Sınavlarda en çok yapılan 8 hata

Bir milyondan fazla öğrencinin hangi liseye gideceğini belirleyecek olan TEOG sınavının ilk etabı yarın yapılıyor. Uzmanlar sınavlarda en çok yapılan hataları bilmenin hem öğrenci hem de veliler için yol gösterici olabileceğini vurguluyor.

Abone ol

DUVAR - İlköğretim 8'inci sınıfa giden yaklaşık 1 milyon öğrenci yarın ve yarından sonra (23-24 Kasım) Temel Eğitim'den Orta öğretime Geçiş (TEOG) sınavında ter dökecek. Peki sınavlarda daha iyi performans göstermenin 'tek' bir formülü var mı? Henüz kimse böyle bir formül bulamadı. Ancak, hem sınava hazırlık sürecinde hem de sınavlar esnasında en çok yapılan hataları bilmek işinizi kolaylaştırabilir. İşte sınava hazırlık ve sınav sürecinde en çok yapılan 8 hata...

1-KENDİNİ İYİ ANALİZ ANALİZ EDEMEMEK

Sınav sürecinde öğrencilerin belki de en çok yaptığı hata kendilerinin durumlarına ilişkin yeterli bilgiye sahip olmamak. Yani sınavın birinci aşamasında iyi bir sonuç alan aday ikinci aşama için gerekli bilgi ve donanıma sahip olup olmadığını göz ardı edebiliyor. Ya da Matematik'te iyi ise Türkçe’de kötü olduğunu yeterince dikkate alarak çalışmıyor. Sonuçta iyi olduğu ders ve derslere göre sınava hazırlık programı oluşturan adaylar bir süre sonra zayıf oldukları derslerdeki eksikliklerini telafi etmekte zorlanıyor. Bu yüzden yapacağınız en iyi şey şu anki durumunuzu kapsamlı bir şekilde analiz etmek. Bunun için hazırlandığınız sınavlarda çıkacak konuları bir kağıda yazın ve bunları yeterince bilip bilmediğinizi işaretleyin. Çalışmalarınızda bildiklerinizi tekrar etmenin yanı sıra ağırlıklı olarak bilmediğiniz konulara odaklanın.

Bu durum hem çalışmanızı daha olumlu etkileyecek, hem de çalışma şevkinizi artıracaktır. Çünkü bilmediğiniz ya da daha az bildiğiniz konulardaki eksikliklerinizi kapattığınızı gördüğünüzde bu kendinize olan güvenin artmasını sağlayacaktır.

TEOG'a OHAL gölgesi düştü

2-SINAVA GÖRE PROGRAM OLUŞTURMAMAK

Birçok aday, gireceği sınav ya da sınavlarda karşısına çıkacak ders ve konuları gözününde tutarak bir çalışma programı oluşturmadığı için hayal kırıklığına uğruyor. Örneğin TEOG sınavlarına hazırlanan bir adayın, bu hataya düşmemek için öncelikle TEOG 1 ve TEOG 2 konuları arasında net bir ayrım yapması gerekiyor. Bir sonraki aşama ise ilk girilecek sınava yönelik ağırlıklı bir çalışma programı oluşturmak. Ancak bunu yaparken bir sonraki aşama olan TEOG 2'de çıkacak konuları da tümden gözardı etmemek gerekiyor. Tabi ki bu durum bir önceki madde anlattığımız kendini yeterince analiz etme koşuluna bağlı.

3- 'AİLEM AKRABALARIM NE DER' KORKUSU

Sınav sürecinde asla bu soruyu düşünerek endişeye kapılmayın. Bir çok öğrenci sınav stresinden daha çok yakın çevrenin yaptığı baskı nedeniyle başarısız oluyor. 'Kaybedersem ne olur?' 'Amcamın kızı tıbbı kazandı ya ben kazanamazsam' gibi endişelere asla kapılmayın. Siz hedefinizi iyi belirleyin ve bu hedef doğrultusunda planlı bir çalışma yürütün, gerisi zaten gelecek ve yakınlarınız sizi takdir edecektir. Çünkü hayat sizin hayatınız ve ne olursa olsun hayallerinizin peşinden koşmalısınız.Başkalarını düşünmek size sınav döneminde hiçbir şey katmaz. Ama hedeflerinizi düşünmek her zaman güç verecektir. Çalışma isteğiniz kalmadığında hayalleriniz düşünün. Bu size etrafınızdaki kişilerin ne diyeceğini düşünmekten çok daha fazla güç verecektir.

