Siyasi partilerden hava harekatı açıklamaları: Kim, ne dedi?

DUVAR - Milli Savunma Bakanlığı'nın (MSB) Suriye'nin kuzeyi ve Irak Kürdistan Bölgesi'ne hava harekatı başlatıldığını açıklamasının ardından siyasi partilerden operasyona dair açıklamalar geldi.

Emekli, Çalışan ve Atanamayan Öğretmenler Buluşması’nda konuşan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, "Gece geç saatlerde başlayan sınır ötesi harekât için Türk ordusuna başarılar diliyorum. Askerlerimizin ayağına taş değmesin. İnşallah her şey bizim öngördüğümüz gibi milletimizin hissiyatına uygun olarak gelişir. Zorlu bir süreçtir, Allah kolaylık kılsın" dedi.

İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Suriye ve Irak’ın kuzeyine yönelik gerçekleştirdiği operasyonlarda kahraman Mehmetçiğimize başarılar diliyoruz. İYİ Parti olarak siyaset üstü gördüğümüz terörle mücadelede hudut güvenliğimizi, sınır ötesi operasyonlar için vazgeçilmez kabul ediyoruz” ifadelerini kullandı.

İYİ Parti Genel Başkan Başdanışmanı Aytun Çıray ise, "Pilotlarımız aslan gibi Suriye'nin kuzeyine hava operasyonu yapıyorlar. Ancak, ABD 18 Kasım'da resmen vatandaşlarını uyardı ve 'önümüzdeki günlerde Kuzey Suriye ve Kuzey Irak'ta Türk askerinin harekat yapacağını' duyurdu. ABD'ye bilgi verildi mi? Sizce teröristler ne yapmıştır?" dedi.

AK Parti MKYK Üyesi Şamil Tayyar da yaptığı paylaşımda, "Türk jetleri, Suriye ve Irak’taki terör örgütü PKK/YPG hedeflerini vuruyor. Türkiye’deki her eylemin bedelini misliyle kendi inlerinde ödeyecekler. İşbirlikçileri istedikleri kadar meclisi terörize etmeye çalışsın terörle mücadele kesintisiz sürecek. Rabbim korusun" ifadelerini kullandı.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik de, "Teröre nerede olursa olsun bedel ödetmeye devam ediyoruz. PENÇE KILIÇ HAVA HAREKÂTI ile bir kere daha gösteriyoruz; ülkemize göz dikenler en ağır bedelleri ödeyecekler" dedi.

Demokratik Bölgeler Partisi ise TSK’nin hava harekatı başlatmasına tepki gösterdi.

“Katliamlardan beslenen ve giderek devleti tümü ile hakimiyeti altına almaya başlayan savaş kliği kendi ömrünü uzatmayı Kobanê ve Rojava'ya saldırmakta buldu” ifadelerine yer verilen açıklama şöyle devam etti:

“Kürdün özgürlüğü, eşitçe yaşamın inkarı ve imhası üzerine kendisini tahkim etmiş olan bu kuvvet, yüzyıllık sömürü düzenine, yeni bir yüzyıl eklemenin peşindedir. Yüzyıllık acılara, katliamlara, kıyımlara yeni bir yüzyıl daha kapılarını aralamanın arzusunu gütmektedir. Taksim katliamında da görüldüğü gibi hiç bir mantığa sığmayan akla ziyan komplolarla Kürdü özgürlüğü ve eşitçe yaşamı katletmenin zeminini ve meşruiyetini yaratmanın peşindedir. Kobanê DAIŞ ile düşmedi sizinle düşmeyecek.” (HABER MERKEZİ)

HDP: TSK’NİN HAVA SALDIRILARI BİR AN ÖNCE SON BULMALIDIR

Halkların Demokratik Partisi Merkez Yürütme Kurulu TSK’nin hava harekatı başlatmasına tepki göstererek, “TSK’nin hava saldırıları bir an önce son bulmalıdır” başlıklı açıklama yaptı.

Parti Merkez Yürütme Kurulu’nun yarın olağanüstü toplanacağı belirtilen açıklamada, “Karanlık IŞİD çetelerine karşı yürüttüğü destansı direniş ve kurmuş olduğu yeni yaşam modeliyle dünyanın bütün ezilenlerine ilham kaynağı olmuş başta Kobanê olmak üzere Kuzey ve Doğu Suriye’nin birçok sivil yerleşim bölgesi dün gece uçaklarla bombalandı. Karanlık bir tezgah olduğu anlaşılan İstiklal Caddesi’ndeki bombalı saldırı bahane edilerek dün gece Kuzey ve Doğu Suriye topraklarına bombalar yağdırılmıştır” denildi.

