Trabzon'a 15 yıldır vadedilen projede güzergah tartışılıyor
Trabzon'da her seçim döneminde AK Parti'nin gündeme getirdiği raylı sistem projesinde bu kez adım atıldı. Proje için meslek odaları ve KTÜ güzergah seçimi için uyarıda bulundu.
TRABZON- AK Parti'nin 22 yılda girdiği tüm seçimlerde Trabzon'a verilen vaatler arasında yer alan hafif raylı sistem projesi hayata geçirilmeye hazırlanılırken bu kez de güzergah konusu tartışmalara sebep oldu.
Trabzon Büyükşehir Belediyesi'nin vizyon projeleri arasında yer alan ulaşım sistemi için Devlet Sahil Yolu, Tanjant Yolu ve Maraş Caddesi 3 alternatif olarak belirlendi. Meslek odalarının bir kısmı Devlet Sahil Yolu'nu bir kısmı Tanjant Yolu'nu önceliklerken Maraş Caddesi'nin kullanılmasının büyük hata olacağı görüşünde fikir birliğine varıldı.
2009'DAN BERİ PROJENİN YAPILMASI BEKLENİYOR
Trabzon'da hafif raylı sistem (HRS) projesi sözlü vaatlerin dışında ilk kez 2009 yılında AK Parti'den Trabzon belediye başkanlığına seçilen Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu'nun projeleri arasında yer aldı. Başkanlık döneminin ikinci dönemine gelen 2017 yılında konuyla ilgili bir basın toplantısı düzenleyen Gümrükçüoğlu, projeye 2018 yılında başlanacağını açıklamıştı. Fakat vaat yine yerine gelmedi.
2019'da Gümrükçüoğlu'nun yerine Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Murat Zorluoğlu'nun seçim vaatlerinden biri hafif raylı sistem projesi oldu. Zorluoğlu'nun başlatamadığı proje başkanlık döneminin son yılına denk gelen 2023 yılında Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'na devredildi.
ODALARIN KARŞI ÇIKTIĞI MARAŞ CADDESİ'NDEN GERİ ADIM ATILDI
AK Parti'nin Ahmet Metin Genç ile girdiği 31 Mart 2024 Yerel Seçimleri'nde de kamuoyuna en çok sunulan proje hafif raylı sistem oldu. Ulaştırma Bakanlığı'na devredilen proje için büyükşehir belediyesi sık sık toplantılar yaprak meslek odaları ve STK'ler ile görüşüldü. Meslek odalarının itirazlarına rağmen Devlet Sahil Yolu, Tanjant Yolu ve Maraş Caddesi olarak belirlenen 3 güzergahtan Maraş Caddesi'nin öne çıkarılması ve paylaşılan görsellerde bu güzergahın yer alması kamuoyunda tartışma başlattı.
Üzerinde bulunan tarihi binalar, yaya trafiğinin yoğunluğu ve yüksek kaza riski gibi sebeplerle tercih edilmemesi gerektiği belirtilen Maraş Caddesi için meslek odaları, daha önce uyarıların dinlenmemesi sonucu kente büyük zararlar veren Karadeniz Sahil Yolu ve Kanuni Bulvarı gibi hatalı projelere imza atılmaması gerektiğini sık sık basınla paylaştı. Son olarak Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç, hafta içinde yaptığı duyuruyla projenin Maraş Caddesi'nden geçmemesi konusunda fikir birliğine varıldığını duyurdu. Fakat bu proje için kesin karar anlamına gelmiyor. Son karar uygulama projesinin ihalesini alan firmanın çalışmaları üzerine belirlenecek.
Trabzon'un 15 yıldır beklediği projenin nasıl olması gerektiğini ve tartışılan güzergah konusunu, Karadeniz Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi, Trabzon Mimarlar Odası ve Trabzon Şehir Plancıları Odası ile görüştük.
'TRABZON KIYIDA YOĞUNLAŞTI, RAYLI SİSTEM ÇÖZÜM GETİRİR'
KTÜ Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cenap Sancar, Trabzon'un 1950'li yıllarda yapılan Devlet Sahil Yolu bu yıllardaki kırdan kente göç politikasıyla birlikte erişilebilirliğe bağlı olarak kentsel yerleşmelerin kıyı boyunca yoğunlaştığını dile getirdi. Zaman içerisinde Devlet Sahil Yolu'na paralel olarak yapılan Tanjant Yolu, Kanuni Bulvarı gibi yollar yapılsa da güneye doğru yayılmanın istenildiği ölçüde gerçekleşmediğini kaydeden Sancar, hastane, üniversite, havalimanı, gibi yoğun nüfus hareketliliklerinin olduğu büyük arazi kullanımlarının yine Devlet Sahil Yolu üzerinde gerçekleştiğine dikkat çekti.
