TCDD'de risk büyüyor: Yönetmelik değişiklikleri özelleştirmeye yarıyor

Nisan ayında yapılan yönetmelik değişikliği ile TCDD’de 'doğrudan temin' yoluyla ihalenin önü açıldı. BTS Genel Başkanı Murat Oral adım adım gelen özelleştirme riskine karşı uyarıyor.

Abone ol

DUVAR - Son dönemde sık sık tren kazalarıyla gündeme gelen Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryollarını (TCDD) uzun süredir gündeme taşıyan bir diğer konu özelleştirilme planları. Demir yolu taşımacılığının 2016’da kamu şirketi olarak kurulan TCDD Taşımacılık AŞ’ye devredilmesiyle başlayan tartışmalar yapılan yönetmelik değişiklikleriyle sıcaklığını koruyor.

Evrensel'den Nisa Sude Demirel'in haberine göre, TCDD’nin “kamu hizmeti yükümlülüğü” 2016’da 6461 sayılı Kanun doğrultusunda kurulan TCDD Taşımacılık AŞ’ye verildi. Süreli belirlenen bu yükümlülük süresi doldukça uzatılıyor. Son olarak belirlenen süre 31 Aralık 2023’te sona eriyor ve henüz uzatılmadı.

ŞİRKETLERE İHALE ETMENİN ÖNÜNDE ENGEL YOK

Nisan ayında ise TCDD’nin kamu hizmeti yükümlülüğü ihalesini düzenleyen yönetmelikte değişiklik yapıldı. Değişiklikle ihale süreçlerine ilişkin maddeler detaylandırıldı. Yapılan değişiklikle “kamu hizmeti yükümlülüğü”nün özel şirketlere devredilmesinin önü açıldı.

20 Nisan’da Kamu Hizmeti Yükümlülüğü Kapsamında Desteklenecek Demiryolu Yolcu Taşıma Hatları ile Kamu Hizmeti Yükümlüsü Tren İşletmecisinin Belirlenmesine İlişkin Yönetmeliği’nin yayımlanması ile 4 Temmuz 2016’da yayımlanan Demiryolu Yolcu Taşımacılığında Kamu Hizmeti Yükümlülüğü Yönetmeliği yürürlükten kalktı.

‘DOĞRUDAN TEMİN’ TEDİRGİNLİĞİ

Dört sayfalık eski yönetmelik yerine yürürlüğe sokulan yeni yönetmelik 37 sayfa. Büyük fark kamu hizmeti yükümlülüğünün ihalesi sürecinin detaylandırılmasından kaynaklanıyor. Yeni yönetmelikte açık ihale usulü yerine “doğrudan temin” usulünün önünü açan iki yeni madde yer alıyor. Doğrudan temin için getirilen şartlardan biri ihtiyacın tek bir tüzel kişi tarafından karşılanabileceğinin tespit edilmesi. Fakat bu tespitin nasıl yapılacağının detayları yönetmelikte yok. Yine piyasada ihtiyacın karşılanmasına yönelik tek bir tüzel kişi yasal bir düzenlemeyle özel olarak görevlendirilirse açık ihaleye gidilmesine gerek kalmıyor. Yeni yönetmelik adrese teslim kamu ihaleleri kaygısını büyütüyor.

KAMU YARARI GERİ PLANA ATILIYOR

TCDD’deki özelleştirme tartışmalarına ilişkin gazetemize konuşan Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası (BTS) Genel Başkanı Murat Oral, kamu kuruluşlarının holdingleştirme yöntemiyle ‘yeniden yapılandırılması’nın yarattığı problemlere dikkat çekerek Makine Kimya Endüstrisinin özelleştirilmesi sürecini hatırlatıyor: “Bireysel sözleşme ile işçi alıyorlar, sendikasız çalışma had safhada. ‘Buranın yapısını değiştiriyoruz, daha hızlı hareket ediyoruz’ filan diyorlar fakat bu doğru değil. Kamu görevleri artık özel sektöre, müteahhide yaptırılacak anlamına geliyor bu. Şirket kârı önceler; ama kamu kurumu kamu yararını gözetir.”

‘DENETİM VE SENDİKALAŞMA AZALIYOR’

Özelleştirme tartışmaları nedeniyle diken üstünde olduklarını ifade eden Oral, geçtiğimiz günlerde MKE’de yaşanan iş cinayetini hatırlatarak “Belki kamuda olsa daha güvenli bir ortam olabilirdi. Kâr işin içine girdiğinde güvenlikten ve emniyetten ödün veriliyor. Özelleştirildiğinde bunların artacağını, denetimin azalacağını düşünüyorum. Para kazanmak için maliyetten, emekten, emekçiden kısacaklar” diyor.

TCDD’yi özelleştirme adımları TCDD’ye bağlı hastane, dikimevi, meslek lisesi gibi kurumların satılması, devredilmesi ya da kapatılması ile başladı. TCDD’nin Mersin, Samsun, Bandırma, İskenderun, Derince’de işlettiği limanlar özelleştirildi. Limanlar AKP iktidarı boyunca sayısız ihale alan Limak, Filyos Limanında 40 işçiyi işten çıkaran Ceynak gibi şirketlere satıldı.

Kendisinin kapatılan demiryolu meslek okulu mezunu olduğunu söyleyen BTS Genel Başkanı Murat Oral “Kurumun hastanesi, dikimevleri, işçi-çırak okulları vardı. Fidanlığı vardı, tarımı vardı. Turgut Özal’la beraber bazı kapanmalar olmaya başladı. ‘Biz neden dikiyoruz, devlet terzi mi? Biz neden tadilat yapıyoruz? Atölyeler kapansın’ gibi anlayışlarla işler müteahhitlere verilmeye başlandı” diye anlatıyor.

2011’de çıkarılan 655 sayılı KHK ile TCDD “Yeniden yapılandırıldı” ve demir yolu işletmeciliği piyasaya açıldı. Bu kararname ile üçüncü şahısların kendi lokomotifi, personeli ve vagonu olduğu durumda tren işletebilmesinin önü açıldı.

Adım adım tamamen özelleştirilmeye giden TCDD ile ilgili bir başka düzenleme 6461 sayılı Türkiye Demiryolu Ulaştırmasının Serbestleştirilmesi Hakkında Kanun ile yapıldı. Kanunun amacı TCDD’nin demir yolu altyapı işletmecisi olarak yapılandırılması, TCDD Taşımacılık AŞ adıyla demir yolu tren işletmecisi olarak bir şirket kurulması, kamu tüzel kişileri ile ticaret siciline kayıtlı şirketlerin demir yolu altyapısı inşa etmesi ve bu altyapının kullanılması, kamu tüzel kişileri ile ticaret siciline kayıtlı şirketlerin demir yolu altyapı işletmeciliği ve demir yolu tren işletmeciliği yapabilmesi olarak belirtildi. Bu kanunla demir yolu ulaşımının piyasaya açılması yasalaşmış oldu.