Soma duruşmasında Can Gürkan'ın avukatı 'Mağdur edebiyatı' ifadesini kullandı

Yeniden görülmeye başlayan Soma davasının ikinci duruşması başladı. Patron Can Gürkan'ın avukatının "Mağdur edebiyatı yapılmasını doğru bulmuyorum” sözleri tepki çekti. Duruşma 14 Haziran'a ertelendi.

Abone ol

İZMİR - Manisa'nın Soma ilçesinde 13 Mayıs 2014'te 301 madencinin öldüğü kömür ocağı faciası davasında Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan, yönetim kurulu üyesi Haluk Evinç ve mühendisler Efkan Kurt ile Adem Osmanoğlu’nun yeniden yargılanmalarına ilişkin açılan davanın ikinci duruşması bugün başladı.

Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek duruşma öncesi alınan geniş önlemler dikkat çekerken, salonun çevresi polis barikatlarıyla çevrildi, bağlı bulunan sokaklar yaya ve araç trafiğine de kapatıldı.

Bir önceki duruşmada olduğu gibi bugün de duruşma öncesi madenci yakınları tarafından yürüyüş düzenlendi. Yürüyüşe Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, milletvekilli Ahmet Şık ve çeşitli sivil toplum kuruluşu yöneticileri de katıldı. Yürüyüşte, “Soma’nın körümü katilleri yakacak, “Katillerden hesabı emekçiler soracak” yazılı pankart taşınarak, “Soma’yı unutma, unutturma” ve “AKP halka hesap verecek” sloganları atıldı.

Yürüyüşün ardından açıklama yapan madencilerin avukatı Can Atalay, davalarının amacının bu ülkede kimsenin ekmeğini kazanırken öldürülmemesi olduğunu vurgulayarak, dava sürecine ilişkin şunları söyledi; "Bu süreçte avukat arkadaşlarımız tutuklandı, cezalar aldılar. Savcılara tekliflerde bulundular. Bunlar, duruşma salonunda hakim tehdit ettiler. Duruşma salonunda da söyleyecek sözlerimiz olacak" dedi. Açıklama sonrası madenci yakınları, pandemi tedbirlerine uygun şekilde HES kodlarına bakıldıktan sonra içeri alındı.

SAVCI ESAS HAKKINDAKİ MÜTAALASINI VERMİŞTİ

Bir önceki duruşmada savcı, esas hakkındaki mütalaasını vermişti. Mütaalasını okuyan savcı Can Gürkan, Efkan Kurt ve Adem Ormanoğlu'nun bilinçli taksirle çok sayıda kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma suçundan cezalandırılmalarını, Haluk Evinç'in ise beraatini istemişti.

BİLİRKİŞİ RAPORU TALEP EDİLDİ

 

Durusma madenci avukatlarının savunması ile başladı. Duruşmada ilk söz alan madenci yakınlarının avukatlarından Melike Polat, Yargıtay’ın kısmi bozma kararından sonra geçen duruşmada verilen savcılık mütalaasında beraati istenen İşletme Müdürü Haluk Evinç’in görevinin belirlenmesi için bilirkişi raporu talep etti ve şunları söyledi:

“Haluk Evinç’in taksirle birden fazla kişiyi öldürme suçundan cezalandırılmasına karar verdiniz. Yargıtay, Evinç’in organizasyon şemasında yer aldığını söylüyor. Sanıkların da Evinç’in acil durum yöneticisi olduğuna dair beyanı var. Haluk Evinç, madende yangın çıktığı anda inisiyatif alarak talimatlarda bulundu. Haluk Evinç’in sorumluluğunun belirlenmesi için bilirkişi raporu alınmasını talep ediyoruz.”

Söz alan bir diğer avukat Can Atalay, “Mütalaa verilmek üzereyken savcı mola istedi. Mütalaa vermesi 1.5 yıl sürdü. Eski mahkeme başkanı, sanık avukatlarından kendisi hakkında soruşturma açıldığını öğrendi. Alçak Fethullahçıların cinlerine kadar bahsettiler bu davada. Keşif sırasındayken bir anda elektrikler kesildi.” diyerek dava sürecinde yaşananlara değindi.

Sanık Can Gürkan ve avukatları Abdurrahman Gök ile Kadir Çekin’e seslenen Atalay, “Akhisar’la Manisa arasından defalarca yolumuz kesildi. Belinde silah olanlar bunu yaptı. Soma davasını takip ediyor diye avukat tutuklandı. Ortada silah var, terör örgütü var. Sanık Can Gürkan, avukatları Abdurrahman Gök, Kadir Çekin neyin ne olduğunu anlatacak. Etkin pişmanlıktan önceki son çıkışları bu olabilir” dedi.

'İKİNCİ KATLİAMA HAZIRLIK YAPIYORLAR'

Katledilen işçilerin aileleri mahkeme başkanına, “Sanıklar hala madenlerde çalışıyor. İkinci katliama hazırlık yapıyorlar” diye seslendi. 

