Sinan Oğan: Yüzde 30'luk kitle var, ikinci turun en güçlü adayıyız

ANKARA - Cumhur İttifakı ile Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanlığı adaylarının ilanının ardından seçim yarışına katılan üçüncü isim Sinan Oğan oldu. Eski MHP Milletvekili Oğan, Zafer Partisi, Adalet Partisi, Türkiye İttifakı Partisi ve Ülkem Partisi'nin oluşturduğu ‘ATA İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı olarak sahaya çıkmaya hazırlanıyor.

Diğer iki ittifak adayına göre çalışmalara geç başlamasına karşın yüzde 16 ile yola çıktıklarını öne süren Oğan’a göre “Türk milliyetçisi, Atatürkçü” olarak nitelendirdiği yüzde 30’luk “kitle” kendisini yarışın ortağı ve ikinci turun en güçlü adayı haline getiriyor.

‘CUMHURBAŞKANI ADAYI OLMA HEDEFİMDE TÜRK MİLLİYETÇİLERİNİ İKTİDAR YAPMAK VAR’

Sinan Oğan'la Cumhurbaşkanlığı adaylığına hazırlık sürecinden Muharrem İnce’nin ittifaktan ayrılışına, ikinci tura Cumhur İttifakı ile Millet İttifakı’nın adayının kalması halinde alacakları tavırdan seçimi kazanmaları halinde parlamenter sisteme ne zaman geçeceklerine, MHP’nin Cumhur İttifakı’ndaki konumundan, atacakları adımlara kadar birçok başlığı konuştuk. 

2015 yılında MHP Genel Başkan adaylığınızı açıklamıştınız. Öz geçmişinizde bu döneme dair, “Mahkemece iptal edilen kurultay çalışması sonrası partisinden 2 defa ihraç edildiği halde gelen tekliflere rağmen herhangi bir partiye geçiş yapmadı, yeni bir parti de kurmadı. Partisine ve mücadelesine sadık kalacağını açıkladı” ifadeleri yer alıyor. Bugün ise sizin en büyük destekçiniz MHP’den ayrılarak İYİ Parti’ye geçen ve sonrasında Zafer Partisi’ni kuran Ümit Özdağ. Bu adaylıkla siz de bir yol ayrımında mısınız?

Hayır, değilim. 2015’te hangi amaçla yola çıktıysak bugün de benzer amaçlarla yoldayız. O amaç da Türk milliyetçilerini, Atatürkçüleri iktidar yapmak. MHP’de genel başkan olma hedefimizin temelinde de bu vardı. İYİ Parti’yi kuran arkadaşların da muhtemelen hedefinde bu vardı. Bugün benim Cumhurbaşkanı adayı olma hedefimde de Türk milliyetçilerini iktidar yapmak var. Hedefler asla değişmedi. Hedef bellidir, Türk milliyetçilerini iktidar yapmaktır.

‘TÜRK MİLLİYETÇİLERİ VİTES BÜYÜTECEKLER’

Türk siyasetini dört ana başlığa, dört ana eğilime ayırabiliriz. Birincisi; tabanı yani oy verenleri Türk milletinin, Türkiye Cumhuriyeti’nin bir parçası olduğu halde PKK ile arasına mesafe koymayan HDP, yüzde 10’luk kitle ve onların sürdürdüğü bir yapı. Bir diğeri siyasal İslamcıların ve muhafazakarların oluşturduğu AKP ve Cumhur İttifakı ki Cumhurbaşkanı Erdoğan onların adayı. Bir diğeri ortalama yüzde 30’luk bir kitleye hitap eden sol, sosyal demokratlar, ileri sol vs. Geriye kalıyor yüzde 30. O da Türk milliyetçileri ve Atatürkçüler. Bunların adayı niye olmasın? Neden Türk milliyetçilerinin hedefi küçültülsün? Biz vites büyütmek için sahadayız. Türk milliyetçileri vites büyütecekler. Artık onun veya bunun, o cenahın veya bu cenahın yanında bir “sığıntı” gibi,  durdurulmak istenerek ne Sayın Erdoğan’ın dolgu malzemesi ne Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun koltuk değneği olacaktır. Kendi adaylarını çıkaracaklardır, kendi adaylarını iktidar yapmak için ellerinden geleni yapacaklardır.

