Tacizden tutuklu öğretmen serbest: Mağdur ve tanıklara tehdit iddiası
İzmir Dikili'deki bir ortaokulda 2019 yılında 8 öğrenciyi taciz ettiği iddiasıyla tutuklanan öğretmenin 'delil yetersizliği'nden tahliye edilmesi tepkilere neden oldu. Mağdur çocukların lehine şahitlik yapacak olan sınıf arkadaşları ve ailelerinin baskı yapılarak sindirildikleri öne sürüldü.
Cihan Başakçıoğlu
İZMİR – İzmir'in Dikili ilçesinde bulunan bir ortaokulda, 2019 yılının Kasım ayında bir öğretmen 8 öğrenciyi taciz ettiği iddiasıyla tutuklandı. Öğretmen hakkında Bergama Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davanın dördüncü duruşmasında mahkeme heyeti, "delil yetersizliği" gerekçesiyle sanık öğretmeni tutuksuz yargılanmak üzere tahliye etti. Davanın bir sonraki duruşması 4 Mayıs 2021'de görülecek.
MAĞDURLAR SİNDİRİLMEK Mİ İSTENDİ?
Dosyada 2019 yılından bu yana gizlilik kararı bulunurken, olaya ve davaya ilişkin iddialar ise ilçede konuşulmaya devam ediyor. Dava sürecinde mağdur çocukların ailelerinin bazılarının para ile bazılarının ise korkutarak sindirilmeye çalışıldığı, yine mağdur çocuklar lehine şahitlik yapacak olan sınıf arkadaşları ve ailelerine ulaşılıp tanıklıklarının geri çektirildiği iddia edildi. Aynı doğrultuda taciz ile suçlanan öğretmeni destekleyen şahitlerin de çoğalmaya başladığı öne sürüldü.
TAHLİYE TEPKİ ÇEKTİ
Taciz sanığı öğretmenin tahliyesi tepkilere neden olurken, davayı başından beri takip eden çeşitli siyasi parti ve sivil toplum örgütleri açıklama yaptı. Davanın takipçisi olacaklarının altını çizen kurumlar açıklamada, “Sürekli yaşanan istismar olayına sessiz kalınması, olayların kapatılmaya çalışılması tacizci ahlaksızlara cesaret vermektedir. Bu zihniyet ‘bir defadan bir şey olmaz’ diyen zihniyettir. Ülkenin her yerinde, her gün bir yandan çocuklarımız tacize, istismara maruz kalırken, bir yandan da kadınlar şiddete maruz kalıyor ve kadın cinayetleri yaşanıyor. Bu yaşananların münferit olduğunu söyleyen, İstanbul Sözleşmesi’ni tartışmaya açanlar tacize ve istismara uğrayan her çocuk ve şiddet gören ve öldürülen her kadından sorumludur” ifadelerine yer verdi.
'İDARİ SORUŞTURMA YAPILDI, MESLEKTEN İHRAÇ EDİLDİ'
Dikili Kadın Platformu'ndan Demet Önal, tahliye kararına tepki gösterdi. Olayın yaşandığı 2019 yılından itibaren davada gizlilik kararı olduğunu söyleyen Önal, sanık öğretmenin idari soruşturmasının o dönem sonuçlandığını ve meslekten ihraç edildiğini belirtti. Sanık öğretmenin o dönemden beri tutuklu yargılandığını ancak son duruşmada tahliye edildiğini söyleyen Önal, "Çocuk beyanı esastır. Buna dayanarak bu suçu işlediğine inanıyoruz. Tutuklu yargılanması bu noktada önemli bir karardı. Son duruşmada tahliye edilmesi özellikle çocukları çok üzdü. Kendilerini çok kötü hissettiler. Aileler de bizler de çok öfkelendik. İdari soruşturma da adli soruşturma beklenmeden sonuçlandı ve meslekten ihraç edildi. Bu durum bu kadar net iken serbest bırakılmasını doğru bulmuyoruz" diye konuştu.
'KARAR NEDENİYLE HERKES TEDİRGİN'
Çocukların ve ailelerin bu karar nedeniyle tedirgin olduğunu ifade eden Önal, "Bu bölgede yaşamaya devam ederse çocuklar için çok kritik bir durum. Çocukların bir çoğu başka ilçelere de gidebiliyorlardı. Tek başına yolculuk yapabilen çocuklardı, şimdi ise hepsi çok tedirgin. Bizler de çok tedirginiz. Daha fazla kız çocuğundan bahsediliyor ancak ifade veren 8 kız çocuğu var" dedi.
'BU ÇOCUKLARIN SESİNE SES OLMAMIZ LAZIM'
Eğitim Sen Dikili Temsilcisi Mehtap Yurtsever Ateş ise kamuoyuna davayı sahiplenme çağrısında bulunarak şunları söyledi: "Biz olayda netiz. Böyle bir olay oldu. Daha öncesinde de duyumlarımız vardı. Burada 'acaba' dediğimiz bir nokta yok. Bu çocukların sesine ses olmamız lazım. Benzer olaylarda yetişkinin kendini savunabilmesi biraz da olsa mümkün olabilir ama bu çocuklar daha çok küçük. Çocuklar şu an çok cesurca kendilerini ifade ediyorlar. Her türlü sıkıntıya rağmen yapılan bu adiliği ortaya dökebildiler. Bu toplumsal bir yaradır. Bizim bu davayı sahiplenmemiz gerekiyor. Tüm kamuoyuna çağrımız budur."