Snapchat, ağ etkisi ve 1 milyon dolar

Platformların, kullanıcıların ilgi gösterdiği içerikleri üretenlerle, kasalarına giren paranın küçük de olsa bir kısmını paylaşacağı bir dönem gelebilir. Platformların birbiriyle rekabeti bu aşamaya gelirse, popüler içerik üreticileri de artık platformlarla gelir paylaşımını konuşabilir hale gelecektir.

Abone ol

Snapchat, geçtiğimiz hafta platformundaki içerik üreticilerine yıl sonuna kadar günlük toplam 1 milyon dolar dağıtacağı yeni uygulaması Spotlight’ı duyurdu. Bu uygulama ilk olarak Kuzey Amerika ve Avrupa’nın bir bölümünde denenecek. Snapchat’i, içerik üreticilerine para dağıtmaya iten sebep ne olabilir? Bir adım geri çekilip bakmakta fayda var.


PLATFORMLARA SAHİP OLDUĞU GÜCÜ VEREN FENOMEN: AĞ ETKİSİ

Ağ etkisi, en basit haliyle kullanıcıların platforma sağladığı güçtür. Şöyle ki Facebook, Youtube, Snapchat, Twitter, Pinterest ve daha onlarca platformu bu kadar bilinir kılan etken, bu platformları kullanan insanların sayısı ve bu platformları ne kadar etkin kullandığıyla alakalıdır. Yani Facebook’u Facebook yapan şey onu kullanan insan sayısına göbekten bağlıdır. Hiç kimse bu platformlara üye olmasa veya bu platformlardaki içerikleri tüketmese tahmin edebileceğiniz gibi hiçbirinin adını bilmezdik. Bildiğimiz bir avuç dev platformun yanı sıra binlerce benzer platform girişimi, bu platformlarla aynı iş modeliyle yola çıkıp amacına ulaşamadığı için yok olup gitti. Elbette gözden kaçırılmaması gereken diğer bir temel nokta ise bu platformların her birinin kullanıcıları için bir vaadi olmasıdır. 10 yıl önce çoğu insan merak dolayısıyla benzer platformlara üye olurken artık benzer ürünlerin kullanıcılara ne vadettiği önem taşıyor.

Kullanıcıların var ettiği platformlar bu işten ne kazanır, en basit haliyle onu da hatırlamak işimizi kolaylaştırır. Bir teknoloji şirketi, ürününü piyasaya sürer; uygulamasının tanıtımını yapar ve kullanıcı geri dönüşleriyle her gün daha fazla insanın platformunda mümkün olduğunca çok zaman geçirmesi için ürününü geliştirmeye devam eder. Yüz binlerce dolarlık maliyetin altına giren şirketlerin öncelikle tek bir beklentisi vardır: Mümkün olduğunca üye kazanmak. İkinci adım bu üyelerin platformda mümkün olduğunca çok içerikle etkileşime girmesi, platformda olabildiğince fazla zaman geçirmesidir. Platform sadakati artan kullanıcılar, farklı içerikleri tüketirken veya ürettikleri içerikleri yayarken platform da üyelerinin platform içi hareketlerini ince ince analiz ederek, diğer şirketlerin potansiyel tüketicileri olan kendi kullanıcılarına hedeflemeli reklam göstererek gelir elde eder. Platform içi alışveriş veya kullanıcı verilerini anonimleştirerek üçüncü taraflara satmak da diğer temel gelir kalemleri olarak sayılabilir.

SNAPCHAT, SOSYAL AĞ TARİHİNİN MÜSTESNA BİR ÖRNEĞİ

Kullanıcılar açısından Snapchat’in bilinirliğini sağlayan temel bir özelliği vardı: Kaybolan hikayeler.

Şu an Türkiye’deki haber uygulamalarından Netflix’e kadar aklınıza gelebilecek kullanım hacmi yüksek neredeyse bütün platformların vazgeçilmezi olan kaybolan hikayeler özelliğini ilk kez Snapchat kullanmıştı. Bu özellik sayesinde büyük bir atılım sağlayan platformun yükselişi Facebook’un kurucusu Mark Zuckerberg’in de gözünden kaçmamış ve Snapchat’i satın almak için 2013’ün sonlarında 3 milyar dolar teklif etmişti. Snapchat bu teklifi kabul etmemiş ve yoluna devam etmişti.
Facebook bünyesine kattığı Instagram’a, Snapchat teklifinin reddedilmesinden yaklaşık 2 yıl sonra kaybolan hikayeler özelliği getirdiği duyurdu. Bu geliştirme Facebook’a sert eleştirilerin gelmesine sebep olsa da kısa sürede milyonlarca kullanıcı bu özelliği benimsedi. Hatta bu özellik öyle bir başarıya ulaştı ki geçtiğimiz günlerde Twitter da benzer bir özelliği sonunda ekledi.
Snapchat, elindeki en güçlü kartı olan kaybolan hikayeler özelliğinin diğer tüm platformlarda kopyalanmasıyla eşsiz ürün pozisyonunu kaybetti. Günlük aktif kullanıcı sayısında yıldan yıla artış gösterse de Snapchat’in kullanıcı sayısı göreceli olarak beklentileri altında kaldı.

SNAPCHAT’TEN 1 AY BOYUNCA HER GÜN 1 MİLYON DOLAR

Snapchat, geçen haftaki açıklamasıyla 2020 sonuna kadar Kuzey Amerika ve bazı Avrupa ülkelerindeki kullanıcılarına günlük 1 milyon dolar dağıtacağını duyurdu. Çok takipçili hesaplar bu noktada avantajlı olsa da şirketin herhangi bir kısıtlaması bulunmuyor. Yani az takipçili hesaplar da platformda beğenilen, etkileşimi yüksek içerikler ürettiklerinde bu paradan paylarına düşeni alabilecekler. Platformda, takipçi sayısından bağımsız en popüler içeriği üretmek için kullanıcıların daha fazla vakit geçirmesi, daha fazla içerik üretip yayınlaması ve elbette platformun üye sayısını artırmak görünen en temel hedefler olarak söylenebilir.

TikTok’tan sonra Snapchat’in de böyle bir yola girmesi, ağ etkisi sayesinde büyüyen ve esasında değerini, geliştirdikleri araçlar haricinde tamamen kullanıcı hacmi ve etkileşimine borçlu olan platformların, içerik üreticileriyle öyle veya böyle elde ettikleri gelirin bir kısmını paylaşma yoluna gitme eğiliminin güçlenebileceğini gösteriyor.

Kısa vadede bu yöntemin ne kadar etkili olacağı, orta vadede diğer platformların da kullanıcıların ilgi gösterdiği iyi içerikleri üretenlerle, kasalarına giren paranın küçük de olsa bir kısmını paylaşacağı bir dönemi getirebilir. Platformların birbiriyle rekabeti bu aşamaya gelirse, popüler içerik üreticileri de artık platformlarla gelir paylaşımını konuşabilir hale gelecektir. Platformları bu kadar popüler hale getirenin, kullanım kolaylıkları ve sağladığı imkanlar, eğlenceler dışında ve esas olarak içinde barındırdığı içerik olduğunu unutmamak lazım.