Sivil inisiyatifler seçime hazır: Hedef 100 bin aktif gönüllü

ANKARA - Türkiye’de iktidar seçim takvimi için 2023 yılını işaret etse de yaşanan ekonomik tablo "erken seçim" spekülasyonlarını da beraberinde getirdi. Her dönem farklı tartışmalarla gündeme gelen "seçim güvenliği" ise en önemli konu başlıklarından biri haline geldi. 

ALTILI MASADAN SİVİL TOPLUM VE GÖNÜLLÜLERLE İŞ BİRLİĞİ MESAJI 

CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, DEVA Partisi, Gelecek Partisi ve Demokrat Parti tarafından kurulan "seçim güvenliği" komisyonu geçtiğimiz günlerde açıkladığı raporla seçmenlere “oylar güvencemiz altında” mesajı verirken, sivil toplum ve gönüllülerle de iş birliği hususunda çalışma yapılacağını kaydetti. Bugüne kadar çöpte yakılmış halde bulunan oylar, mühürsüz oy pusulalarının kabulü, oy sayımında usulsüzlük gibi birçok iddia tartışma yaratırken partilerin yanı sıra seçim güvenliği için kurulmuş gönüllü oluşumlarının mutfaklarında da hummalı bir çalışma başladı. 

OY VE ÖTESİ: KAPININ ÖNÜNDEN GEÇEN HERKES EĞİTİMLERİMİZE KATILABİLİR 

Türkiye’de seçimlerin şeffaflığı ve denetlenebilirliği alanında 2014 yılından bu yana faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşu Oy ve Ötesi Derneği, olası erken seçim ihtimaline karşı hazır olduklarına dikkat çekerken, tüm siyasi partiler ile ortak çalışabileceklerine vurgu yaptı. Derneğin Genel Sekreteri Ahu Sun, Oy ve Ötesi Derneği olarak her seçim döneminde tüm siyasi partilere iş birliği teklifinde bulunduklarını ifade ederek bu iş birliğinin çerçevesi için şu önerilerde bulundu:  “Bizim her zaman her partiye kapımız açık. Ancak tavsiye ve ricamız; gerek ilçe teşkilatlarını gerek sandık kurul görevlilerini gerekse müşahitlerini bizim tüm ülke çapında halka açık olarak düzenleyeceğimiz ve sosyal medya üzerinden duyurduğumuz eğitimlere yönlendirmeleri olabilir. Ayrıca temennimiz de sivil toplumla iş birliği içinde çalışırken, kutuplaştırmaktan imtina ederek, temsil ettikleri siyasi görüşün ötesinde uzlaştırıcı, eşitlikçi bir dil kullanmaları olacaktır.”  

Toplumda seçim güvenliği farkındalığını artırmak ve bilinci yükseltmek için hem seçmene hem de gönüllülere verdikleri eğitimleri bu süreçte hızlandırdıklarını belirten Sun, “Bu güne kadar bize ait olan ‘data bank’ sisteminde kayıtlı 220 bin kişiye seçim güvenliği eğitimi verdik, vermeye de devam ediyoruz. Ancak kayıt vermek istemeyenlerden de kayıt almıyoruz. Kapının önünden geçen herkes eğitimlere katılabilir” diye konuştu.

2023 SEÇİMLERİ İÇİN 100 BİN AKTİF GÖNÜLLÜ HEDEFİ 

Oy ve Ötesi Derneği Genel Sekreteri Sun’a göre, 2023 seçimlerinde hedefleri en az 100 bin aktif gönüllü sağlamak. Bu kapsamda önceki seçimlerde görev almış kişilerin yanında yeni gönüllülerle de iletişime geçtiklerini kaydeden Sun, bu süreçte yürüttükleri çalışmalar hakkında da şu bilgileri verdi: “Oy ve Ötesi, sandığa sahip çıkmak kavramını Türkiye’de kullanan, kamuoyuna sunan ilk oluşum. Bu noktada da gerekli tecrübe ve birikime sahibiz. Bu süreçte eğitimimizden faydalanacak insan sayısının daha da artacağına inanıyoruz. İl bazında da gönüllü olmak isteyenler var. Görüşmeler ve akabinde eğitimler yapıyoruz. Eğitimlerin yanı sıra 2023 seçimlerine giderken yazılım sistemimizi de yeniliyoruz. Müşahitlerin seçimde gün boyu çalışmalarının üzerinden geçebilecekleri, gün sonunda da tutanak verilerini aktarabilecekleri ve kabul edebilecekleri bir sistemimiz var. Onu yeniden geliştirerek baştan yazıyoruz. Çok yakında çalışma tamamlanacak.” 

‘İLK KEZ OY KULLANACAK GENÇLERE ULAŞMAYI HEDEFLİYORUZ’ 

Türkiye’de önümüzdeki seçimlerde ilk kez oy kullanacak 7 milyona yakın da genç bir kitle var. Ahu Sun, bu seçmen grubuna özel de bir çalışma yürüttüklerini söyleyerek,“2023 seçimlerine özel, ilk kez oy kullanacak genç kesime de hitap etmek istiyoruz. Gençlere özel kampanyalarımız, çalışmalarımız olacak. Üniversiteler, gençlik kulüpleri, partilerin gençlik kolları üzerinden genç kesime ulaşmayı hedefliyoruz. Bu kapsamda da partiler ile genç seçmenin eğitimi hususunda ortaklaşabiliriz. Aynı zamanda sosyal medyayı da bu amaçla aktif kullanacağız. Tabi seçim takvimi belli olduktan sonra bu projelere daha da hız vereceğiz” şeklinde konuştu. 

