TTB Başkanı Fincancı: Dr. Ayşe Güneş’in yanındayız

Türk Tabipler Birliği Başkanı Prof. Dr. Fincancı, boşandığı erkek tarafından şiddete uğrayan Çanakkale Tabip Odası Başkanı Dr. Ayşe Güneş için yapılan açıklamaya katılarak destek verdi.

Abone ol

Seçkin Sağlam

ÇANAKKALE - Çanakkale Tabip Odası Başkanı Dr. Ayşe Güneş, boşandığı erkek tarafından 1 Nisan'da bıçaklı saldırıya uğradı. Fail Dr. Niyazi Akay, olay sonrası gözaltına alınarak serbest bırakıldı.

Dr. Ayşe Güneş ile dayanışmak amacıyla düzenlenen basın açıklamasına Türk Tabipler Birliği Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı da katıldı. Fincancı “Eril şiddete karşı mücadele etmek, Türk Tabipleri Birliği’nin sorumluluğudur” dedi.

‘ŞİDDETE KARŞI DURMAK TTB’NİN SORUMLULUĞUDUR’

Fincancı’nın yanı sıra açıklamaya İzmir Tabip Odası yönetimi, Çanakkale Tabip Odası üyesi hekimler ve sağlık emekçileri de destek verdi.

Kadınların her alanda erkek şiddeti ile karşı karşıya kaldıklarını dile getiren Fincancı, şiddetin bir tahakküm aracı olduğunu söyledi. Çanakkale Tabip Odası Başkanı Dr. Ayşa Güneş’in yanında olduklarını ifade eden Fincancı, kadına yönelik şiddete karşı mücadele etmeye devam edeceklerini belirtti. Fincancı, “Her sınıftan, her eğitim düzeyinden insanların şiddetle karşı karşıya kaldıklarını unutmayalım. Eril şiddet olduğu her yerde toplum sağlığını ciddi şekilde etkiliyor, zarar veriyor, gelecek kuşakların umudunu tüketen bir boyuta ulaşıyor. O nedenle buna karşı mücadele etmek, buna karşı mücadele eden kız kardeşlerimizin yanında durmak ve onların mücadelesini güçlendirmek, aslında halk sağlığını koruma görevi olan meslek örgütümüzün, Türk Tabipleri Birliği’nin sorumluluğudur” diye konuştu.

‘ŞİDDET BİR TAHAKKÜM ARACI OLARAK KULLANILIYOR’

Şiddettin bir tahakküm aracı olduğunu dile getiren Fincancı, “Sağlıkta dönüşümün temel amacı, sağlık hakkımızı bir meta olarak tanımlamaktı ve kar edebilmenin en iyi yolu da kışkırtılmış bir sağlık talebi yaratmaktı. Bu gerçekçi olmayan kışkırtılmış sağlık talebi, karşılanamadığı her koşulda şiddeti meşrulaştıran ve bunu sağlık emekçileri üzerinde bir tahakküm aracı olarak kullanıp böylece sağlık hizmetinin kar etme devamlılığını sağlamayı hedefleyen bir yaklaşımla sürdürüldü. O nedenle de siyasi otorite şiddeti ortadan kaldırmak değil, aslında şiddeti ehlileştirmek için sağlık emekçilerini kullandı” dedi.

Kadına yönelik erkek şiddeti konusunda ise benzer bir tablo ile karşı karşıya olunduğunun altını çizen Fincancı, şöyle devam etti:“Kadın, bakım emeğini ücretsiz sağlayan, dolayısıyla sömürü konusunda, en derin sömürüye tabi olan bir cinsiyet kimliği olarak karşımızda duruyor. Bu sömürünün devam etmesi ancak şiddet gibi tahakküm araçlarının kullanılmasıyla mümkün olabiliyor. Biz bu tahakküm araçlarını biliyoruz, tanıyoruz. Hekim olması fark etmiyor, hemşire olması, avukat olması, mühendis ya da hakim olması fark etmiyor, kadın bulunduğu her yerde şiddetle karşı karşıya kalıyor.”

‘KADIN CİNAYETLERİ POLİTİKTİR’

TTB Merkez Konseyi Üyesi Dr. Adalet Çıbık ise tüm hukuki ve demokratik mücadelesi boyunca Dr. Ayşe Güneş’in yanında olduklarını ifade ederek, “Kadın cinayetleri politiktir. Ancak politik düzenlemelerle önlenebilir. Bizler de TTB Kadın Sağlığı ve Kadın Hekimlik Kolu olarak bu doğrultuda mücadele etmeye devam edeceğiz. Hiçbir kadın ve hiçbir meslek taşımız yalnız değildir. Dr. Ayşe Güneş yalnız değildir. Ne yazık ki, kendisi de bir meslektaşımız olan Dr. Niyazi Akay’ın, üyemizin canına kast eden eylemini tekrarlamaması için sorumlu tüm kurumlar tarafından gerekli önlemler alınmalıdır” ifadelerini kullandı.