HDP MYK’nin açıklaması şu şekilde sürdü:

SINIR GÜVENLİĞİNİ SAĞLAMAK İÇİN DEĞİL: Açık ki, IŞİD’in bu topraklarda başaramadığını iktidar uluslararası hukuku ayaklar altına alarak tamamlamak istemektedir. Kuzey ve Doğu Suriye bir güvenlik tehdidi değil insanlık için bir umuttur! Asıl güvenlik tehdidi, ‘Sınırın öbür tarafına geçer iki füze yollarız ve savaşı başlatırız’ diyerek karanlık emellerini hayata geçirmek isteyen zihniyettir. Daha önce Afrin ve diğer Kürt bölgelerine yönelik gerçekleştirilen işgal saldırıları, işgal edilen bölgeleri IŞİD ve türevleri için yaşam alanlarına dönüştürmüştür. Saldırılar, iktidarın iddia ettiği gibi sınır güvenliğini sağlamak için değildir, aksine Türkiye’ye yönelik tehdit ve tehlikeleri artırmaktadır. Türkiye’ye tehdit oluşturan Kürtler değil, Kürtlerin işgal edilen yaşam alanlarında palazlandırılan IŞİD ve türevi örgütlerdir.

AKP-MHP İKTİDARI ÜLKEYİ BATAKLIĞA ÇEKİYOR: Ülkeyi yönetemeyen, yaşanan büyük yapısal krizin faturasını halklara çıkararak içeride baskı dışarıda çatışma stratejisiyle ömrünü uzatmaya çalışan AKP-MHP iktidarı, ülkeyi gün geçtikçe büyük bir bataklığın içine çekmektedir. Kuzey-Doğu Suriye topraklarına bütünüyle meşruiyetten yoksun bu saldırı karşısında ulusal ve uluslararası demokratik çevreleri, savaş karşıtlarını ve duyarlı kesimleri bu saldırıyı kınamaya ve bu haksız saldırıya karşı seslerini yükseltmeye davet ediyoruz. İktidarı bu tehlikeli girişimlerden vazgeçmeye, uluslararası güçleri bu komplonun bir parçası olmamaya çağırıyoruz. Kobanî, Tel Rıfat ve Şengal’e yönelik gerçekleştirilen eş zamanlı hava saldırılarını son derece yanlış ve tehlikeli buluyor, saldırılarda hayatını kaybedenleri rahmetle anıyor, yaralılara acil şifalar diliyoruz.

DAVUTOĞLU: SİLAHLI KUVVETLERİMİZE BAŞARILAR DİLİYORUM

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu da sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla TSK’nın hava harekatına destek verdi. Davutoğlu, “Ülkemize yönelik terör tehdidine karşı başlatılan sınır ötesi harekatta kahraman silahlı kuvvetlerimize başarılar diliyorum. Rabbim Mehmetçiğimizi muhafaza eylesin” dedi. 

EMEK VE ÖZGÜRLÜK İTTİFAKI: AKP’NİN ÖMRÜNÜ UZATMA SALDIRILARINI REDDEDİYORUZ

Emek Partisi (EMEP), Halkların Demokratik Partisi (HDP), Emekçi Hareket Partisi (EHP), Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF), Türkiye İşçi Partisi (TİP) ve Toplumsal Özgürlük Partisi'nin (TÖP) oluşturduğu "Emek ve Özgürlük İttifakı" TSK’nın hava saldırısına tepki göstererek ortak açıklama yaptı. “AKP’nin ömrünü uzatma saldırılarını reddediyoruz” başlığıyla yapılan açıklamada şunlar kaydedildi:

YİTEN CANLAR BU ÜLKENİN ÇOCUKLARIDIR: AKP ve MHP iktidarı ömrünü uzatmak, kaybettiği meşruiyetini şiddetle tesis etmek için yeniden savaş politikalarına sarılmaya başlamıştır. Taksim’de sivillere yönelik gerçekleştirilen ve iktidar tarafından karartılmaya çalışılan vahşi saldırı gerekçe gösterilerek dün gece Kuzey ve Doğu Suriye’nin birçok sivil yerleşim bölgesine yönelik gerçekleştirilen hava saldırısı, Türkiye halklarının değil iktidarın beka saldırılarıdır. Sıkıştığı, siyaseten iflas ettiği ve yönetemediği her dönemde Türkiye halklarına, emekçilerine, ezilenlerine yönelik şiddet yöntemlerine sarılan AKP-MHP iktidarı, aynı yıkıcı politikaları bölge halklarına da dayatmaktadır. Türkiye halkları ve emekçileri on yıllardır iktidarın Suriye başta olmak üzere bölgede yürüttüğü bu saldırgan politikasının ağır faturasını ödemektedir. Yiten canlar bu ülkenin çocuklarıdır, ülkenin ekonomisi talan edilmektedir, faşizan ve despotik yönetim sorgulanamaz hale getirilmek istenmektedir. Derinleşen yoksulluk, işsizlik, geleceksizlik bu tür savaş dayatmalarıyla ülkenin kaderi haline getirilmeye çalışılmaktadır.
 
