Şirin Ebu Akile'nin katledilmesine tepki: Kasıtlı hedef alındı

DUVAR - El Cezire televizyon kanalı muhabiri Şirin Ebu Akile, Batı Şeria'nın Cenin mülteci kampında İsrail askerleri tarafından açılan ateş ile başından vurularak öldürüldü. Basın örgütleri Şirin Ebu Akile'nin katledilmesini protesto etti. Uluslararası Gazeteciler Federasyonu, "Cinayet kasıtlı" açıklaması yaptı. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, "Şirin Ebu Akile'nin öldürülmesi insanlık suçudur" derken DİSK Basın-İş ise cinayetin cezasız kalmaması için ses çıkarma çağrısı yaptı.

ULUSLARARASI GAZETECİLER FEDERASYONU: ADALET TALEP ETMELİYİZ

Uluslararası Gazeteciler Federasyonu (IFJ) Genel Sekreteri Anthony Bellanger, Şirin Ebu Akile'nin İsrail askerlerince gerçek mermiyle öldürülmesinin "kasıtlı" olduğunu belirtti.

Evrensel'deki habere göre Bellanger, IFJ'nin Twitter hesabından paylaşılan açıklamasında, "Bu korkunç cinayetin tüm detayları ortaya çıkarken, (Akile) öldürüldüğünde yanında bulunan gazetecilerin ifadeleri, bir gazetecinin daha kasıtlı ve sistematik olarak hedeflendiğine işaret ediyor" ifadesini kullandı. Basın yelekleri giyen gazetecilerin İsrailli keskin nişancılar tarafından hedef alındığı aktarılan açıklamada, "Rusya'nın Ukraynalı gazetecileri hedef alması için adalet istiyorsak, İsrail'in Filistinli gazetecileri hedef almasına ve öldürmesine bir son vermesini ve adalet talep etmeliyiz" dedi.

IFJ, Filistin Gazeteciler Sendikası (PJS) ve Filistinliler için Uluslararası Adalet Merkezi (ICJP) ile nisanın başında İsrail'in Filistin'de çalışan gazetecileri sistematik olarak hedef alması ve medya çalışanlarının öldürülmesi olaylarını gerektiği gibi araştırmamasına karşı Uluslararası Ceza Mahkemesine (UCM) resmi şikâyette bulunmuştu.

TGC: EL CEZİRE MUHABİRİNİN ÖLDÜRÜLMESİ İNSANLIK SUÇUDUR

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu'nun, Şirin Ebu Akile'nin öldürülmesinin ardından yayınladığı mesajda şu ifadeler yer aldı: 

"Filistin Sağlık Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, El Cezire'nin kadın muhabiri Şirin Ebu Akile, İsrail güçleri tarafından açılan ateş sonucu başından ağır yaralandıktan sonra yaşamını yitirdi. Bu saldırıyla Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 2006 ve 2015'te aldığı savaş ve çatışma bölgelerinde görev yapan gazeteci ve sivillerin korunması kararı ihlal edilmiştir. Gazeteciler savaşların, ya da çatışmaların tarafı değildir. Halkların haber alma ve gerçekleri öğrenme hakkı için görev yapan gazetecilere yönelik saldırıların insanlık suçu olduğunu hatırlatıyor, Shireen Abu Akleh'in ailesinin ve çalışma arkadaşlarının acısını paylaşıyor, sabır diliyoruz."

DİSK BASIN-İŞ: CİNAYETİN CEZASIZ KALMAMASI SES ÇIKARMAKLA MÜMKÜN

DİSK Basın-İş ise Twitter'dan yaptığı paylaşımda cinayetin cezasız kalmaması için ses çıkarma çağrısı yaptı:

"El Cezire çalışanı, Filistinli gazeteci Şirin Ebu Akile, İsrail askerleri tarafından öldürüldü. 2000-2020 yılları arasında İsrail, 46 Filistinli gazeteciyi öldürdü. Dünya basın örgütleri bir kez daha sınavda. Akile'nin katledilmesinin cezasız kalmaması ses çıkarmakla mümkün!"

ÖLDÜRÜLEN GAZETECİNİN İŞ ARKADAŞI: İSRAİL TARAFINDAN ÖZELLİKLE YAPILDI

El Cezire televizyonu çalışanı Ali es-Sumudi, iş arkadaşı Şirin Ebu Akile'nin İsrail güçleri tarafından kasıtlı olarak öldürüldüğünü söyledi.

AA'nın haberine göre Sumudi, Batı Şeria'da bulunan Cenin Mülteci Kampı'na İsrail güçlerinin düzenlediği baskını takip etmek üzere sabah 6'da bölgeye Ebu Akile ile ulaştıklarını belirtti.

Operasyonu görüntülemek üzere gittikleri bölgede çatışma olmadığını söyleyen Sumudi, baskının yapılacağı bölgenin yaklaşık 400 metre uzağında beklediklerini aktardı.

Sumudi, "Operasyonun düzenleneceği yerde yaklaşık 5 dakika bekledik. Şirin'in şehit edildiği yerde, 6-7 gazeteci vardı ve ben Şirin'in az önündeydim. 20 metre yürümüştük, birden ateş açıldı. Arkamı dönüp Şirin'i uyarmak istediğimde vurulduğunu gördüm. İkinci kurşun ise benim omzuma isabet etti" dedi.

Şirin Ebu Akile'nin başından yaralanan mermiyle vefat ettiğini ifade eden Sumudi, kendisinin ambulansla hastaneye kaldırıldığını kaydetti.

Sumudi, "Kalbime yakın bir bölgeden yaralanmama rağmen, Allah'a şükür ameliyatla kurtuldum. Ancak, katil işgal güçlerinin mermileri Şirin'i kasten soğukkanlılıkla infaz ettiği için üzüntülüyüz, acılıyız ve kederliyiz" şeklinde konuştu.

İsrail güçlerinin mülteci kampına yönelik baskını görüntülemek isteyen gazetecilere karşı yapıldığına dikkati çeken Sumudi, şu ifadeleri kullandı: "Bu, mülteci kampına gelen ve olayı görüntülemek isteyen gazetecileri kaçırmak, dönmelerini sağlamak ve işledikleri suçlara devam etmek için İsrail tarafından özellikle yapılmış bir eylemdir."

'ŞİRİN VURULDUKTAN SONRA ATEŞE DEVAM ETTİLER'

Olayın şahitlerinden gazeteci Şaza Hanaişe ise, "İsrail güçleri biz gazetecilere kasten ateş açtı. Bizi öldürme kastıyla ateş edildi. Hatta Şirin vurulduktan sonra da ateş etmeye devam etti" diye konuştu.

Henaişe, olayın yaşandığı yerde çatışma olmadığına dikkati çekerek, İsrail askerlerinin baskınını takip etmek üzere bölgede bekleyen gazetecilerin hedef alındığını ifade etti.

Henaişe, "İsrail güçleri, bizim gazeteci olduğumuzu biliyordu. (Baskını görüntülemek üzere) yürümeye başlamıştık. İsrail askerleri bizi öldürmeye çalıştı" ifadelerini sözlerine ekledi. (HABER MERKEZİ)