken anayasa değişikliği gündeme geldi. Yok öyle bir şey. Türkiye’nin mevcut sistemi kriz doğurmaya son derece elverişli bir sistemdir. Hatta 2007 sonrasında yapılan anaysa değişikliği krize elverişlilik risk düzeyi çok daha fazla artmıştır" dedi ve ekledi:

“Bu anayasa değişikliği ihtiyaçtan kaynaklanıyor. Değişikliğin kişisel bir takım beklentilerle falan alakası yok. Bu anayasa değişikliği yapılmazsa Türkiye ekonomisi ileride çok büyük sıkıntılar yaşar. Türkiye siyasetinde çok büyük krizler oluşabilir. Bu değişiklik iyi kurgulanmış, küresel normlara uygun. Bu nedenle Anayasa değişikliği aradan çıkınca, inanıyorum ki Türkiye hızlı şekilde geriye kalan yapısal reformları tamamlamak üzere, yoğun bir çalışma dönemine girecek. Yapısal reformlar sadece beklentileri iyileştirmeyecek, Türkiye'nin temellerini daha da sağlamlaştıracak ve Türkiye'yi şoklara karşı çok daha dirençli hale getirecek. İnanıyorum ki, milletimiz bu Anayasa değişikliğini onayladıktan sonra, Türkiye'nin yakın dönem yaşadığı travmalara bir son vermiş de olacak. Yani bir fasıl kapanacak, tarihi dönem kapanacak."

'KÖTÜMSERLİKTEN DOLAYI YAPIYORSANIZ YANLIŞ'

Başbakan Yardımcısı Şimşek, dövizdeki gelişmeleri ilişkin de şunları söyledi: "Benim Nisan sonrası iyimserliğimin temelinde şunlar var; bir belirsizlik azalacak, iki Türkiye'nin gerçekten zor bir dönemi kapanmış, geride kalmış olacak, üç biz reformlarla hem temelleri sağlamlaştıracağız, hem de geleceği yeniden inşa edeceğiz, dört Türkiye'nin yurtdışı algısı da bunlara paralel olarak hızla iyileşecek.

Kötümser olmayalım, yurtdışına Türkiye'deki kötümserlikten dolayı para götürüyorsanız yanlış yapıyorsunuz çünkü o anlamda o yatırımın size çok bir faydası olmayacak, getiriler çok iyi olmayacak, çünkü Türkiye'deki getiri düzeyini bulamazsınız açık ve net konuşayım. Ama işinizi geliştirmek istiyorsanız, küresel markaları satın almak için, pazar payınızı büyütmek, daha iyi kendinizi konumlandırmak içinse, o zaman bizde yanınızdayız, önünüz de açık. Bu zaten Türkiye'nin cari açığını da azaltır, Türkiye'yi daha da büyütür, Türkiye'nin gelişmesine ciddi katkıda bulunur." (İSTANBUL/DHA)