Tayvan meclisi birbirine girdi: Milletvekili belgeleri alıp kaçtı

Tayvan'da Yasama Meclisi'ndeki reform tartışmaları kavgaya dönüştü. Kürsüye çıkma ve yasama teklifini sunma önceliği için tartışan tarafların arasında arbede çıktı.

Abone ol

DUVAR - Tayvan'da reform tartışmaları sebebiyle Yasama Meclisi'nde kavga çıktı. Ocak ayındaki başkanlık seçimlerini kazanan Lai Ching-te'nin 20 Mayıs'ta göreve başlamasına günler kala Yasama Meclisi'ndeki reform tartışmaları kavgaya dönüştü.

DOĞRUDAN OYLAMAYA GEÇİLDİ, TARAFLAR KAVGA ETTİ

AA'nın aktardığına göre, muhalefetteki Milliyetçi Parti (Koumintag/KMT) ile Tayvan Halk Partisi (TPP) üyeleri, meclisin hükümet üzerindeki yetkilerini artıran ve yalan beyanda bulunan üyelerin cezalandırılmasını öngören tasarıyı teslim etmek üzere 15 Mayıs'tan beri meclis binası önünde nöbet tutuyor. Sabah Yasama Meclisi'nin kapısının açılmasına 15 dakika kala kürsüye çıkma ve yasama teklifini sunma önceliği için tartışan tarafların arasında arbede çıktı. Muhalefettekiler, kürsü önceliği için kapının açılmasıyla iktidardaki Demokratik İlerici Parti (DPP) üyelerinden hızlı davranarak kürsüye geçti.

Kavga sırasında, bir DPP üyesinin, reform tasarısının geçmesini engellemek amacıyla oylama kağıtlarını kaçırmaya çalıştığı görüldü.

Meclis üyeleri arasındaki arbedeye rağmen oturum yerel saatle 08.30'da olağan akışında başladı, 10.30'da ele alınan maddenin doğrudan oylanmasına geçilmesi üzerine taraflar kavga etti. Oylama sırasında kürsüye ulaşmaya çalışan taraflar, birbirlerini itip çekti. Meclis başkanı, 10.38'de oylamanın sonlandırıldığını duyurdu.

'ANAYASAYA AYKIRI' İDDİASI

Pazartesi günü resmen göreve başlayacak olan Lai'nin partisi DPP, meclisteki çoğunluğunu kaybetmişti. Ana muhalefet KMT, DPP'den daha fazla sandalyeye sahip olsa da tek başına hükümet kuracak çoğunluğa ulaşamıyor, bu sebeple TPP partisiyle birlikte çalışıyor. Muhalefet, mecliste yalan beyanda bulunanların cezalandırılması da dahil olmak üzere hükümet üzerindeki gözetim gücünü artırmak istiyor. 

DPP, diğer iki partinin 'geleneksel danışma süreci olmadan tekliflerini uygunsuz bir şekilde zorla geçirmeye çalıştığını' savunarak bunun 'anayasaya aykırı bir gücü kötüye kullanma' durumunu teşkil ettiğini ileri sürdü. 

(DIŞ HABERLER SERVİSİ)