‘SİYASET WHATSAPP GRUBUNDAN AYRILARAK SİYASİ TERCİHTE BULUNULACAK BİR İŞ DEĞİL’

ATA İttifakı kurulmadan önce Muharrem İnce’nin genel başkanı olduğu Memleket Partisi’nin de ittifakta yer alacağı değerlendiriliyordu. Özdağ’ın Mansur Yavaş’a yönelik adaylık çağrısının ardından bu birliktelik yol ayrımına gitti ve ittifakın adayı olarak siz belirlendiniz. Yavaş’ın talep edilmesi ve sonrasında aday gösterilmeniz sizin düşüncelerinizi nasıl etkiledi?

Hayır, etkilemedi. Bütün bu süreçlerin hepsinde yakın istişaremiz vardı. Anadolu’da güzel bir söz vardır; su akar yatağını bulur. Siyaset sabır işidir, istikrar işidir. Siyaset bir mesajla WhatsApp grubundan ayrılarak siyasi tercihte bulunulacak bir iş değildir. Siyaset televizyonda, telefonla cumhurbaşkanı tayin edilecek bir iş değildir. Siyaset ciddi bir iştir. Biz de 6 ay önce Sayın Özdağ’la bu anlamda bir araya gelip olası iş birliklerini konuşmuştuk. Zafer Partisi’nin bir ittifak oluşturması ve Sinan Oğan’ın da bu ittifakın adayı olması konusunda fikir teatisinde bulunmuştuk. Sonra süreçleri hep beraber izledik.

‘YÜZDE 30’LUK KİTLE SİZİ YARIŞIN ORTAĞI HALE GETİRİYOR’

Cumhurbaşkanlığı için iddialısınız. Oy oranınızın şimdiden yüzde 16 olduğunu ifade ediyorsunuz. Her aday yüzde 50+1’i hedefler fakat aday Oğan’ın öngörüsü ne? İlk turda kaç oy alıp yarışı ikinci tura taşımayı öngörüyorsunuz?

Yüzde 16’lık bir seçmen kitlesine yaslandığımızı söylemiştim. Kamuoyuna en geç çıkan aday ve ittifak biziz. O sebeple biz başlangıçta sahadaki Türk milliyetçisi, Atatürkçü ve bu iki ittifaktan rahatsız olan kitlelerin oylarını hedefledik. Şu an sahada bu kitlelerin oylarına yaslanabileceğimizi çok net görüyoruz. Sözümün başında da söylemiştim, minimum yüzde 30’luk bir Türk milliyetçisi, Atatürkçü kitle var. Bu yüzde 30’luk kitle zaten sizi yarışın ortağı ve ikinci turun en güçlü adayı hale getiriyor.

‘ARTIK ADAYLARI VAR’

Üstüne üstlük Erdoğan’ın yıpranmışlığı, Kılıçdaroğlu’nun kaç seçimdir yenilmişliği, ikisinin yaş ortalamasının 72 olması, gençlere mesafelerinin uzak olması, her iki liderin de gençler tarafından tercih edilmiyor olması bizi bir adım öne çıkarıyor. Sadece yüzde 30 ve üzerindeki Atatürkçü, milliyetçi ve vatansever kitle değil onun ötesinde hedefimiz seçimin ilk aşamasında bu kitlenin tamamının adayı haline gelmek. İkinci aşamasında ise daha geniş kitlelere ulaşmak. Türkiye’nin siyasi yelpazesi içerisinde Türk milliyetçilerinin, Atatürkçülerinin oyunu aldığınızda zaten ikinci tura otomatikman kalıyorsunuz. Bu kitle ise yıllardır “Bizim niye adayımız yok”tan şikayetçiydi. Artık adayları var.

‘SİSTEM NORMALLEŞTİĞİNDE PARLAMENTER SİSTEME GEÇİLECEK’

Peki Oğan seçilirse nasıl bir cumhurbaşkanı olacak?

Türkiye’nin acil ihtiyaçları var. Biz başkanlıkla mı devam edeceğiz yoksa parlamenter sisteme mi döneceğiz? Burada tavrımız nettir. Bozulan dengelerin ancak Başkanlık kararnameleriyle düzeltilebileceğini düşünüyoruz. Parlamentoda bunun düzeltilmesi mümkün değil. Öncelikle Başkanlık yetkisiyle bozulan sistem ve dengeler yerine oturtulacak. Sistem normalleştiğinde parlamenter sisteme geçilecek. Biz güçlendirilmiş, şöyle yapılmış, böyle yapılmış bir sistem tarif etmiyoruz. Biz parlamenter sistem diyoruz. Tam anlamıyla hayata geçirilmiş, demokratik bir parlamenter sistem.

