Suriye'nin Kayıp Çocukları Meclis gündeminde

Türkiye'deki refakatsiz Suriyeli çocukların durumu için Meclis araştırması açılması istendi. CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Gazete Duvar'da yayınlanan Suriye'nin Kayıp Çocukları dosyasını gündeme taşıyarak etkili önlemler alınmasını teklif etti.

Abone ol

DUVAR - Gazete Duvar'da yayınlanan Suriye'nin Kayıp Çocukları dosyası TBMM gündemine geldi. İç savaş nedeniyle Suriye'den Türkiye'ye gelen refakatsiz çocukların durumunu anlatan dosyada Ankara İskitler'de yaşanan uyuşturucu ve cinsel istismar olaylarına da yer verilmişti.

CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, konuyu TBMM Başkanlığı'na sunduğu bir soru önergesi ile gündeme getirdi. "Türkiye’de halen 1 milyon 500 bini aşkın geçici koruma statüsü almış (18 yaş altı) Suriyeli sığınmacı çocuk yaşamaktadır. Resmi verilere göre çocuklardan 120 bine yakını aileleriyle birlikte 25 ilde oluşturulan geçici barınma merkezlerinde yaşamaktadır. Türkiye’ye kaçak yollardan giren ve kayıt altına alınmayanların sayısı ise net olarak bilinmemektedir" diyen Tanrıkulu, Suriye’de iç savaşın başlamasıyla birlikte bir anda yoğun göç dalgası ile karşı karşıya kalan Türkiye’de, resmi kurumlar ve sivil toplum örgütleri aracılığıyla çaba gösterildiğini ancak bu konuda “refakatsiz” çocukların durumunun öne çıktığını belirtti. Resmi verilerin yeterli bilgiyi içermediğini ifade eden Tanrıkulu, sivil toplum örgütlerinin de net verilere sahip olmadığını, yasa dışı yollarla Avrupa’ya geçmek için Türkiye’deki resmi kayıt sistemine girmeden insan kaçakçıları ile temas eden çocukların hedeflerine ulaşıp ulaşmadıklarının, hayatta olup olmadıklarının bilinemediğini belirtti.

Tanrıkulu soru önergesinin devamında Hale Gönültaş'ın hazırladığı Suriye'nin Kayıp Çocukları dosyasına işaret ederek şunları söyledi:

KALDIKLARI YERDEN AYRILABİLİYORLAR: Yasal düzenlemelere göre, Türkiye’ye sığınan ailelerini kaybetmiş “refakatsiz çocuklar” yakınlarına “vasi atama” suretiyle ya da sığınmacı bir ailenin denetim ve kontrolüne verilmektedir. Yanlarında yakınları olmayan, ailesini yitirmiş vasi atanacak bir yakını olmayan “refakatsiz çocuklar” ise Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na bağlı yurtlara yerleştirilmektedir. Aynı biçimde (örneğin deniz kazalarında) anne ve babasını kaybeden çocuklar da devlet korumasına verilmektedir. Bu durumda refakatsiz çocukların kayıtları bulundukları illerde yapılmaktadır Mülteci mevzuatı ve Çocuk Koruma Kanunu’nun 6. maddesi gereği “refakatsiz çocukların”, “yurtta kalmayı istememe” gibi bir hakkı bulunmamaktadır.

Ancak, devlet koruması için yurtlara yerleştirilen ya da vasi atanarak yakınlarının yanına verilen “refakatsiz çocuklar” kimi zaman şiddete maruz kaldıkları, kimi zaman da Avrupa ülkelerine geçmek istedikleri için ya da ailelerini bulmak veya para kazanmak gibi gerekçelerle kaldıkları yerlerden ayrılabilmektedir.

DURUMLARI BELİRSİZ: Bu çocuklar, çoğunlukla büyük kentlerde hayatta kalmaya, barınmaya, karınlarını doyurmaya çalışmaktadır. Yasal güvencesi olmayan, devlet eliyle korunmayan bu “refakatsiz” çocukların, fuhuşa, ağır şartlar altında çocuk işçiliğine, uyuşturucu ticaretine sürüklenip sürüklenmediği ya da organ mafyasının eline düşüp düşmediği bilinmemektedir.

Herhangi bir biçimde Türkiye’ye girerken kayıt sistemine giren çocukların dışında, yasadışı yollarla Türkiye’ye giren çocukların durumu da aynı belirsizlikleri içermektedir.

CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu

HABERDEN ANLAŞILIYOR Kİ... Ankara İskitler Semtinde çok sayıda sığınmacı çocuğun çok düşük ücretlerle atölyelerde çalıştığı, bu bölgede kimi zaman akranlarıyla kötü şartlarda ev tuttukları, kimi zaman işyerlerinde geceledikleri haberleri basına yansımıştır. Ayrıca bu sığınmacı çocukların uyuşturucu ticaretinde “torbacı” olarak çalıştırıldıkları ve her türlü cinsel istismara da maruz kaldıklarına dair iddialar ve haberleri yine Gazete Duvar 29-30 Mayıs 2017 tarihlerinde Hale Gönültaş imzasıyla yayınlanan Suriye’nin kayıp çocukları dosyasında yer almıştır.

Bu haberde İnsani Yardım Vakfı ile Katar sivil toplum örgütü RAF’ın desteği ile Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde Suriyeli anne ve babasının yitirmiş çocuklar için “Savaş Mağduru Yetim Çocukların yeni yaşam şehri adıyla açılan merkezin Dünyanın en büyük yetimhanesi” olarak nitelendirildiği ifade edilmiştir. Türkiye’ye refakatsız gelen çocuklara bakma görevi Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının görevidir ancak haberden binlerce çocuğun devlet eliyle bu yetimhaneye verileceği anlaşılmaktadır.

MECLİS ARAŞTIRMASI AÇILMALI: Halen Türkiye’de yaşayan ve devlet ya da aile korumasının dışında bulunan sığınmacı çocuklara ilişkin sağlıklı verilerin toplanması, çocukların şiddetten, fuhuştan, kölelik koşullarında çalıştırılmasından, uyuşturucu tacirlerinden ve diğer birçok olumsuzluktan korunmasından anayasasında “sosyal hukuk devleti” ibaresi bulunan Türkiye Cumhuriyet Devleti’nin sorumlu olduğu somut bir gerçektir.

Sığınmacı çocukların sayısının ve yerlerinin belirlenerek, anılan tüm olumsuzluklardan korunması, yeterli ve gerekli barınma koşullarına sahip olması, beslenme, eğitim, sağlık hizmetlerinden yararlanması için etkili ve sürekli önlemlerin alınarak olası çözüm yollarının belirlenmesi amacıyla Anayasa’nın 98’inci, İç Tüzüğün 104’üncü ve 105’inci maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılması için gereğini saygılarımızla arz ve teklif ederiz.

Suriye'nin kayıp çocukları-1: Veri bile yok ki çözüm olsun!

Suriye'nin kayıp çocukları-2: Katar ortaklı İHH yetimhanesi

'Bu haber ne kadar görünürse o kadar iyi'