Sosyal medya tasarısına tepki: Sansür kabul edilemez
5 meslek örgütü ortak bir toplantıyla iktidarın içeriğini açıklamadığı sosyal medya yasa tasarısına tepki gösterdi.
DUVAR - İktidarın bugüne kadar kamuoyuna açıklamadığı, meslek örgütlerinden ve STK’lardan görüş almadığı sosyal medya yasa tasarısının Ekim 2021’de TBMM’ye getirilmesi bekleniyor. Kamuoyunda yeni bir sansür yasasına dönüşeceği, gazetecilik faaliyetini de kapsayacağı ileri sürülen sosyal medya yasa tasarısı ile ilgili beş meslek örgütü bugün bir toplantı yaptı.
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, Türkiye Yazarlar Sendikası, Türkiye Yayıncılar Birliği, PEN Yazarlar Derneği ve Çağdaş Gazeteciler Derneği İstanbul Temsilciliği 'haberin serbest dolaşımını engelleyecek yeni düzenlemelerin yaratacağı sorunlar' adlı toplantıda bilgilendirme yaptı.
TGC: İKTİDAR KENDİSİNİ ELEŞTİRENLERİ DÜŞMAN SAYIYOR
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nde yapılan basın toplantısında iktidarın sosyal medya tasarısıyla ilgili kamuoyuna bilgilendirme yapmadığı için eleştirilerde bulundu.
Toplantıda ilk sözü Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Turgay Olcayto aldı: "Böyle metinler hazırlanırken konuyla ilgili bazı şeyler dışarıya sızardı. Bu kez çok kapalı çalışmışlar. İktidar kendisini eleştiren herkesi düşman sayıyor. Kendisinin düşüncelerine uymayan herkesi ayrı bir potaya koyuyor. 'Bu ortamda yalan haberleri önleyeceğiz' diyor. En çok haberleri gizleyen iktidar, peki bu nasıl olacak? Kürt haberlerini, solcuları, sosyalistleri, kadına yönelik şiddeti görmüyorlar. Yazan çizen 2-3 gazete var. Evrensel, Birgün... Bunun dışında kendilerine Youtube'da mecra bulan arkadaşlar var. Şimdi bunu da tıkamak istiyorlar. Bu çabayı önemsiyorum ve bu yasa tasarısını Meclis'ten geçirmeyeceklerini inanıyorum. Eğer yasa tasarısını Meclis'ten geçireceklerse bizim için mesele değil, mücadeleye devam edeceğiz."
TYS: DÜŞÜNCE VE İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ VAZGEÇİLMEZDİR
Türkiye Yazarlar Sendikası Başkanı Adnan Özyalçıner ise iktidarın sosyal medya yasa tasarısını kamuoyuna açıklamayarak şeffaflıktan, eleştiriden kaçındığı anlamına geldiğini söyledi. Özyalçıner şunları söyledi: "Bugün çeşitli baskılarla ifade özgürlüğü kısıtlanmaya çalışılmakta. Bu bakımdan internet erişimini bir insan hakkıdır. Bunun bir cezaya dönüşmemesi gerekiyor. Yabancı düşmanlığı, yalan haberlere hepimiz karşıyız. Düşünce ve ifade özgürlüğü vazgeçilmezdir."
Türkiye Yayıncılar Birliği Başkanı Kenan Kocatürk, Türkiye'yi sansüre ve oto sansüre götürecek her türlü yasaya karşı çıkacaklarını ifade etti.
PEN Yazarlar Derneği Başkanı Halil İbrahim Özcan," Bu tedirginliği yaşayan yazarlardan biri olarak konuşuyorum" dedi ve ekledi: "Örneğin geçenlerde bir yazar arkadaşımız 6 yıl önceki bir paylaşımdan dolayı yargılandı. Yazarların kendisini ifade ederken oto sansür uyguladığı bir ülkede yaşıyoruz. İnternet platformları bireylerin kendisini ifade etmesini sağlayan en etkin araçlardır. Kişinin düşüncesini ifade etme hakkı vardır. Devlet gibi düşünmeme özgürlüğü vardır. Ülkenizde Twitter ve YouTube'a ağır müdahaleler olmuştur. Son yıllarda hukukun genleriyle oynandığı yerde böyle bir yasanın gizli kapaklı yürütülmesini haksız olarak görüyoruz."
ÇGD İstanbul Şubesi Başkanı Uğur Güç ise şunları dedi: "İktidar üçüncü kez bir düzenlemeye gidiyor. Hiçbir bilgimiz yok. Meslek örgütlerinin bilgisinin olmayacağı bir yasanın ne olacağını biliyoruz.
66 milyon insan Türkiye'de internet kullanıyor. İnternetin kullanılması iktidarın işine gelen bir şey değil."
ÖNERİLER
Beş meslek örgütünün altına imza attığı öneriler şöyle:
-Taslak tüm kamuoyuyla paylaşılmalı.
-Sosyal ağ yerine internet platformu denilmeli.
-TCK'da yalan habere düzenleme yapılıp yapılmayacağı belirlenmelidir.
-Resmi kurum konusunda kamuoyu aydınlatılmalıdır.
-Gazetecilik faaliyeti kanun kapsamı dışında tutulmalıdır.
-Yeni düşünce suçları yaratılmamalıdır.
-Sosyal ağ işletmecilerinin yetkileri gözden geçirilmelidir.
-İçeriği kimin sileceği belirlenmelidir.
-Haberleşme ve bilgilenme özgürlüğü sınırlandırılmamalıdır.