Sancar, Trabzon gibi lineer gelişen yerleşmelerde, kıyıdaki bu nüfus hareketliliğinin mutlaka yolcu potansiyeline bağlı olarak toplu taşıma sistemleriyle çözümlenmesi gerektiğini bu sistemlerden birinin de hafif raylı sistemler, tramvaylar olduğunu belirtti.
'PROJE, DÖNÜŞÜMÜN ANAHTARI OLARAK KULLANILABİLİR'
Raylı sistem projelerinin saatteki yolcu kapasitesi ile öngörülebildiğini kaydeden Sancar, güzergahların da genellikle hastane, havalimanı, üniversite, organize sanayi bölgeleri gibi büyük hareketlilik yaratacak bölgeler arasında belirlendiğini ifade etti. Fakat günümüzde sadece yolcu kapasitesi ile güzergah belirlenmemesi gerektiğini kaydeden Sancar, hafif raylı sistem gibi büyük ulaşım projelerinin kentteki dönüşümün bir aracı olarak bakılması gerektiğini söyledi.
Sancar, "Bu yatırım geldiğinde o güzergah boyunca bütün yapılaşma kendisini revize edecektir. Çünkü bu yatırım geldiği güzergahlarda köhnemiş, eskimiş bütün yapılaşmalarda dönüşümünün olacağı bilinmektedir. Samsun'da raylı sistemin geçtiği güzergahlardaki dönüşümü çok rahat izleyebilirsiniz. Trabzon'un da bu dönüşüme, değişime büyük ölçüde ihtiyacı var. Çünkü Trabzon'da riskli yapı sayısı çok fazla. Bu tespiti sadece 2000 yılında yürürlüğe giren deprem yönetmeliği öncesi gerçekleştirilen yapılar üzerinden bile söylenebilir. Yapıların büyük bölümü de bu yıl öncesine denk geliyor. Trabzon'da da bu raylı sistem bu dönüşümün bir anahtarı olarak kullanılabilir" değerlendirmesinde bulundu.
Taşıtların dönüşüm aracı olduğu kadar ekonomikliği açısından kapasitesinin öncelenebileceğini kaydeden Sancar, "Böyle bir yatırım maliyetli bir yatırımdır, bir defa yapılır, isteğe bağlı olarak değiştirilemez bir ulaşım sistemidir. Bunun için doğru güzergahların belirlenmesi gerekir ve sadece bugünün arazi kullanımlarıyla değil planlamanın öngördüğü geleceğe yönelik karaları da dikkate alarak ekonomik boyutuyla da tartışılması gerekmektedir. Böyle bir yatırımı yapabilmek için mutlaka ekonomik döngüsünün yerine getiriliyor olması gerekiyor. Bu çerçeveden baktığımızda Akçaabat'tan Yomra'ya sonrasında Arsin Organize Sanayi Bölgesi'ne kadar raylı sistem öngörüsü olabilir" dedi.
'EN UYGUN GÜZERGAH DEVLET SAHİL YOLU'DUR'
Proje için güzergah tartışmalarına da değinen Sancar, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Ben Şehir Hastanesi'nden Trabzon Havalimanı ve KTÜ'ye kadar olan kısmın 1. etap olarak gerçekleştirilmesi gerektiğini düşünmekteyim. Eski Devlet Sahil Yolu kullanılırsa bu çözümü hem yolun kesiti ve hem geçtiği güzergahlara hizmet açısından, hem de kamuya maliyeti açısından uygun bir güzergah olduğunu düşünüyorum. Bu güzergahta sadece Ganita geçişi problem olarak gözüküyor. Bunun da teknik olarak proje müellifleri tarafından çözülebileceğini düşünüyorum. Besleme hatlarıyla iç kısımlara kentin merkezine ulaşım sağlamak mümkün görünüyor.
Meslek odalarından bazıları, Maraş Caddesi'ne karşı çıkıyor. Ben de görüşlerine saygı duyuyorum. Fakat diğer alternatifler arasında, Devlet Sahil Yolu tercih edilmeyecekse en kolay alternatifin de Maraş Caddesi olduğunu düşünüyorum. Tanjant toplayıcı yol özelliğinden dolayı bütün otoparklar da kavşaklar da o yol üzerinde. Tanjant Yolu toplayıcı yol özelliği, üzerindeki otoparklar, büyük hemzemin kavşaklar, kavşaklar arası mesafe, yol kademelenmesine uygun bağlantıların olmaması, ticaretin doğrudan hizmet alması gibi durumlar söz konusu olduğundan farklı sorunları beraberinde getireceğini düşünüyorum. Tanjant yolunun genişliği ve taşıt yoğunluğu dikkate alındığında hafif raylı sistemle birlikte teknik sorunlar çıkaracaktır ve yolun üstlendiği hizmet niteliği sekteye uğrayacaktır.”
