Tanpınar'ın evrakı 55 yıl sonra gün yüzüne çıktı

DUVAR - Bugün, Türk edebiyatının en önemli yazarlarından Ahmet Hamdi Tanpınar’ın 55’inci ölüm yıldönümü. 'Saatleri Ayarlama Enstitüsü' ve 'Huzur' gibi Türk edebiyatanın köşe taşı eserlere imza atan Tanpınar’ın birçok evrakı gün yüzüne çıkarıldı.

İstanbul Üniversitesi Türkiyat Enstitüsü’nde bulunan Tanpınar’ın özel evrakı 55 yıldır tasnif edilmeyi ve araştırmacılara açılmayı bekliyordu. Osmangazi Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. İbrahim Şahin tarafından metinler incelendi.

Habertürk'ten Sami Akbıyık'ın haberine göre, 6 bin 179 sayfanın bulunduğu kolilerden Tanpınar’ın yayımlanmayı bekleyen 2 kitabı, notları ve mektupları çıktı. Kitabın birisi Paul Valery’den 3 bölüm halinde çevirdiği ve son bölümünü 1952 yılında tamamladığı ‘Mösyö Teste’ (Monsieur Teste), diğeri ise Fransız şair Gerard De Nerval’ın şiiri ve edebi mizacı hakkında Osmanlıca yazılmış 100 sayfalık bir kitap. Tanpınar evrakını anlatan edebiyat tarihçisi İbrahim Şahin, “Evrensel kültürün mimarı olan Tanpınar evrakının 55 yıl sonra gün yüzüne çıkması dünya edebiyatı için yılın olayı ve çok heyecan verici” dedi.

1950'DE SÖYLEMİŞTİ

Yazarın 1950 yılında Cumhuriyet’e verdiği röportajda, Nerval ve Valery ile ilgili çalışmalar yaptığını söylediğini, ancak bunların şimdiye kadar ortaya çıkmadığını belirten Şahin 'üç kolilik Tanpınar evrakları arasında bulabildiği ve üzerinde çalıştığı Nerval ve Valery’ye dair hazırlamakta olduğu metnin müsvetteleri olduğunu' söyledi.

ŞAHİN, BULUNAN ESERLERİ YAYIMLAYACAK

Şahin, Tanpınar’a ait evrakların günümüze kadar araştırılmama nedenini ise “Bu evraklar yeteri kadar önemsenmedi ve incelenmedi. Tanpınar’ın daktilo ettikleri yayımlandı ama Osmanlıca müsvetteleri okumak zordu ve kimse üzerine düşmedi” diye açıkladı. Şahin, bulduğu iki eseri kısa sürede kitap halinde yayımlayacağını, mektupları da makale olarak yazacağını belirtti.

SUAT’IN MEKTUBU BULUNDU!

Huzur romanının baş karakteri Suat’ın intihar etmeden önce yazdığı ve romanda metni yayımlanmayan mektup da arşivde bulundu. Prof. Dr. İbrahim Şahin, “Tanpınar 1950’deki röportajında bu mektubu ayrıca yayımlayacağını söylüyor. Mektubun hikâyesi bu röportajla başlıyor. Tanpınar mektubu, en azından müsvettelerini yazmış, fakat son halini vermemiş. Onları da şubattan itibaren Türk Edebiyatı Dergisi’nde 3 makale halinde yayımlayacağım” dedi.

Tanpınar’ın yeniden ele alınması gerektiğini anlatan Şahin, “Tanpınar, bu mektubu ayrıca yayımlayacağını söylediği andan itibaren Huzur eksik bir roman haline gelmiştir. Yeni bulunan Suat’ın Mektubu, Huzur’u tamamlar” diye anlatıyor: “Biz Huzur tamamlandığında, Tanpınar’da ciddi bir zihinsel dönüşümün gerçekleştiğini iddia ediyorduk. Mektup bizi haklı çıkardı.”