Galatasaray'da beklenen son gerçekleşti. Daha sezona girerken Östersunds'a elenen Tudor sezon öncesi kendisi hakkındaki şüpheleri arttırmıştı. Elendikten sonra yaptığı basın toplantısına çıkıp konuşmasının içeriğine bakılmasından ziyade, çıkıp konuşmasının olmasının cesurluğu daha çok öne çıktı. Ancak sahada Gomis, Belhanda, Yasin, Sinan, Selçuk varken “Sahada oyunu değiştirecek oyuncu yoktu” dediği günden beridir oyuncularıyla olan güven sorununu kendi yarattı. Daha sonrasında da, önceki sezonların şampiyon oyuncuları Yasin, Sinan ve Selçuk'tan bir gıdım da verim alamadı. "Ama Östersunds takımı 7 senedir bir proje takımı, ligleri devam ediyor, hazırdılar, Tudor daha yeni takım kurdu, üzerine gitmeyin" diyerek Tudor'u savunanlar oldu. Östersund 7 yıllık proje takımıysa, Galatasaray 112 yıllık futbol takımı. Asırlık bir kulübün 7 yıllık bir takım tarafından 'yıkılmış' olmasını maruz görmektir bu savunmayı yapmak. Galatasaray'ın büyüklüğüne yakışmayacağı gibi 112 yıllık kulübün 7 yıl sürdürebileceği bir plan ortaya koyamamış olmasının da eleştirilmesi gerekliliğini göz ardı etmektir.
Tudor hakkındaki en büyük yanıltıcı an Bursaspor maçında 2 adet savunma kanat oyuncusu çıkarıp, 2 adet hücumcu kanat oyuncusunu savunma beklerine koyarak 3 puan kazanılması oldu. Tek seferliğine talih kuşunun konduğu Galatasaray rakibinin çok geri çekilmiş olmasından dolayı kazanılan puanı, Tudor'un dehasından bildi. Ancak o deha daha sonra Başakşehir mağlubiyetini "Adebayor çok iyiydi", Yeni Malatyaspor mağlubiyetini de "Onlar 2 gol attı biz bir gol attık" pişkinliği ile açıkladı. Adebayor'un iyi olduğunu hepimiz biliyoruz, yeni bir şey değil. 2 gol atanın 1 gol atana göre maçı kazandığını da... Ama Galatasaray'ın futbolcularından birinin bile neden en az Adebayor kadar iyi oynayamadığını, neden Yeni Malatyaspor'dan 2 gol yendiğini ya da Galatasaray'ın rakibinin attığı gol sayısından daha fazlasını atamadığını açıklayamadı Tudor. Bunu açıklayamayan hocanın taktik bilgisi, özeleştiri yetisi sorgulanır. Galatasaray'ın teknik direktörlük koltuğu da bunu kaldırmaz. Juventus kariyerine dayanarak onun taktik açıdan çok bilgili olduğu çıkarımını yapanlar Gattuso-Milan ilişkisini yakından takip edebilirler.
ALTTAN ALINABİLECEK TEK DURUM: TAKIMIN YENİ OLMASI...
Tudor'un alttan alınabilecek tek bir durumu vardı, o da takımın yeni olmasıydı. Başakşehir'e, Beşiktaş'a, Trabzonspor'a, Fenerbahçe'ye puan kaybedilmesi yeni takım olmakla savunulabilinirdi. Fakat yeni olmanın yanında umut veren bir takım yoktu ortada. Sezonun hemen başında oynanan maçlarda, zaten Galatasaray'ın formasının bile 3 puan almaya yeteceği maçların bol gollü kazanılması göz boyadı. Galatasaray, 'bam bam bam' alıyordu puanları. Fakat taktik maktik yoktu. Zaten sorun da buydu. Zaten Tudor'dan memnun olmayan Galatasaraylıların en büyük sıkıntısı da takımda taktiğe, oyun aklına dair umut veren bir takımı sahada göremeyişleriydi. Bu takım bu sene şampiyon olsa bile önümüzdeki sene bu takımın Avrupa'da çok büyük fiyasko yaşayabileceğiydi.
22 Ekim'de Fenerbahçe maçıyla ortaya çıkan, Trabzonspor maçında nükseden, Başakşehir maçında zirve yapan bu taktiksizlik, Beşiktaş maçında çaresizlik olarak sahaya yansıdı. Sadece bu maçlarla değerlendirmek mi gerek Tudor'u? Evet sadece bu maçlarla değerlendirmek gerek Tudor'u. Elbette ki derbi kazanmadan şampiyon olunur, ama Galatasaray eğer ki şampiyonluk yolundaki en büyük rakiplerinden 10 gol yiyor ve karşılığında sadece ve sadece 2 gol atabiliyorsa bunun sonucunda o koltukta o hoca barınamaz. Çünkü bu maçlarda 'bam bam bam' tutmaz, 'taktik maktik' gerekir, cesaret gerekir, 112 yıllık kulübün ağırlığını kaldırmayı bilmek gerekir. Eğer o ağırlığı kaldıramazsan da seni o koltuktan kaldırırlar, yerine başka birini koyarlar. Galatasaray kariyeri öncesinde, ne bir takımı sezon öncesi alabilmiş, ne de aldığı takımlarla sezonu bitirebilmiş olan Tudor kariyer istikrarını devam ettiriyor olacak böylece. Ve fakat, "Tudor gittiğinde biz de istifa ederiz" diyen Dursun Özbek'in bir sonraki adımı ne olacak, şimdiki merak edilen soru da bu.
Galatasaray Tudor ile yollarını ayırdı