Sun, olası erken seçim için de “Bizim varoluşumuz sandıklara sahip çıkmak olduğu için seçim ne zaman olursa olsun biz hazırız” dedi. 

ADİL SEÇİM PLATFORMU: SANDIK GÜVENLİĞİNİN RİSKLİ OLDUĞU BÖLGELERİN TESPİTİ YAPILIYOR 

Demokratik kitle örgütleri, sivil inisiyatifler, emek ve meslek örgütlerinden oluşan Adil Seçim İçin Seçim Güvenliği Platformu da 2023 öncesinde çalışmalarını sürdürüyor. Platform adına konuşan KESK Genel Sekreteri Şenol Köksal, öncelikle sandık güvenliğinin riskli olduğu bölgelerinin tespitinin yapıldığını söyledi. Her şeyden önce tüm seçmenin iradesinin seçime tam ve eksiksiz olarak yansıması için çalışmalar yaptıklarını kaydeden Köksal, “Seçim güvenliği hususunda il ve bölge bazında çalışmalar yapıp aksaklık gördüğümüz yerlerde partilere bilgi veriyoruz. İstanbul, Ankara, İzmir gibi kentlerde zaten sandık güvenliğinin sağlanması noktasında imkanlar var. Önemli olan sandık güvenliğinin riskli olduğu yerlerin tespitini yapmak. Bu noktada bazı tespitlerimiz var ancak ilerleyen günlerde bu daha da olgunlaşacak. Bu aksaklıkları siyasi partiler ile iş birliği yaparak yürüteceğiz” dedi. 

‘PARTİLERE KADRO DESTEĞİ SAĞLAYACAĞIZ’ 

Platform olarak sandık güvenliğine ilişkin siyasi partilerin yapacağı çalışmalara kadro desteği verecek çalışmalar da yapacaklarını belirten Köksal şöyle konuştu:  “Bir yurttaş seferberliği yaklaşımıyla platformu oluşturan kurumların üyeleri olmak üzere tüm yurttaşlara, oylarını güvenli şekilde kullanmaları ve sandıkta oyların sağlıklı, güvenli sayımı yönünde çağrı yapılacak. Platform olarak yerel bazda da çalışmalar yürüteceğiz. Böylelikle il bazında da eksikliklere erken müdahil olabileceğiz. Önceki seçimlere nazaran bu seçimlerdeki var seçim kanunu ve akabinde getirilen kısıtlamalar. Bu konularda da çalışmalar yapıp seçim takvimi açıklandığında reaksiyon alacağız.” 

SEÇİM GÜVENLİĞİNDE İKİ ÖNEMLİ NOKTA: EĞİTİM VE ORGANİZASYON 

Geçmiş dönem seçimlerinde Ankara'nın Oyları isimli grupta yer alan avukat Mehmet Gülerman’a göre, siyasi partiler ve sivil oluşumlar seçim güvenliği çalışmaları kapsamında olası bir erken seçime hazır olmalı. Bu noktada önemli iki noktaya dikkat çeken Gülerman, “Birincisi müşahitlere ve seçmene verilecek eğitim, ikincisi de seçim günü yapılacak organizasyon. Burada en büyük rol siyasi partilere düşüyor. Bu süreç sağlıklı yürütülürse yolun yarısını geçmiş oluruz” dedi. 

Gülerman, toplumun ve siyasi partilerin seçim güvenliği bilincinin geçmiş yıllara göre oldukça arttığına da dikkat çekerek şunları söyledi: “Siyasi partilerin bu noktadaki farkındalıklarının son dönemde arttığını görüyoruz. Altılı masanın seçim güvenliği raporu, bir niyet bağlamında olumlu bir tablo. Bir yandan da seçim güvenliğinin en önemli faktörlerinden biri toplumdaki farkındalık. Toplumun bu konudaki farkındalığı da geçmiş zamana göre çok arttı. Bundan 10 yıl önce seçim güvenliği bilinci yaygın değilken, bugün bu konuda bilinci artmış her seçmen kendini bir sandık görevlisi olarak görüyor.” 

‘SANDIK BAŞINDA İHTİYAÇ DUYULAN HUKUKİ DESTEĞİ VERECEĞİZ’ 

Seçim güvenliği kapsamında sahadaki hukuki desteğin de önemli olduğuna vurgu yapan Gülerman, “Ben Ankara’da geçmiş seçimlerde sandık başında ihtiyaç duyulan hukuki desteği verecek meslektaşlarımızın organizasyonunu yürüttüm. Bu seçimde de öyle olacak. Sağlıklı ve katılımı yüksek bir hukukçu organizasyonunu kurmayı amaçlıyoruz” şeklinde konuştu.