‘BİR DAHAKİ SEÇİME PARLAMENTER SİSTEM SEÇİMİYLE GİTMEK İSTİYORUZ’

Bir süre öngörüyor musunuz?

Biz seçildiğimiz dönemin sonuna kadar, yani beş yılın sonuna kadar bu sistemi uygulayıp ondan sonra bir dahaki seçime parlamenter sistemle gitmek istiyoruz. Tabii bu süreçte referandumlar yapılacak, sistem alt yapıları hazırlanacak. Bunu yaptıktan sonra da parlamenter sisteme geçilmiş olacak.

‘EKMEK ARASI BETON YİYEMİYORSUNUZ’

1 Numaralı Cumhurbaşkanlığı kararnamemiz Suriyelilere sağlanan ayrıcalıkların kaldırılması ve geçici sığınma statüsünün kaldırılmasıdır. ATA İttifakı’nın temelinde, Türkiye’nin demografik sorunlarının çözülmesi, Türkiye’nin demografisine dönük tehditlerin bertaraf edilmesi, sığınmacıların ülkelerine bir an önce güvenle gönderilmesi var. Ayrıca ekonomide rant ekonomisi yerine üretim ekonomisinin getirilmesi var. Ekmek arası beton yiyemiyorsunuz, ekmek arası duble yol bir işe yaramıyor. O yüzden gıda güvenliğini sağlamamız lazım. O da ancak üretimle olur. Tarlaları betona boğmakla değil üretime açılmasıyla olur.

‘AFET BAKANLIĞI KURULSA BU KEPAZELİKLER YAŞANMAZDI’

Depreme dönük çok ciddi çalışmalarımız olacak. Afet Bakanlığı projemiz var. Ben Meclisteyken bunun kanun teklifini vermiştim, ama AKP bunu reddetmişti. Ama görüyoruz ki Sinan Oğan haklıymış. Afet Bakanlığı kurulsaydı şimdiki bu kepazeliklerin hiçbiri yaşanmazdı.

‘YERİ GELDİ GEREĞİNİ YAPTIK’

Cumhurbaşkanı seçildiği takdirde Sinan Oğan’ın o sabah ilk atacağı adımın mültecilere yönelik olduğunu söylediniz.

Türk milleti şunu görecek: Komşusu aç yatarken tok yatan bizden değildir anlayışına sahip bir milletiz ama misafirliğin de kısasının makbul olduğunu bilen milletiz. Yeri geldi gereğini yaptık. 12 sene oldu, artık evli evine köylü köyüne. Ev kiraları almış başını gitmiş. Niye? Ekonomide 12 milyon insan var. Ekonomiden 12 milyon insanı çıkardığınız zaman kira fiyatları düşecek, gıda fiyatları düşecek, suç oranları düşecek, toplumda bir rahatlama olacak. Kadın, çoluk, çocuk rahatça gezebilecek, uyuşturucu tüketimi azalacak.

‘BEN EKONOMİSTİM, DİPLOMALI EKONOMİSTİM’

Birçok sorunun kaynağı olarak 12 milyon mülteciyi görüyorsunuz.

Öyle değil mi? Tek sebep o değil beceriksizlik de var. Tayyip Bey’in ekonomi alanındaki hiçbir bilgisi olmadığı halde teoriler uydurması da var. “Faiz sebep, ekonomi sonuç.” Yok öyle bir şey. “Ben ekonomistim” diyor. Arkadaş ben diplomalı ekonomistim. Yok ekonomide böyle bir teori. Onun için ekonomi alanında bu liyakatsiz kadrolar, beceriksiz kadrolar derhal görevden alınacak.  

