TİP milletvekili adayı Mısra Öz: Başka canlar yanmasın diye adalet mücadelesi veriyoruz

ANKARA - 14 Mayıs seçimine sayılı günler kala siyasi partiler sahada seçmenlerin nabzını yakından tutuyor. Kararsızların soru işaretlerini gidermek adına itirazlarını ve vaatlerini birinci ağızdan dile getiren milletvekili adayları kentlerin ara sokaklarında çalışıyor, simge isimlerle bir araya geliyor.

Çorlu’da 8 Temmuz 2018 tarihinde meydana gelen tren katliamında 9 yaşındaki oğlu Oğuz Arda’yı yitiren ve adalet mücadelesi veren Mısra Öz de siyasete atıldı. Başka canların yanmaması için adalet mücadelesi verdiklerini söyleyen, Türkiye İşçi Partisi’nden İstanbul 2’nci bölge 2’nci sıra milletvekili adayı olan Öz, Gazete Duvar’ın ‘Adaylarla 5 Soru 5 Cevap’ köşesine konuk oldu.

‘BAŞKA CANLAR YANMASIN DİYE ADALET MÜCADELESİ VERİYORUZ’

Aday olma kararından TİP’i tercih etmesine, milletvekili seçildiği takdirde ilk atacağı adımdan Türkiye’nin sorunlarına kadar farklı başlıklarda sorularımızı yanıtlayan Mısra Öz şunları kaydetti:

Neden milletvekili adayı oldunuz?

Bundan 5 yıl önce bu ülkede evladım ve 25 insan ulaşım hakkını kullanırken, bir kurumun ihmalleri yüzünden katledildi. O günden beri başka canlar yanmasın diye adalet mücadelesi veriyoruz. Bu mücadeleyi verirken uğradığımız haksızlıkları, sanık olması gerekenler yerine, bizlerin, davayı takip eden avukatların ve gazetecilerin sanık olduğunu hep birlikte gördük. Birçok toplumsal olayda ilerlemeyen adalet ve haksızlığa uğrayanların sesini, bizzat yaşamış ve hala yaşamakta olan bir insan olarak Meclis’e taşımak istediğim için aday oldum.

‘HESAPLAŞACAĞIZ’ DİYORLAR’

Neden Türkiye İşçi Partisi’nden aday oldunuz?

Çünkü Türkiye İşçi Partisi, yaşanılan haksızlıkların karşısında bu süreçte hep yanımızda oldu, diğer muhalif partiler gibi. Her birinin ayrı değeri ve kıymeti vardır benim için. Ancak TİP ile bir söylemde birleştiğimizi fark ettim. ''Hesaplaşacağız'' diyorlar. Hesaplaşmak mühim. Bu ülkede hayatlarımızı çalıp, hiçbir şey yokmuş gibi bu ülkenin insanlarının üzerinden ceplerini doldurup, hayatlarına devam edebilenler yüzünden her gün ölüyoruz. Sokakta yürürken, ulaşım hakkımızı kullanırken, sağlıkta ilaç bulamadığımız için, sistemi eleştirdiğimiz için, hatta evimizde otururken, uyurken ölüyoruz bu cezasızlık politikası yüzünden. Bunun değişmesi lazım. Bu değişim de bağımsız yargının karşısında hesaplaşarak olacak. İşte tam da bu yüzden Meclis’e taşımak istediğim sesimizi, hesaplaşmak için yükseltmeme imkân verdikleri için TİP'ten aday oldum.

‘SİSTEMİN DEĞİŞMESİ ŞART’

İktidar da muhalefet de 14 Mayıs 2023 seçimine ayrı bir önem atfediyor. Sizce bu seçimi kritik kılan ne?

Bu seçim bir kurtuluş mücadelesi esasında. Tek adam rejiminin getirmiş olduğu birçok olumsuz olaydan artık toplum olarak çok yorulduk. Çok zarar gördük. Kritik olan şu ki özgürlüklerimizin kısıtlandığı, kadınların ezilmeye mahkûm bırakıldığı, adaletin yok olduğu, laikliğin kaybolduğu, eğitimin gün geçtikçe köreltildiği bir toplumda ilerlemek mümkün değil. O nedenle de bu sistemin değişmesi şart. Bu ülkenin kaderi, bir adamın kararlarından çok daha ileri, çok daha gelişerek büyümeli, değişmeli.

‘HER GÜN BİR BİR ZARAR GÖRÜYORUZ’

Size göre Türkiye'nin en büyük sorunları nelerdir?

Adalet. Türkiye'de şu an adalet yok ne yazık ki. Hiçbir şey adil değil. Kazançlardan tutun da eğitime, insan haklarına, kadınların ve çocukların yaşam haklarına, sağlık ihtiyaçlarının giderilmesinden, barınma ihtiyaçlarımıza kadar her şeyin içinde uçurum var. Adil bir ülke içinde çok zamandır yaşayamıyoruz. Ve tüm bunların sonunda da yozlaşmış bir kültürün, liyakatsizlikle büyüyen kadroları yüzünden yok oluyoruz. Cezasızlık politikası da üstüne eklenince her gün bir bir zarar görüyoruz.

‘YASAL DÜZENLEMELERİN YAPILMASI İÇİN UĞRAŞACAĞIM’

Nasıl bir Türkiye hayal ediyorsunuz, milletvekili olduğunuz takdirde ilk olarak hangi icraatları hayata geçireceksiniz?

Laik ve demokratik bir ülkede, eşit şartlar altında, eğitimle, bilimle gelişen, çocukların ölmediği, kadınların toplumun içinde ve Meclis’te daha çok var olduğu, adil, kavgasız gürültüsüz bir ülke var hayalimde. Milletvekili olmam durumunda Çorlu tren katliamı ve adalet mücadelesi veren tüm aileler adına öncelikle hem siyasi hem de hukuki hesaplaşma için gerekli yasal düzenlemelerin yapılması için uğraşacağım.