Suruç katliamında karar: 12 ay taksitle 7 bin para cezası

Suruç'ta IŞİD tarafından öldürülen 33 gencin öldüğü davada mahkeme İlçe Emniyet Müdürü'ne para cezası verdi. Katliamın yaşandığı tarihte İlçe Emniyet Müdürü olarak görev yapan Mehmet Yapalıal'a, 7 bin 500 lira para cezası verilerek, cezanın 12 ay taksitle ödenmesi kararı verildi.

Abone ol

DUVAR - Şanlıurfa’nın Suruç ilçesi Amara Kültür Merkezi'nde 20 Temmuz 2015 tarihinde yaşanan ve 33 kişinin öldürüldüğü IŞİD katliamı davasında karar çıktı. Katliamın gerçekleştiği 20 Temmuz 2015 tarihinde Suruç'ta İlçe Emniyet Müdürü olarak görev yapan Mehmet Yapalıal hakkında açılan davada, mahkeme Yapalıal'ı önce 10 ay hapis ile cezalandırdı. Ardından cezayı 8 ay 10 güne düşürüp, 7 bin 500 lira para cezasına çevirdi. 'Görevi ihmal' suçlamasıyla Suruç Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davada Yapalıal'a verilen para cezası da 12 ay takside bölündü. Bugünkü duruşmaya Emrullah Akhamur'un ağabeyi Ümran Akhamur, katliamdan yaralı olarak kurtulan Yasin Can, Onur Kartal, Ceren Çoban katıldı. Akhamur ve katliamdan sağ kurtulan gençler de Suruç'ta bulundular. Kararı değerlendiren davanın avukatlarından Can Tombul, "Sembolik bir yargılama oldu. Diğer kamu görevlilerinin de ihmali olduğu apaçık ortada" diyerek karara tepki gösterdi. Patlamada yaralanan Yasin Can ise, Böyle bir kararı kabul edemeyeceklerini söyleyerek, 'Mücadeleye devam edeceğiz' dedi.

TOMBUL: KARAR SEMBOLİKTİR

Suruç İçin Adalet Platformu avukatlarından Can Tombul, kararın sembolik olduğunu söyleyerek şunları belirtti: "Soruşturmada tek bir görevlinin ihmali olmadığını diğer kamu görevlilerinin de ihmali olduğunu belirttik. Ama ne yazık ki sadece dönemin emniyet müdürüne sembolik bir para cezası verildi. Görevi ihmal suçu varsa zaten ihmal suretiyle adam öldürme suçunun oluşmuş olduğunu savunduk. Ancak talebimiz kabul edilmedi. Böylece sadece bir kişi gözden çıkartıldı. Burada şu mesaj verilmek istendi: Bakın biz bir yargılama yaptık..." Tombul ayrıca, sanığın duruşma salonuna getirilmesini ve dosyanın görevsizlik kararı ile ağır ceza mahkemesine gönderilmesini talep ettiklerini de belirtti.

'İKİ YÜZLÜ BİR YARGILAMA YAPILIYOR'

Patlamada yaralanan Yasin Can ise duruşmaya İstanbul'dan Suruç'a gittiklerini söyleyerek, bu kararın hiçbir değere ve hukuka uygun olmadığını belirtti: "Ana davada gizlilik kararı olduğu için büyük bir karar beklemiyorduk. Fakat bugün verilen kararın ödüllendirme olduğunu söylemek istiyorum. İki yüzlü bir yargılama yapılıyor. 33 cana karşı görevi ihmal suçundan gülünç bir ceza verildi. Bu karar aynı zamanda teşvik etmedir. Ama her türlü yargılanmanın yapılması için gereken neyse yapacağız. Hukukun bütün kapılarını çalacağız. Yaşadığımız müddetçe mücadelemizi sürdüreceğiz. Görevi ihmal suçundan sadece bir sanık yargılanamaz. Verilen kararla bir görev ihmali olduğu kanıtlanmış oldu. Ama bu ihmali gerçekleştiren sadece bir emniyet müdürü değildir. Canlı bombanın yakalanması için yapılması gereken çalışmalar yapılmamıştır. Meydana gelen patlamada biz cehennemi yaşadık. Bize cehennemi yaşatan kişilerin de hukuk önünde ve kamu önünde cehennemi yaşamalarını ve cezalandırılmalarını istiyoruz."

NE OLMUŞTU ?

Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu'nun (SGDF), Kobane'nin yeniden inşası için başlattığı, "Beraber savunduk, beraber inşa ediyoruz" kampanyası kapsamında 20 Temmuz 2015 tarihinde Suruç'taki Amara Kültür Merkezi'nin önünde toplananlara, IŞİD canlı bomba saldırısı düzenlemişti. Katliamda Alican Uçar, Alper Sapan, Aydan Ezgi Şalcı, Büşra Mete, Cebrail Günebakan, Cemil Yıldız, Çağdaş Aydın, Duygu Tuna, Ece Dinç, Emrullah Akhamur, Erdal Bozkurt, Evrim Deniz Erol, Ferdane Kılıç, Hatice Ezgi Sadet, İsmet Şeker, Kasım Deprem, Koray Çapoğlu, Medali Barutçu, Mert Cömert, Murat Yurtgül, Nartan Kılıç, Nazegül Boyraz, Nazlı Akyürek, Nuray Koçak, Okan Pirinç, Osman Çiçek, Polen Ünlü, Serhat Devrim, Süleyman Aksu, Uğur Özkan, Vatan Budak, Veysel Özdemir, Yunus Emre Şen hayatlarını kaybetmişti.