‘TÜRKİYE’Yİ DEMOKRATİK BİR ÜLKE HALİNE GETİRECEĞİZ’

Bu ülkedeki en önemli sorunlardan birisi de adalet. Ekmek gibi su gibi hava gibi ihtiyaç. Adalet sisteminden bu siyaseti çekip çıkartacağız. İnsanlarda şöyle bir algı var ve bu çok yanlış; efendim Türk milliyetçilerinin çevre duyarlılığı yok. Ben ırmağının akışına ölürüm şarkısını dinliyorken tüylerim diken diken oluyorsa o ırmakların katledilmesine karşı çıkacağız, yeşili koruyacağız. İnsan haklarını savunmak sadece sol marjinal grupların işi değildir. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın sözünü devlet politikası haline getireceğiz. “Önce insandır” diyeceğiz ve Türkiye’yi demokratik bir ülke haline getireceğiz.

‘ENGELLİ CUMHURBAŞKANI YARDIMCISI AÇIKLAYACAĞIZ’

Millet İttifakı, 7 Cumhurbaşkanı Yardımcısı ile yola çıktı. Sizin cumhurbaşkanı yardımcılarınız, kadrolarınız belli mi?

Aşağı yukarı belli ama biz bunu zamanla açıklamak istiyoruz. Kadın cumhurbaşkanı yardımcısı olarak Sevda Özbek’i açıkladık. Bir engelli cumhurbaşkanı yardımcısı açıklayacağız. Türkiye’de ne yazık ki göz ardı edilmiş bir grup halindeler. Çok büyük sorunları var. Onu en iyi anlayacak da engelli bir bireydir.

Peki sizi destekleyen siyasi partilerin genel başkanlarının konumu ne olacak?

Onları konuşacağız. O arkadaşlarımızın tercihlerine kalmış. Cumhurbaşkanı yardımcısı olmak isteyen, bakanlık yapmak isteyen, partisinin başında kalmak isteyen var mı diye konuşuyoruz. Seçim sürecinde bunların hepsini birer birer açıklayacağız.

‘NE ZORLUK ÇIKARIRLARSA ÇIKARSINLAR HEPSİNİ AŞACAĞIZ’

Cumhurbaşkanı adaylığı için gerekli olan 100 bin imzayı kısa sürede toplayacağınızı düşünüyor musunuz? Aksi bir durum ortaya çıkarsa nasıl bir yol izleyeceksiniz?

İktidarın normal şartlarda “E-devlet'i şöyle geliştirdik, teknolojiyi böyle geliştirdik” deyip, hala imzayı ilçe seçim kuruluna kadar götürüp attırması, “Bu işe engel çıkarıyorum” demektir. Bizden 600 bin liraya yakın para yatırmamızı istiyorlar. Ama ne zorluk çıkarırlarsa çıkarsınlar bunların hepsini aşacağız ve gereğini yapacağız.

‘AZCIK SİYASET MATEMATİĞİNDEN ANLAYAN HERKES OTURSUN BİR HESAP YAPSIN’

Cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turda bitmesi için birleşme çağrıları var. Hatta adaylıklarınızın mevcut Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yarayacağı yorumları yapılıyor. Bu yorumlara ne diyorsunuz?

Sinan Oğan bir Türk milliyetçisidir. Sinan Oğan eski bir MHP milletvekilidir. Sinan Oğan eski MHP Genel Başkan adayıdır. Azıcık siyaset matematiğinden anlayan insanlar şunu görür ki Sinan Oğan tüm Türk milliyetçilerinden oy alacaktır. Hiçbir ittifaka dahil olmayan, seçime gitmek istemeyen insanlardan oy alacaktır. Elbette İYİ Parti tabanından da, AK Parti’nin milliyetçi tabanından da oy alacaktır. azıcık siyaset matematiğinden anlayan herkes otursun bir hesap yapsın. Bakalım kime yarıyormuş. Sinan Oğan’ın adaylığı ancak Türk milletine yarar.

‘BİZ TÜRK MİLLİYETÇİLERİ KİLİT OLSUN İSTİYORUZ’

ATA İttifakının ilan edildiği gün yine ittifakta yer alması beklenen Doğru Parti Genel Başkanı Rifat Serdaroğlu, “Üçüncü aday Cumhur İttifakı'na hizmet eder” açıklaması yapmıştı. Bunu nasıl okudunuz?