4-DEDİKODULARIN ESİRİ OLMAK

Türkiye maalesef dedikodu ve kulaktan dolma bilgilerin fazla revaçta olduğu bir ülke. Mesela ''Dershaneler kapatıldığı için bu sene LGS ocak ayına alınacakmış", "KPSS kaldırılacakmış", "Bu yıl ALES son kez yapılacak, artık üniversiteler kendi sınav açacakmış" ya da "Bu yıl matematik soruları çok zor olacakmış" gibi söylentilere asla kulak asmayın. Bu dedikodular çalışma şevkinizi kırmak dışında hiç bir işe yaramaz. Resmi sınavlardan açıklama gelmediği sürece bu tip dedikodulara asla itibar etmeyin. Zira bir değişiklik olsa bile ya siz önünüzdeki sınava girdikten sonra olacak ya da yeni sınava çalışmanız için size gerekli zaman verilecektir.

5-SINAVDA TUVALET ENDİŞESİ

Öğrencilerin en çok endişe duydukları şeylerden biri de sınavlarda tuvalet izni verilmemesi. Ancak endişe bir çok durumda olduğu gibi sınavlar konusunda da hiç bir işe yaramıyor. Bu konuyu kafaya hiç takmamak için normal günlük hayatınızı düşünün.Sonuçta ortalama tuvalet ihtiyacınız sınavda da değişmeyecek ve soruları rahat rahat çözmeniz için yeterince zamanınız olacaktır. Daha önce tuvalet sıkıntısı yaşadığınız sınav, yolculuk vb durumları da aklınızdan uzaklaştırmaya çalışın. Ayrıca böyle bir sıkıntıyla karşılaşmamak için yapabileceğiniz bazı şeyler de var. Öncelikle sınavın yaklaştığı dönemde beslenme ve uykunuza dikkat eden ve fazla sıvı tüketmekten kaçının. Sınav günü sabah kahvaltısında da hazır gıdalardan kaçınıp, hazmı kolay besinleri yiyerek mümkün olduğunca az sıvı tüketmeye çalışın. Geleceğinizin tuvalet gibi bir gerekçeyle kararmasına müsade etmeyin.

6-KENDİNE YETERİNCE VAKİT AYIRMAMAK

Maalesef sınavların gelip çattığı yıl özellikle ortaöğretimde okuyanlar için hem okul, hem dershane hem de özel derslerle dolu çok yoğun bir süreç oluyor. Bu süreçte ister istemez psikolojik olarak biraz baskı altında hissedebilirsiniz kendinizi. Bu durumlarda kendinize vakit ayırmayı unutmayın. Tamam kısa bir süre var ama hiçbir şey sizden daha önemli değil. Bu yüzden 7/24 ders çalışmaya kendinizi programlamayın. Ara ara arkadaşlarınız ile konuşun, kitap okuyun, hava alın kısacası kendinize vakit ayırın. Tabi bunun da dozunu iyi ayarlayın. mümkünse günde 30 dakika - 1 saat kadar sevdiğiniz bir iş ile uğraşın. Ayrıca ders çalışırken de kendinize düzenli aralıklarla mutlaka kendinize 5-10 dakika mola verin.

7-KODLAMA HATALARI

Bazı öğrencilerin soruları ilk önce sınav kitapçığı üzerinde işaretleyip sonradan optik okuyucu formlarına geçirmesi de başarıyı olumsuz etkileyen bir yöntem. Bu adaylar kitapçık üzerindeki bütün soruları çözdükten sonra optik okuyucu üzerinde kodlamalara başlıyor. Bu durumdan kesinlikle kaçınmalısınız. Zira sınav sonunda yorulacağınız ve dikkatiniz de dağılacağı için bulduğunuz doğru seçenekleri formlara geçiyorken ciddi hata ve kaydırmalar yapabilirsiniz. Soruyu çözdüğünüzde bulduğunuz doğru seçeneği anında forma geçirmelisiniz.

8-BİR SORUYA TAKILIP KALMAK

Genelde öğrenciler Türkçe sorularının uzun olmasından yakınır. Sınav sonrasında da zamanlarının çoğunu Türkçe sorularını çözmeye ayırdıklarından yakınırlar. Şunu asla unutmayın normal bir sınavda bir soruya bir buçuk dakikadan fazla zaman ayırmamak gerekiyor. Takıldığınız soruyu bütün test bittiğinde zamanınız kalırsa tekrar dönmek üzere atlayın. Bir soruya takılıp kalmak sadece zamanınızı boşa harcamak anlamına gelmiyor. Bu durum şevkinizi kırıp, yok yere paniklemenize de yol açabilir.

Sonuç olarak şunu unutmayın: Evet sınav dönemi maalesef yorucu ve stresli bir süreç. Fakat buna kısa bir süre katlanmak zorundasınız. Hayatınızı tekrar gönlünüzce yaşayacağınız günler yine gelecek. Bunun için elinizden geldiğinin çok daha iyisini yapmaya çalışın fakat her şeyden önce bunu kendiniz için isteyin. Sonuçta geleceğiniz için çok önemli olsa da bu sadece bir sınav. Sonuç istediğiniz gibi olmazsa bu her şeyin sonu değil. (HABER MERKEZİ)