Projenin yer seçiminin son derece önemli olduğunu kaydeden Sancar, maliyeti yüksek bir iş olacağı için şehre optimum yarar sağlayacak güzergahın tercih edilmesi gerektiğini belirtti. Sancar, "Büyükşehir Belediyesi bir firma ile uygulama projesine başladı. Üç güzergahtan kente en az zarar verecek şekilde, farklı kullanımlara da kısıt getirilmemesi dikkate alınarak seçim yapılması gerekir. Bu kent için mutlaka çevre dostu ulaşım türlerine ihtiyacımız var. Burada dikkat edilmesi gereken bir husus da tüm toplu taşıma sistemlerinin birbirine entegre edilmesidir. Raylı sistem de bunların en önemlilerinden bir tanesidir" dedi.
'PROJE ŞEHRİN DOĞUSUNU DA KAPSAMALI'
TMMOB Mimarlar Odası Trabzon Şube Başkanı Prof. Dr. Serbülent Vural, raylı sistem projesi için mayıs ayında yapılan lansmanda Akyazı-Meydan arasındaki Maraş Caddesi'nden geçen bir proje gösterildiğini ve bu hattın yanlış bir etaplama ve güzergah olacağı için itiraz ettiklerini söyledi. Projenin sadece şehrin batısını kapsayacak şekilde planlanmaması gerektiğine dikkat çeken Vural, kentte trafiğin sıkıştığı bölgenin havalimanı, üniversite, sanayi gibi nüfus yoğunluğu yüksek alanlar olduğunu yani şehrin doğusunda olduğunu dile getirdi.
Raylı sistemin kesinlikle meydanda (kentin merkez noktası) bitmemesi gerektiğini belirten Vural, "Yıllardır meydanda otobüsler, dolmuşlar düğüm oluşturuyordu. Bunlar merkezden arındırıldı. Şimdi raylı sistemin bittiği nokta meydan olursa yeniden aynı karmaşık durum olacak. Raylı Sistem güzergahı Maraş Caddesi'nden gelirse özellikle oradaki kentsel alanları önemli ölçüde etkileyecek. Sistem için döşenecek rayların kaplayacağı alan, koyulacak istasyonlar, cadde üzerinde yer alan tarihi binalar, yoğun insan trafiğinin kazalara sebep olması riski... Bütün bunları sayın Ahmet Metin Genç'e anlattık. Orada hemfikir kaldık" dedi.
'MARAŞ CADDESİ'NDEN GEÇİRMEK ÇILGINLIK OLUR'
Projenin Maraş Caddesi'nden geçmesinin büyük sıkıntılar yaratabileceğini kaydeden Vural, Tanjant Yolu ile Devlet Sahil Yolu'nun daha uygun güzergahlar olduğunu kaydetti. Vural, "Maraş Caddesi'nin bu iş için en yanlış güzergah olduğunu tekrar tekrar hatırlatıyoruz. Raylı sistem dolmuş gibi çok fazla dur kalk yapmaya elverişli bir araç değil. Maraş Caddesi'ndeki yoğunluğu düşündüğümüzde buradan iki ray hattının üzerinde tramvay geçmesi şehrin işleyişini olumsuz etkiler. Burada yer yer yaya yolları rayların yanında 1,5 metreye kadar düşecek. Maraş Caddesi'nde Pazarkapı ile meydan arasında tramvay geçirmek çılgınlık olur. Kaza riski çok yüksek olur. Mekansal etkisinin dışında güvenlik anlamında çok büyük sıkıntı getirir" sözlerini kullandı.
Vural, projenin güzergahıyla ilgili değerlendirmelerini şu sözlerle sürdürdü:
"Tanjant yolu bir seçenektir. Tanjant yolu kentin daha içerisinden geçtiği için üzerinde pek çok mahalle bulunuyor. Bu güzergahta birçok mahalle yürüyerek raylı sisteme ulaşabilir. Konum olarak daha ideal gözüküyor. Fakat Tanjant'ın da zorluğu çift şerit gidiş-geliş olan yolda çift rayın kurulmasında problem yaşanıp yaşanmayacağı. Sahil de iyi bir alternatif. Çok fazla istimlak gerektirmiyor. Fakat bir tarafı deniz olacağı için kente tek taraftan hizmet edebilir. Bunun da çözümü dikey besleme hatlarıyla çözülebilir. Proje kentin sadece batısını değil doğusunu da kapsamalı. İlk etapta Akyazı'dan başlayıp Trabzon Havalimanı'na kadar gitmeli.