Rifat Bey siyaset hesabını nasıl yapıyor bilmiyorum. Siyaset mantığını azıcık anlayan, hesabını yapan bilir ki sandığa gitmeyecek bir sürü insan var. Türk milliyetçileri her iki cenahta da var. Bunların oyunu siz aldığınız zaman demokrasiye katkıdır bu. Benim sözlerimin içinde en çok demokrasiyi duydunuz. Hem demokrasi diyeceksiniz hem demokratik haktan bahsedeceksiniz hem de başkasının aday olmasını baştan engellemeye çalışacaksınız. Bu ne kadar demokratik? Bu ne kadar insan haklarına uyuyor? Kaldı ki bizim ilk günden iddiamız şuydu; Türk milletinin HDP ve HÜDA PAR tarafından esir alınması ve kilit pozisyona gelmesini istemiyoruz. Biz Türk milliyetçileri kilit olsun istiyoruz. Bunun da yolu Türk milliyetçilerinin adaylığından geçer. 

‘HEDEFİMİZ İKİNCİ TURA KALMAK’

İkinci tura Cumhur İttifakı adayı Erdoğan ile Millet İttifakı adayı Kılıçdaroğlu’nun kaldığı bir senaryoda ne yapacaksınız?

Biz kazanmak için, ikinci tura kalmak için çalışma yapıyoruz. Hedefimiz de ikinci tura kalmak. Bu soruları bence 20 senedir ülkeyi yönettiği halde artık sorunları içinden çıkılamaz hale getiren Erdoğan’a sorun. 20 yıldır Erdoğan bu ülkeyi sorunlara boğarken seyirci kalan Kılıçdaroğlu’na sorun. Biz şu an hangisi ikinci tura kalırsa, rakibimiz olursa nasıl siyaset yapacağız onun hesabını yapıyoruz. Dolayısıyla bizim siyaset hesabımızda kim ikinci tura kalır yok, biz ikinci tura kalmayı hedefliyoruz.

‘BİR TÜRK MİLLİYETÇİSİNİ SİZ ASLA DOMUZ BAĞI SİYASETİ YÜRÜTEN HÜDA PAR’LA YAN YANA TUTAMAZSINIZ’

Cumhur İttifakı’nın da büyüme adımı var. HÜDA PAR ve Yeniden Refah Partisi’ne teklifler yapıldı. Siz bu adımları nasıl değerlendiriyorsunuz? MHP de hala ittifakta.

MHP kurumsal kimliğiyle ittifakta, tabanıyla değil. Bir Türk milliyetçisini siz asla domuz bağı siyaseti yürüten HÜDA PAR’la yan yana tutamazsınız. Kurumsal olarak orada olması tabanının da orada olacağı anlamına gelmez. Son zamanlarda Cumhur İttifakı’nın aklı selim davranabildiği kanaatinde değilim. Çok büyük bir şaşırma, telaş var. Ne yapmaya çalıştıklarını kendilerinin de bildiğine emin değilim. Çok büyük hatalar yapıyorlar. Bu da benim işime geliyor yani.

‘BİRÇOK ARKADAŞIMIZI İTTİFAKA KATACAĞIZ’

Millet İttifakı adayı Kılıçdaroğlu destek için partileri ziyaret edecek. İlk olarak Milli Yol Partisi’ni ziyaret etti. Sizin de benzer bir planınız var mı?

Milli Yol’da sayın Remzi Çayır, bizim dostumuzdur, arkadaşımızdır. Bizim de görüşmelerimiz devam ediyor. Başka partilerle de görüşüyoruz. Belki de önümüzdeki günlerde bu görüşmelerin neticesini verecek ve inşallah birçok arkadaşımızı ittifaka katacağız.

‘BIRAKALIM BAY KEMAL İLE BAY ERDOĞAN KİRLİ SİYASET GİRDABINDA DEBELENSİNLER’

İmzayı toplarsanız ardından sahada nasıl bir Sinan Oğan göreceğiz? Kampanya sürecini nasıl örgütleyeceksiniz?

Dinamik, aktif, gençlerle beraber Türkiye’nin sorunlarını bilen, promter kullanmayan, dersine çalışmış, milli bilinç içerisinde aynı zamanda siyasetin ağır başlı tonunu kullanan, temiz siyaset yapan, insanlarla değil memleket meseleleriyle uğraşan bir Sinan Oğan göreceksiniz. Bırakalım Bay Kemal ile Bay Erdoğan Türkiye’nin son 20 yıldır uyguladıkları maalesef kirli siyaset girdabında debelensinler. Biz temiz siyaset yapacağız. Türkiye’nin kamplaşmadan, kutuplaşmadan temiz siyaset içerisinde seçime girmesini temin edeceğiz.