The Independent: Türkiye halkı için bir trajedi
The Independent'ın referandum yorumu: Türkiye seçilmiş bir diktatörlük haline geldi... Bu, Türkiye halkı için bir trajedi.
DUVAR - Dünya basınının Türkiye'deki anayasa referandumuna ilgisi devam ediyor. İngiltere'nin sol-liberal eğilimli gazetelerinden The Independent, bugünkü başyazılarından biri Türkiye'ye ayırdı. 'Erdoğan'ın yönetiminde Türkiye demokratik dünyadan çekildi' başlıklı makalede, "Türkiye seçilmiş bir diktatörlük haline geldi" tespiti yapıldı.
The Independent, şu ifadeleri kullandı: "Erdoğan, Fransız ve Amerikan sistemlerinin izin verdiği türden bir başkanlık yetkisine sahip olacak. Fakat bu ülkelerde bağımsız meclis, yargı, hareketli bir sivil toplum veya özgür medyadan gelen denetim mekanizmalarının esamisi bile okunmayacak. Türkiye demokratik dünyadan çekildi. Bu, Türkiye halkı için bir trajedi."
'YILLAR SÜREN MÜCADELENİN GETİRDİĞİ İLERLEMEDEN KOPUŞ'
Başyazının tam metni şöyle:
"Kendisini yarı-diktatoryal yetkilerle donatacak referandum sonuçlarını kamuoyu önünde kabul ettiği ve memnuniyetle karşıladığı sırada, Recep Tayyip Erdoğan bir konuda haklıydı: Bu, Türkiye için gerçekten de tarihi bir an. On yıllardır devam eden ekonomik ve toplumsal ilerlemenin yanı sıra sivil haklar, AB'yle ilişkiler ve ilerici değerlerin daha köklü biçimde tesis edildiği yılların ardından, Erdoğan'ın siyaset sahnesine çıkışı daha milliyetçi ve otoriter bir rejime doğru aşamalı olsa da kesin bir gidişat anlamına geliyordu. Paradoksal biçimde, geçen yılki darbe girişiminin yenilgiye uğratılması aynı zamanda Türkiye'de laik gelenek için de bir yenilgiydi ve bu referandumdan çıkan açık ve tartışmalı sonuç, Erdoğan'ın 2020'lerin sonuna uzanacak bir şahsi yönetim kurma isteğinin teyidi oldu.
'TÜRKİYE DEMOKRATİK DÜNYADAN ÇEKİLDİ'
Türkiye seçilmiş bir diktatörlük haline geldi. Erdoğan, Fransız ve Amerikan sistemlerinin izin verdiği türden bir başkanlık yetkisine sahip olacak. Fakat bu ülkelerde bağımsız meclis, yargı, hareketli bir sivil toplum veya özgür medyadan gelen denetim mekanizmalarının esamisi bile okunmayacak. Türkiye demokratik dünyadan çekildi.
'GAYRIMEŞRU GÖRÜLÜYOR'
Bu, Türkiye halkı için bir trajedi. Eğer cumhurbaşkanının ülkesini içeride ve dışarıda istikrarlı hale getirebilecek türden doğru bir güçlü adam olduğuna dair bir güven olsaydı, bu durum alttan alınabilirdi. Fakat tabii ki öyle bir kişi değil. Devlet aygıtını da onlara karşı kullanarak mahkemeleri, basını ve rakip partileri korkutmak için daha fazla cesaret bulacaktır fakat ülke nüfusunun kendisine karşı çıkan yarısını ezmeyi ya da bastırmayı başaramayacaktır. Yönetimi, haklı olarak gayrımeşru görülüyor.
'IŞİD'İN YENİ HEDEFİ HALİNE GELEBİLİR'
IŞİD'den gelen tehdit göz önünde bulundurulduğunda, Erdoğan'ın tavizkâr yaklaşımı ve Kürt ayrılıkçıları yenilgiye uğratmak için IŞİD'i sessizce kullanma girişimi felaket sonuçlar getirdi. Türkiye'nin güvenliği, modernleşmekte olan laik bir cumhuriyet olarak yaklaşık 100 yıllık tarihinin hiçbir noktasında bu kadar zayıf olmamıştı. IŞİD Suriye ve Irak'ta zemin kaybediyor olsa da, bu İslamcıların bundan sonra nereye gideceği öngörülemiyor. Fakat şimdiden, Türkiye'nin onlar için bir terör hedefi olduğunu görebiliyoruz.
Özellikle de bir NATO üyesi olduğu için, Türkiye'nin istikrarı Batı açısından bir kaygı meselesi. Dünyanın bu bölgesinde göreceli de olsa hâlâ bir demokratik değerler örneği olarak, Türkiye (değeri azalsa da) paha biçilemez bir kazanç olmayı sürdürüyor. Bu ülke yıllar boyu Avrupa Birliği'ndeki komşuları tarafından çantada keklik olarak görüldü ve köyü bir muameleye tabi tutuldu.
'DEMOKRASİ KARŞISINDA SABIRSIZ'
Şimdi Rusya gibi Türkiye de Batı'dan uzaklaşıyor ve bir tür nihilizme kayıyıor. Çin'den Macaristan'a, Trump'ın Amerika'sından Modi'nin Hindistan'ına, demokratik normlar karşısında sabırsız, azınlıklara ve eleştiriye karşı hoşgörüsüz davranan milliyetçi bir otoriterlik siyasi norm haline geliyor ve bu gidişat bitmiş değil." (Dış Haberler)