Türbede çocuklara istismar davasında, 'Allah'ın hizmetindeyim' savunması

Elazığ’da bulunan ‘Çarşamba Baba Türbesi’nde 3 çocuğa cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla yargılanan Tebliğ Cemaati mensubu M.K., suçlamaları kabul etmedi. Dava 12 Nisan'a ertelendi.

Abone ol

Ardıl Batmaz

ELAZIĞ - Elazığ'ın Kızılay Mahallesi'ndeki Çarşamba Baba Türbesi'nde 10 yaşındaki kız çocuğu B.G. ve 11 yaşındaki erkek çocukları C.S. ile Y.S.'ye cinsel istismarla suçlanan Tebliğ Cemaati mensubu M.K.'nin duruşması bugün Elazığ 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü.

Sanık M.K.’nin SEGBİS aracılığıyla katıldığı duruşma iki buçuk saat sürdü. Duruşmada konuşan M.K., “Hiçbir suçlamayı kabul etmiyorum. 15-20 yıldır Allah’ın dinine hizmet eden bir insanım” dedi. Duruşma, sanık avukatının mütalaaya karşı beyanda bulunması ve HTS kayıtlarının getirilmesi için 12 Nisan’a ertelendi.

SANIK M.K. SORGUDA VERDİĞİ İFADEYİ DEĞİŞTİRDİ, AİLELERİ SUÇLADI

İddiaya göre 2019 yılının mayıs ile haziran ayları arasında M.K., üç çocuğu da farklı gerekçelerle türbeye götürerek istismar etti. Çocuklardan B.G. psikoloğa gitmeye başladı. B.G.’nin yaşadıklarını anlatması üzerine psikolog polise ihbarda bulundu. Olayın emniyete intikal etmesinin ardından diğer aileler de M.K.’den şikâyetçi oldu. M.K. hakkında B.G. ve C.S.'ye karşı ikişer kez, Y.S.'ye karşı zincirleme cinsel istismardan 75 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. M.K., 30 Aralık 2021’de uyumlu tanık ve sanık beyanı ile kuvvetli suç şüphesi olduğu gerekçesiyle tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Bugün görülen duruşmada serbest ticaretle uğraştığını, aylık gelirinin 5 ila 6 bin lira arasında değiştiğini söyleyen sanık M.K., Kızılay Mahallesi’ne yardıma muhtaç insanlara yardım etmek için 2018 yılının yaz aylarında bir kez gittiğini iddia etti. Sorguda verdiği, “Türbenin içerisinde sevmek amacıyla başlarını okşamış olabilirim” ifadesini duruşmada değiştiren M.K., “Çocukların başlarını okşamam türbenin dışında olmuştur. Türbenin içinde Kur’an okumakla meşguldüm. Ses geliyordu ama büyük ihtimal türbenin bahçesinde bulunuyorlardı. (Çocuklar) Yanımda değillerdi” dedi. Biri kız, biri erkek 2 çocukla iletişim kurduğunu savunan M.K., mağdur çocukların aileleri ve yakınlarını suçladı, “Böyle bir olay olduysa niye polisi aramadılar. Bu kadar zaman niye beklediler?” ifadelerini kullandı. “Uğraştığım amaç sebebiyle, tebliğ sebebiyle, Allah’ın dinine hizmet ettiğim için bu konuda birilerinin parmağı olduğunu düşünüyorum. Bu işe birileri parmağını soktu, basına sızdırmaya, dini kötülemeye, kendimi, ailemi, sevdiklerimi kötü göstermeye çalışıyorlar. Suçlamaları reddediyorum. Allah’ın izniyle ben böyle bir insan değilim. Yaklaşık 15-20 yıldır Allah’ın dinine hizmet eden bir insanım” diye konuşan M.K., suçlamaları reddetti.

‘KİMSEYE SÖYLEME, BU ARAMIZDA SIR’

Duruşma, tanıkların ifadelerinin alınmasının ardından Çocuk İzleme Merkezi’nde (ÇİM) ifadeleri alınan çocukların videolarının izletilmesiyle devam etti. Mağdur çocuklar ifadelerinde istismarın nasıl gerçekleştiğini anlattı. Çocuklar M.K.’nin kendilerine bunun aralarında bir sır olduğunu, kimseye söylememelerini istediğini belirtti.

Çocukların beyanları üzerine savunma yapan M.K., türbenin içerisinde çocuklarla hiç diyaloğunun olmadığını, sadece Kur’an okuduğunu ileri sürdü. “3 çocuk babasıyım, gençliğim dahil hep Allah ve resulü yolunda ilerdim” diyen M.K., çocukların ifadesinde çelişkiler olduğunu belirtti. Mağdur çocuklar adına duruşmaya katılan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı, mağdur beyanlarının tutarlı olduğunu, olay tarihinin 2019 yılı olduğunu, ifadelerin 2021 yılında alınması dolayısıyla çocukların belli hususları hatırlayamamalarının gayet olağan olduğunu söyledi. Mahkeme başkanı, sanığın üzerine atılı suçun vasfı ve mahiyeti, talep edilen ceza miktarı ve suçun katalog suçlardan olması nedeniyle M.K.’nin tutukluluk halinin devamına karar verdi. Duruşma, sanık avukatının mütalaaya karşı beyanda bulunması ve HTS kayıtlarının getirilmesi için 12 Nisan’a ertelendi.