EMPERYAL GÜÇLERİM OLURUYLA GERÇEKLEŞTİ: Dün gece gerçekleştirilen saldırı aynı zamanda uluslararası küresel ve bölgesel emperyal güçlerin onayı ve oluru ile gerçekleştirilmiştir. Bu savaş iktidarın ömrünü uzatma, iktidarını sürdürme saldırılarıdır; hiçbir meşruiyeti yoktur, Kürt sorunu başta olmak üzere bölgesel sorunları daha da derinleştirmektedir. Kürt halkının bölgede kendini yönetme hakkını, bölge halklarının demokratik bir düzen kurma mücadelesini savunuyor ve bu saldırgan politikaları reddediyoruz.
 
İTTİFAK OLARAK SAVAŞ POLİTİKASINA KARŞI DURMAYA DEVAM EDECEĞİZ: Daha önce defalarca deneyimlendiği üzere iktidarın Suriye politikası, Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırıları IŞİD başta olmak üzere El Nusra ve benzeri örgütleri palazlandırmış ve Türkiye başta olmak üzere bölge halklarının geleceğini tehdit eder noktaya taşımıştır. Çeteler arası güç savaşlarına sahne olan Afrin bunun en açık örneğidir. Bütün karartma girişimlerine, gerçeği örtbas etme çabalarına rağmen ortaya çıkan ilk işaretler Taksim saldırısının da bu güçler tarafından gerçekleştirildiğini göstermektedir.
Emek ve Özgürlük İttifakı olarak her türlü savaş politikasının karşısında durmaya devam edeceğiz. Bu vesileyle bütün halkımızı, emekçileri, kadınları, gençleri, ulusal ve uluslararası demokratik çevreleri, savaş karşıtlarını ve duyarlı kesimleri bu tür politikalar karşısında durmaya, iktidarın savaşla ömrünü uzatma politikalarına itiraz etmeye çağırıyoruz. 

Yeşil Sol Parti Merkez Yürütme Kurulu da yayınladığı yazılı açıklamada, "Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK)’nin savaş uçakları ile Kuzey ve Doğu Suriye ile Irak Federe Kürdistan Bölgesi’ne yönelik başlattığı hava harekâtının, Ortadoğu’da ve ülkemizde devam eden kaos ortamını daha da derinleştireceğine şüphe yoktur" denildi.

Açıklamanın devamında, "Zira hiçbir sorun güvenlikçi savaş politikaları ile ne bugüne kadar çözülmüştür ne de bundan sonra çözülebilecektir. Millî Savunma Bakanlığı (MSB) resmi Twitter hesabından hava saldırılarına ilişkin yapılan ve Taksim saldırısına gönderme içeren açıklamada 'hesap zamanı' ibaresinin kullanılması da İstiklal Caddesi katliamı tartışmalarının çoktan boyut değiştirdiğini göstermektedir. Seçim sürecine giren ülkemizde toplumsal tedirginliğin derinleştirilmesi yoluyla 'gerilim politikaları üzerinden siyasi ikbal peşinde koşulması' kabul edilemez. Türkiye demokrasisini manipüle edilmiş yeni kaos ortamları ile seçim sürecine götürme teşebbüsüne hiçbir siyasi ve resmi yapılanmanın hakkı yoktur! Halkların kardeşliğinin bütün zeminlerini yok eden savaş politikalarınıza ve demokratik siyaseti savaş politikalarınızla yok etme girişimlerinize artık son verin! Yeşil Sol Parti olarak, bütün demokrasi güçlerini 'savaşa' karşı 'barışa', 'kaosa ve karanlığa' karşı 'meşru demokratik haklarını' kullanmaya ve tepki koymaya çağırıyoruz. Ve AKP-MHP iktidarını uyarıyoruz: 'Bir an önce savaş politikalarından vazgeçin ve ülkemizi demokratik siyasi zeminden daha fazla uzaklaştırmayın!'" ifadeleri yer aldı. (HABER MERKEZİ)