Burada çok iyi düşünmemiz gerekiyor, başka Trabzon yok. Bu yatırımları çok iyi düşünmediğimizde karşımıza geri dönülemez sıkıntılı sonuçlar çıkıyor. 1950'lerde 1. sahil yolunu kentle denizin arasına yaptık. Daha sonra Tanjant Yolu tarihi surların içinden geçerek, bir çok tarihi binayı yıktı. mimarlar odamızın bu yola açtığı dava yıllarca devam etti. 2000'lerden sonra Karadeniz Sahil Yolu yapıldı. 'Yapmayın, etmeyin' dedik. Şu anda kentlinin denize inemediği duruma geldik. Son olarak Kanuni Bulvarı'nın yapım şeklini ise acı çekerek izledik. Raylı sistemi yapalım ama 40 kere düşünüp öyle yapalım. Bir düşüncenin peşine takılıp gitmeyelim, herkese kulak verelim. Ülkenin kaynaklarını doğru şekilde kullanalım."
'YANLIŞ GÜZERGAH SİSTEMİN TERCİH EDİLMEMESİNE SEBEP OLUR'
TMMOB Şehir Plancıları Odası Trabzon Şube Başkanı Uğur Kasımoğlu, kente ulaşım çözümü yaratılmak isteniyorsa bu konunun bütüncül düşünerek yapılması gerektiğini vurguladı. Projenin Akçaabat ile Arsin arasında yapılmasının geleceği de planlayarak çözüm getireceğini kaydeden Kasımoğlu, yanlış bir güzergah seçimi yapıldığında sistemin tercih edilmeyeceği konusunda uyarıda bulundu.
Oda olarak görüşlerinin Devlet Sahil Yolu Caddesi'nden geçen hat olduğunu kaydeden Kasımoğlu, daha önce sunulan Maraş Caddesi'nin ise şehirde yeni sorunlar yaratacağı görüşünde. Kasımoğlu, "Tramvayın istasyonları olacak, cadde dar, insan yoğunluğu kazalara sebep olabilir. Maraş Caddesi güzergahında valilikten meydana kadar şehrin en yoğun bölgesine sokulmuş oluyor tramvay. Bu da hızın önemli ölçüde düşmesine sebep olur" dedi.
Büyükşehir belediyesinin hatalı kapasite hesaplamasıyla Maraş Caddesi'ni öne çıkardığını kaydeden Kasımoğlu, toplu taşıma sistemlerinde karın değil, geleceğin düşünülmesi gerektiğinin altını çizdi. Projenin sadece güzergahına değil kente neler katacağına bakılmasının önem arz ettiğini ifade eden Kasımoğlu, "İlk etapta hedeflenen rakamlar tutmadığı zaman ikinci etabı Ulaştırma Bakanlığı yapmak istemeyebilir. Bunun için biz en doğru olanın seçeneğin yapılması gerektiği fikrindeyiz" dedi.
'EN DOĞRU GÜZERGAH DEVLET SAHİL YOLU'
Kasımoğlu, projede güzergah seçimine yönelik değerlendirmelerini şu sözlerle sürdürdü:
"Biz mevcut güzergaha Arsin'in de katılmasını ve tamamen sahil iç yolundan geçmesinin doğru olacağını ifade ediyoruz. Bizim önerdiğimiz görüş, ulaşım ana planında da yer alıyor. Tanjant'tan geçmesi belki en mantıklısı fakat teknik anlamda en zoru olarak gözüküyor. Ortaya koyulan 3 alternatiften en doğrusunun Devlet Sahil Yolu, ikincisinin de Tanjant Yolu olduğunu düşünüyoruz.
Sahil güzergahı sosyolojik olarak da kente çözüm getirecek. Çünkü dolmuşlar da bu sisteme entegre edilebilir. Balık kılçığı şeklinde düşündüğümüzde kuzey güney yönünde dolmuş bu sisteme entegre olabilir. Sahilden gittiği zaman sistem daha hızlı olur. Tramvay, Ayasofya'dan şehir içine girdiğinde hızı düşecek bu da tercih edilmemesini getirecek. Büyükşehir belediyesi, bize sahilden geçmemesi gerektiğini kapasitenin daralacağı görüşüyle savundu. Bize göre bu yanlış bakış açısı. Zaten projenin büyük bir kısmı sahilden geçiyor."
Proje için büyükşehir belediyesinin ortak akılla hareket etme adına toplantılar yaptığını fakat bunun genellikle bitmiş proje sunumundan ibaret olduğunu kaydetti. Proje aşamasında kendilerinden katkı talep edilmediğini kaydeden Kasımoğlu, "Bizim beklentimiz, ihaleyi alan şirketin odalarla görüşerek çekincelerimizi dinlemesi ve argümanlarını sunmasıdır. Bitmiş projeyi sunmanın ortak akılla hareket etmek anlamına geldiğini düşünmüyorum" dedi.