'Sonucu mitinglere gelmeyenler belirleyecek'
CHP “Hayır Kampanyası”na başlıyor. Referandumda bir devlet kampanyası ile yarışmak zorunda kalacaklarını söyleyen CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, bunun cevabını halkın sandıkta güçlü bir hayırla vereceğine inandıklarını söyledi. Tezcan'a göre sonucu kararsızların tavrı belirleyecek.
ANKARA - Nisan ayında yapılması kesinleşen anayasa referandumu için CHP'nin kampanyasında sona gelindi. Hafta sonu Ankara'da bir araya gelen 81 il ve 970 ilçe başkanına yürütülecek “hayır” kampanyasıyla ilgili son bilgiler verildi. Toplantıda konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, referandum sürecinde nasıl bir yol haritası çizeceklerini anlattı.
Referandum tarihi için şu anda 9 ve ve 16 nisan konuşuluyor. CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan her iki takvime de hazır olduklarını söyledi. Tezcan yürütecekleri çalışmalarla ilgili şu bilgileri verdi:
SADECE PARTİ KAMPANYASI OLMAYACAK: Parti olarak, partinin adını ve amblemini ön plana çıkarmadan kampanya yürüteceğiz. Bu konu partiler arası bir konu değil. Bizim arzumuz sivil toplumun da bu sürecin parçası olması. Çok sayıda sivil toplum inisiyatifi oluştuğunu görüyoruz. Doğrusu da bu. Çünkü Türkiye'nin geleceği söz konusu. Rejime, demokrasiye, huzura sahip çıkan herkesin, ideolojik yaklaşımlar, siyasi bakışlardan uzaklaşıp demokrasi ve özgürlükler ekseninde yürümek için hareket etmesi gerek. Biz de örgüt olarak Türkiye'nin dört bir tarafında bu hassasiyetle hareket edeceğiz.
SONUCU KARARSIZLAR BELİRLEYECEK: Erdoğan'ın ilk mitingi meydanlarda söylenen “evet” veya “hayır”ın çok bilinçli bir tercihin ifadesi olmadığını gösteriyor. Bu kampanyada esas olan miting meydanlarına gelenlerin eğilimi olmayacak. Önemli olan oturup sükunetle, suhuletle düşünerek oy verecek olanlar bu kapsamda kararsızlar. Ne söylerseniz söyleyin “evet” veya “hayır” demeyen büyük bir kararsız kesim var. Bunlar getirilen paketin Türkiye'yi nereye taşıayacağına bakıp “evet” veya “hayır” diyecekler. O kesmin oy kullanma gününe kadar çok büyük oranda “hayır”a yöneleceğini düşünüyoruz.
KAMPANYADA DEVLETLE YARIŞACAĞIZ: Mersin'deki program bize bir devlet kampanyası ile yarışacağımızı gösterdi. Daha önceki seçimlerde olduğu gibi devletin bütün imkanları, anayasaya, hukuka aykırı olarak kullanılacak. Cumhurbaşkanlığının örtülü ödeneğinden Başbakanlığın örtülü ödeneğine, devlet bütçesinden bakanlıkların kaynaklarına kadar tamamı bu kampanyada kullanılacak. Ne yazık ki bu anayasaya “evet” diyenler de “hayır” diyenler de bu milletin bir parçası. Ama halkın ortak bütçesi sadece “evet” için kullanılacak. Bütün bu hukuksuz harcamalara karşı halkın sandıkta güçlü bir “hayır” diyerek yanıt vereceğine inanıyoruz.
ŞİMDİLİK YSK BAŞVURUSU YOK: Bu hukuksuz duruma karşı YSK'ya (Yüksek Seçim Kurulu) başvuru için bir karar almadık. Daha önceki seçimlerde yaptığımız başvurularda YSK, hukuka aykırı bu uygulamayı görmedi. Önümüzdeki günlerdeki gelişmelere göre karar vereceğiz. Ama biz başvuruyu asıl halka yapacağız, halk da cevabını verecek.