Sönen 'uzaylı' yıldızın sırrı

Bilim insanları “Tabby Yıldızı” hakkında ne kadar çok şey öğrenirse, bu tuhaf gök cismi o kadar esrarengizleşiyor. Bu yıldız, uzaylı işi devasa yapılardan, parçalanmış kuyruklu yıldızlara dek birçok teoriye ilham kaynağı oluyor.

Abone ol

Mike Wall * 

Bilim insanları Tabby yıldızı yeni şeyle öğrendikçe bu garip gök cismi hakkındaki gizem de artıyor.  Gezegen avcısı Kepler uzay teleskobun sağladığı son veriler, KIC8462852'nin (yıldızın parlaklığındaki dramatik düşüşler hâlâ gökbilimcilerin kafalarını kurcalıyor) son birkaç yıl süresince genel olarak beklenenden daha soluk hale geldiğini gösteriyor.

ABD’nin Pasadena kentinde bulunan Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü’nün araştırma ekibi başkanı yazar Ben Montet yaptığı açıklamada “KIC 8462852’de gözlemlenen ışıma değişimi oldukça şaşırtıcı,” diyor.

Montet, “Dört yıldır süren son derece kesin ölçümler, gerçekten de yıldızın git gide soluklaştığını gösteriyor. Bu tür yıldızların yıllar boyunca yavaş yavaş solması benzeri görülmemiş bir durum ve Kepler verilerinde buna benzer başka bir şeye rastlamadık.”

ANORMAL VERİLER TESPİT EDİLDİ

Geçtiğimiz eylül ayında Yale Üniversitesi’nden Tabetha Boyajian liderliğindeki gökbilimcilerden oluşan bir ekip, KIC 8462852 yıldızının son birkaç yılda birkaç kez belirgin bir şekilde soluklaştığını ve bu gözlemlerden birinde yüzde 22'lik okkalı bir azalma tespit edildiğini bildirdi.

Yıldız ışığında görülen bu düşüşe, yörüngedeki bir gezegenin neden olup olmadığı hususu çok önemli; bu sebeple bilim insanları bazı alternatif önermeler yayınlamaya başladı. Örneğin, yörüngede bir gezegen veya bir parçalanmış bir kuyruklu yıldızın parçaları bulunuyor ve yörüngeye yayılan toz ve parçacık bulutu, yıldızın ışığını periyodik biçimde engelliyor. Yahut yıldızla Dünya arasındaki boşluğun derinliklerinde bilinmeyen bazı nesneler ışığın azalmasına neden oluyor.

BİR UZAYLI YAPISI OLABİLİR Mİ?

Parlaklık düşüşleri, akıllı bir medeniyet tarafından inşa edilmiş devasa büyüklükte bir enerji toplayıcı yapıyla da tutarlı görünüyor (Dyson Küresi); araştırmacılar bu “uzaylı işi devasa yapı” senaryosunun oldukça düşük bir olasılığa sahip olduğunu özenle vurguluyorlar.

Yıldızdaki gariplik, Louisiana State Üniversitesi’nde astronom olan Bradley Schaefer’ın Ocak 2016’da KIC 8462852'nin 1890 ile 1989 yılları arasında genel olarak yüzde 14 oranında soluklaştığını açıkladığında daha da büyüdü.

Bu sonuç, Schaefer’ın yeryüzünden 1500 ışık yılı uzaklıkta olan Tabby Yıldızı’nın gece göğündeki görüntülerini içeren fotoğraf plakaları üzerinde yaptığı incelemelere dayanıyor. Ancak kimi başka gökbilimciler, bu tespiti epey sorguladılar; bunun nedeni, o zaman aralığında gökyüzünü fotoğraflamak için kullanılan araçların farklılıklarının, gözlemlenen uzun süreli kararmadan sorumlu olabileceğini düşünmeleriydi.

Böylece, Ben Montet ve Washington Carnegie Enstitüsü Gözlemevi’nde çalışan araştırmacı Joshua Simon, Schaefer’ın tespit ettiği duruma ilişkin olası bir ipucunu bulabilmek için Kepler verilerini gözden geçirmeye karar verdi ve kısa süre sonra yıldıza ilişkin ipucunun çok ötesinde ötesinde bir veriye daha ulaştılar.

DRAMATİK AZALMALAR SÖZ KONUSU

Kepler teleskopu, 2009’dan 2013’e dek yaklaşık 150 bin yıldızla birlikte KIC8462852’yi de gözlemledi. Montet ve Simon, söz konusu periyodun ilk üç yılında KIC8462852’nin ışığının neredeyse yüzde 1 oranında azaldığını tespit etti. Yıldızın parlaklığı sonraki altı ay içinde de şaşırtıcı bir biçimde yüzde 2 oranında düştü ve gözlem döneminin son altı ayı süresince aynı düzeyde kaldı. (Kepler, K2 adı verilen yeni bir göreve başladı. Bu arada, teleskop, Güneş sistemi dışındaki gezegenleri bulabilmek için daha sınırlı bir alanda çeşitli gözlemler yapıyor.)

Simon, aynı açıklamada “Bu yıldız, karmaşık ışıma değişimleri nedeniyle tamamen benzersiz,” diyor. “Fakat şimdi, daha başka tuhaf özellikler barındırdığını görüyoruz; üç yıldır neredeyse çok ağır biçimde soluklaşıyor ve birdenbire soluklaşma daha belirgin hale geliyor,” diye ekliyor.

Montet ve Simon, Tabby Yıldızı’nın tuhaf davranışının sebebinin ne olduğunu bilmediklerini belirtiyorlar; öte yandan, The Astrophysical Journal’da yayınlanması kabul edilen araştırma sonuçlarının meselenin anlaşılmasına yardımcı olacağını umuyorlar.

Montet, “Bir yıldızın daha önce hiç gözlemlenmemiş üç farklı davranış göstermesine dair detaylı bir açıklama yapmak büyük bir çaba gerektiriyor,” diyor. “Ancak bu gözlemler, KIC8462852’nin esrarının çözülmesi yolunda önemli bir bulgu sağlıyor.”

* Yazının aslı space.com sitesinde yayınlanmıştır. (Çeviren: Tarkan Tufan)