Teklife tepki: Yüzde 1 Meclis' te 9.5 dışarda!

AK Parti ile MHP’nin ittifak teklifi görüşmeleri Anaysa Komisyonu’nda başlıyor. CHP’li Emir, ittifak düzenlemesinin güçlü tarafa avantaj sağlayan bir düzenleme olduğu için “oy hırsızlığı” anlamına geleceğini söyledi. HDP’li Beştaş’a göre ise “ittifak değil alışveriş yasası” çıkarılmak isteniyor. 

Abone ol

ANKARA - Siyasi partilerin seçim ittifakı yapmasına imkan tanıyan ve güvenlik gerekçesiyle seçim sandıklarında yeni düzenlemeler öngören 26 maddelik kanun teklifinin görüşmeleri Anayasa Komisyonu’nda başlıyor. AK Parti ve MHP’nin ortaklaşa hazırlayarak Meclis’e sunduğu teklife CHP ve HDP karşı çıkıyor.

'İTTİFAK 2 KEZ KAZANDIRACAK'

Anayasa Komisyonu’nun CHP’li üyelerinden Murat Emir’e göre ittifak ve seçim yasasında değişiklik içeren düzenlemelerin ana hedefi iktidar koalisyonunun yaşadığı sıkışıklığı aşmak. İttifak teklifinin Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı yeniden Cumhurbaşkanı yapmak ve MHP’yi Meclis’te tutmak için getirildiğini savunan Emir’in eleştirileri şöyle; “İttifak teklifinin içeriği siyasi ahlaka, temsilde adalet ilkesi ve milli iradeye aykırı bir düzenleme içeriyor. Oy veren kişinin ittifakı onaylıyor olmasının tek ölçütü ittifak için vurulacak mühür olacaktır. Ama teklifte MHP veya AKP’ye verilen oy otomatik olarak ittifaka verilmiş sayılıyor. Bu seçmen iradesini önemsememek, yok saymak, “biz anlaştık bu yeterlidir” demektir. Yine iki defa Don’t uygulaması oy hırsızlığı getirir. Bunun için sandıkta oyları değiştirmek veya sandığa fazladan oy atmaya gerek yok. Don’t sistemi güçlü tarafa kazandıran bir sistem. İttifakı Don’t sisteminde saydığınızda zaten buraya bir avantaj sağlıyorsunuz. Sonra kendi içlerinde bir dağılım yapılacak ama burada da güçlü taraf AKP, MHP’ye karşı bir avantaj sağlayacak. Bu 1 Kasım üzerinden değerlendirsek 20-30 milletvekili kazançlı çıkılacak bir durumdur, oy hırsızlığının ta kendisidir.”

'YÜZDE 1 BARAJI GEÇECEK, 9.5 MECLİS DIŞI KALACAK'

CHP Milletvekili Murat Emir

Seçim barajı yüzde 10 korunacağı için bu durumun temsilde adaletsizliğe yol açacağını söyleyen Emir, “Yüzde 10 diğer partiler üzerinde kılıç gibi duruken kendilerini bundan bağımsızlaştırıyorlar. Bu siyasi ahlaka da aykırı. Birinin kuyruğuna takılan yüzde 1’lik parti barajı geçecek ama yüzde 9.5’luk parti geçemeyecek. Bu siyasi ahlak, anayasal eşitlik ilkesinin çiğnenmesi anlamına gelir” dedi.

'MÜHÜRSÜZ OY SEÇİM GÜVENLİĞİNİ BİTİRİR'

Emir’in referandumda da tartışma konusu olan mühürsüz zarfların geçerli olmasına dönük maddeye de itiraz etti. Pusula ve zarfa vurulan mühürün, oyun o sandıkta kullanıldığını gösteren tek belge olduğuna dikkat çeken Emir, “Mühür olmadığı takdirde o pusulanın veya zarfın nerede üretilip sandığa atıldığı, değiştirilip değiştirilmediği bilinemez. Bu seçim güvenliğini tamamen bitirir” dedi. Sandık kurulu başkanlarının kamu görevlileri tarafından atanmasının siyasi iradenin emriyle atanması anlamına geleceğini ve muhalefeti sandıktan uzaklaştırma amacı taşıdığını söyleyen Emir, kolluk güçlerinin sınıfın kapısına kadar gelmesine yol açacak düzenlemenin de kolluğun gözetiminde oy kullanma ve sayma anlamına geleceğini, bunun tehlikeli olduğunu söyledi.

'İTTİFAK DEĞİL ALIŞVERİŞ YASASI'

Anayasa Komisyonu’nun HDP’li üyelerinden Meral Danış Beştaş, “ittifak” düzenlemesini, “AKP’nin yüzde 50+1’i yakalama, MHP’nin baraj altı sorununu çözme” amacı taşıyan bir “alışveriş yasası” olduğunu söyledi. Mühürsüz pusula ve zarfların geçerli sayılmasına yol açacak düzenlemeyi de eleştiren Beştaş şunları söyledi; “Bu düzenleme 16 Nisan’da mühürüz oyların kabulünün yasadışı olduğunun ilan edilmesidir. Şimdi yasal dayanağa kavuşturuyorlar. Madem mühürsüz oylar geçerli olacak o zaman neden zarfların ve pusulaların mühürlenmesi düzenlemesi konulmuş. Oyların gerçekliğini ortaya koyan bir kıstas, ölçüt kalmıyor.”

'OYLARI KENDİ LEHLERİNE ÇEVİRME HESABI'

Sandık başlarına sandık kurulu başkanı veya üyeleri dışında seçmen çağrısıyla kolluk gücü davetinin oyların baskı altında kullanılmasına yol açabileceğini söyleyen Beştaş, sandıkların birleştirilerek taşınmasının da başta sandığa ulaşım olmak üzere birçok sıkıntıya yol açacağını söyledi. Beştaş, “Teklifin bütününde sandığa girecek oyun değiştirileceğine dair çok güçlü emareler var. En kibar haliyle bunu söylüyorum. Birleştirme, taşıma, mühürsüz oy, kolluğun çağrılması bütün bunlar sandığa giren oyla çıkış arasındaki farkı dengelemek içindir. Oyları kendi lehlerine dönüştürmek içindir” dedi.

'SEÇİM GÜVENLİĞİ TARİHE KARIŞIYOR'

Seçim güvenliği adı altında getirilen düzenlemelerin tersine seçim güvenliğini kaldıran düzenlemeler olduğunu söyleyen Beştaş, “seçim güvenliği tarihe karışıyor. Seçim hukukunun temelleri,temel ilkeleri sarsılıyor” dedi. OHAL koşullarında getirilen bu seçim teklifiyle “adil, tarafsız, objektif, halk iradesinin sandıktan çıkacağı bir seçim istemiyoruz” mesajı verildiğini söyleyen Beştaş, düzenlemeye karşı güçlü bir muhalefet sergieleyeceklerini söyledi.