REDDİ HAKİM TALEBİ REDDEDİLDİ

Duruşma, verilen yarım saatlik aradan sonra savcılık, madenci yakınlarının avukatlarının taleplerinin reddedilmesini talep etti. Mahkeme, talepleri reddetti. Taleplerin reddinin ardından, madenci yakınlarının avukatlarından Nergiz Tuba Arslan söz aldı. Arslan, madenci yakınlarının avukatları olarak reddi hakim talebinde bulundu. Arslan’ın ardından, avukat Melike Polat da reddi hakim talebinde bulunurken diğer avukatlar da reddi hakim talebinde bulundu.

Duruşma, 1 saatlik aranın ardından reddi hakim taleplerine yönelik mahkeme heyetinin kararıyla devam etti. Mahkeme heyeti, reddi hakim taleplerini reddetti. Ret kararının ardından madenci yakınlarının avukatları, bu karara itiraz etti. İtirazın ardından mahkeme başkanı, heyet üyeleriyle müzakere dahi yapmadan itiraz kararına yönelik hüküm kurdu ve “Duruşmaya devam edeceğiz” dedi. Bunun üzerine avukatlar, usulen hata yapıldığını belirtti.

Mahkeme başkanı ise, madenci yakınlarının beyanlarını almaya başladı. Bir madenci eşi, “Sabahtan bu yana size söylenen sözler bana söylenseydi salonda duramazdım.” dedi. Bir madencinin annesi de, “Ölenler mi onların aileleri mi suçlu? Ben yavruma doyamadım, toprağın altına koydum onu. Sizi Allah’a havale ediyorum” diye konuştu. Ölen bir madencinin oğlu ise, “Defteri kapatıp tozlu bir tarihe gömmeye çalışıyorsunuz. Bir ağaca sırtını dayamışsınız ama o ağacın kuruduğunu görmüyorsunuz.” ifadelerini kullandı.

SANIK GÜRKAN’IN AVUKATI: MAĞDUR EDEBİYATI YAPILMASI DOĞRU DEĞİL

Mahkeme başkanı, madenci yakınlarının beyanlarının ardından duruşma savcısından mütalaasını aldı. Ardından sanık Can Gürkan’ın beyanına geçildi. Madenin patronu Gürkan, madenci yakınlarının avukatlarının beyanlarından sonra konuşmak istediğini söyledi. Gürkan’ın avukatı Abdurrahman Gök ise, “Mağdur edebiyatı yapılmasını doğru bulmuyorum” dedi. Bu sözler üzerine salonda gerginlik yaşandı.

DAVA 14 HAZİRAN'A ERTELENDİ

Madenci yakınlarının avukatları, madenci aileleri, sanık Can Gürkan ve avukatlarının beyanlarının ardından duruşmaya karar için ara verildi. Aranın sona ermesinden sonra, mahkeme, reddi hakim talebinin reddine yönelik itirazı Manisa Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderdi. Can Gürkan’ın vareste tutulma talebi reddedilirken, adli kontrol şartının devamına hükmedildi. Bir sonraki duruşma 14 Haziran’da görülecek.

NE OLMUŞTU?

Yargıtay 12. Ceza Dairesi, Can Gürkan’ın yangın riskinin yüksek olduğunu bilerek, havalandırmaya dair gerekli teknik altyapıyı oluşturmadan ve iş güvenliği önlemleri almadan üretimin arttırılmasını hedeflediği sonucuna vararak, 30 Eylül 2020’de kararı bozdu. Daire, sanıklardan Gürkan, Doğru, Çelik ve Adalı’nın 301 kez “olası kastla öldürme” ve 162 kez “olası kastla yaralama” suçlarından ceza verilmesi gerektiğine hükmetti. İki Yargıtay savcısı, 8 Ocak’ta kararın bozulması için başvuru yaptı. Dilekçede, 12. Ceza Dairesi’nin sanıklar hakkında “Neticeyi öngördükleri ve ne olursa olsun diye hareket ettikleri” diyerek, cezaların “taksirle ölüme neden olmaktan” verilmesi talep edildi.

Soma Davası Yargıtay 12. Ceza Dairesi’ne döndüğünde 5 kişilik heyetin üçü değişti. Başkan Ahmet Er ve üye hakim Nadir Güngündeş yerini korurken, 3 yeni hakim heyete katıldı. Eski Adalet Bakanı ve Müsteşarı Kenan İpek, eski HSK Genel Sekreteri Fuzuli Aydoğdu ve eski Ceza ve Tevfikevleri Genel Müdürü Mustafa Yapıcı heyete katıldı. Yeni heyet, ikiye karşı üç oyla önceki kararı bozdu. Kararda, Can Gürkan hakkında “bilinçli taksirle ölüme ve yaralamaya neden olma" sucundan ceza verilmesi kararlaştırıldı. Ayrıca sanıkların infaz yasasından yararlandırılmasına hükmedildi. Yeni heyet, aldığı kararla tepkilere neden oldu. (HABER MERKEZİ-MA)