Teknoloji sanatla Pera'da buluşuyor

Katherine Behar’ın Veri Girişi sergisi bugün Pera Müzesi'nde açılıyor. Behar’ın çalışmaları günümüz dijital kültürünü sorguluyor.

Abone ol

DUVAR - Katherine Behar’ın verinin doğasına odaklanan eserlerinden yola çıkarak verinin hem bir ölçüm biçimi hem de oldukça güçlü bir teknolojik meta olarak önemini vurguluyor. Sanatçı veriyi “hesaplama halindeki dünya, dünyanın ve enformasyonun ham ölçüsü” olarak tanımlıyor ve şöyle soruyor: “Bilgi işlem teknolojisinin her yeri kapladığı bir çağda dijital medyaya gömüldüğümüzü söylemek bir tür klişeye dönüştü. O halde, dünyamızı gelişmiş teknolojilerle paylaşmak ne anlama geliyor?”

Küratörlüğünü Pera Müzesi ekibinden Fatma Çolakoğlu ve Ulya Soley’in yaptığı sergide Behar’ın, Suna ve İnan Kıraç Vakfı Anadolu Ağırlık ve Ölçüleri Koleksiyonu’ndan aldığı ilhamla ürettiği yeni eserler de öne çıkıyor. Veri Bulutu (Data Cloud) klavye tuşlarıyla kaplı yumuşak, doldurulmuş bir heykel formundan oluşuyor.

Sergiye adını veren ve sergi kapsamında belirlenen gün ve saatlerde gerçekleşecek olan Veri Girişi (Data's Entry) performansında ise koreograf ve performans sanatçısı Aslı Bostancı ve Melih Kıraç verinin maddi mevcudiyetini temsil eden klavye tuşlarının meydana getirdiği bir yığınla zorlu bir mücadeleye girişiyor. 3D animasyonlardan oluşan Bulut Profilleri: Ağırlıksız Ölçüler veri bedenleşmesini ele alıyor. Bu animasyonlar Anadolu Ağırlık ve Ölçüleri koleksiyon sergisinde yer alan videolara müdahale ederek Pera Müzesi’nin farklı sergileri arasında bir diyalog kuruyor. Sergideki en dikkat çekici eserlerden biri ise E-Atık başlıklı USB heykel serisinden oluşan yerleştirme. Elektronik atık fikrinden yola çıkarak bir distopya kurgulayan bu heykel serisi, hizmet için tasarlandıkları insanların yok olmalarından çok sonra çalışmaya devam etmekle lanetlenmiş alçakgönüllü cihazların bilimkurgu hikayesini ortaya koyuyor.

Sergide ayrıca Büyük Veriyi Modellemek başlıklı altı kanallı, ironik ve etkileyici bir video yerleştirmesi, bir bilgisayar faresi sürüsü için Mors alfabesiyle yazılmış acıklı mesajlar basan 3D yazıcıdan oluşan 3D-&& ile robotik elektrikli süpürgelerden oluşan Roomba Rumba başlıklı yerleştirme de Katherine Behar’ın üretimini detaylı biçimde keşfetme olanağı tanıyor. Sergi, insan-makine ilişkisini ele alarak dijital tüketim ivmesini yavaşlatmayı ve insanlık olgusuna yeni bir bakış açısı sunmayı hedefliyor.

Dijital kültürün ekonomik, politik ve sosyolojik etkilerini deşifre eden sergideki yapıtlar, sanatın dijital kültür ve teknolojik gelişmelerle olan ilişkisine eğiliyor. Sergi aynı zamanda veri ve enformasyon yığınlarındaki anlam arayışımıza, bu yığınların bedenimiz üzerindeki etkisine, günümüz dijital kültüründe toplumsal cinsiyet ve emeğe, hıza ve yavaşlığa değinerek bu konularda yerleşmiş alışkanlıklarımızı sorgulamamıza olanak tanıyor. Sergiye, Daniel Rosenberg, Alexander R. Galloway, Patricia Ticineto Clough, Tung-Hui Hu gibi, teknoloji kuramları üzerine çalışan akademisyenlerin ve kendisi de bir akademisyen olan sanatçının da katkıda bulunduğu, sergiyle aynı isimli bir katalog da eşlik ediyor.

Veri Girişi sergisi 16 Ekim 2016 tarihine kadar ziyaret edilebilir.

KATHERINE BEHAR KİMDİR?

Katherine Behar günümüz dijital kültüründe toplumsal cinsiyet ve emek konularını inceliyor. Eserleri Kuzey Amerika ve Avrupa’da birçok festival, galeri ve performans mekânında sergilendi. Sanatçının son solo sergisi ve kataloğu olan Katherine Behar: E-Waste (E-Atık), prömiyerini Kentucky Üniversitesi’nde yaptıktan sonra Boston Cyberarts Gallery’de sergilenmiştir. 2005 yılından beri Marianne M. Kim ile beraber teknolojikleşmiş çalışma, çöp kültür ve tüketimciliğin ırk ve toplumsal cinsiyeti nasıl etkilediğini sorgulayan “Disorientalism” (Dezoryantalizm) adlı bir performans ikilisi olarak çalışmalarını sürdürmektedir. Editörlüğünü Emmy Mikelson ile beraber yaptığı And Another Thing: Nonanthropocentrism and Art (Ve Başka Bir şey: İnsanmerkezsizcilik ve Sanat) ve Bigger than You: Big Data and Obesity (Senden Büyük: Büyük Veri ve Obezite) kitapları 2016 yılında punctum books tarafından yayımlanmıştır. 2016 yılında University of Minnesota Press tarafından yayımlanacak olan Object-Oriented Feminism (Nesne Yönelimli Feminizm) kitabının editörlüğünü yapmıştır. Behar’ın biri Hunter College’dan Bileşik Medya alanında, diğeri New York Üniversitesi’nden Medya Ekolojisi alanında olmak üzere iki yüksek lisans derecesi ve The School of the Art Institute of Chicago’dan güzel sanatlar lisans derecesi bulunmaktadır. Behar New York’ta yaşamakta ve halen Baruch College’da Yeni Medya Sanatları alanında Yardımcı Doçent olarak çalışmaktadır.

62 genç sanatçıdan 70 eser