Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Güllü: Bu yıl 10 yıldızla şiddetin en kötü dönemiydi

Türkiye'nin birçok yerinde kadınlar, kadına şiddete 'dur' demek için bugün bir araya geliyor. Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü, bu yıl için "10 yıldız verilip 'pekiyi' gösterilen dönemlere inat 10 yıldızla şiddetin en kötü dönemiydi"derken, Fidan Ataselim ise, "Kadın cinayetlerinde rakamlar hiç bu kadar fazla olmamıştı" ifadesini kullanıyor.

Abone ol

DUVAR - Kadınlar bugün 'Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü'nde 'Kadına şiddete dur' demek için Türkiye'nin birçok yerinde bir araya gelecek. Bugün sadece İstanbul'da 100'ü aşkın kadın örgütü Taksim'de olacak. 2017 yılı Türkiye açısından geçtiğimiz yıllara oranla kadına şiddetin en fazla yaşandığı yılların başında geliyor. Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü, “Bu yılın karnesindeki zayıfların 10 yıldız verilip 'pekiyi' gösterilen dönemlere inat 10 yıldızla şiddetin en kötü dönemiydi” diyor. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Sekreteri Fidan Ataselim ise, “Ailenin içerisinde kadını ayrı bir özne olarak güçlendirip korumazsak eğer bu şiddet kadınla sınırlı kalmayacak” diyor.

'TOPTAN BİLİNÇLENME YILI İLAN EDİYORUZ'

Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü, artan cinsel saldırı, kadın cinayetlerindeki artışın nedeni olarak var olan yasaların uygulamadaki eksikliğinden kaynaklandığını söylüyor. Güllü; “Yasayı bilmediğimiz için uygulamadan kaynaklanan artış sayılarında karşı mücadele başlatıyoruz. 2017'den itibaren Türkiye'deki bütün barolara İstanbul Sözleşmesi'nin ayrıntılardan neler var, nelerin yazdığını, neleri kabul etmeleri gereğini belirterek herkese birer mücadele yaratmaya çalışacağız. Bütün sahalarda İstanbul Sözleşemesi'nin aksiliklerinden doğan cinsel istismar, şiddet sayılarını düşürme ve toptan bilinçlenme yılı ilan ediyoruz. Buna da şimdiden başlıyoruz” dedi.

Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü: Bu yılı toptan bilinçlenme yılı ilan ediyoruz

'TOPLU ÖLÜMLERE TANIKLIK ETTİK!

Türkiye'nin kadın cinayetleri, çocuk istismarları ve kadına yönelik cinsel saldırı karnesinin gün geçtikçe kötüye gittiğini belirten Güllü şöyle devam etti: “Bu yıl hem tekli hem de çoklu istismarların arttığı, kadınların artık sadece şiddetten kendilerinin öldürülmediği, şiddet vakalarının hem aile içindeki büyüklere hem de çocuklara yansıttığı bir yıl oldu. Toplu ölümlere tanıklık ettik. Acılarımız iki kat daha arttı. Bu yılın karnesindeki zayıflar, 10 yıldız verilip 'pekiyi' gösterilen dönemlere inat, 10 yıldızla şiddetin en kötü dönemiydi. İlgisizlik, boşanmadan kaynaklanan hatalar, boşanma komisyonunun çıkardığı taslak raporun yansımaları sonucunda bunlar yaşandı. Bu yıl da kadına bakış açısının yanlışlıklarının sonuçlarını yaşadık.”

'RAKAMLAR HİÇ BU KADAR FAZLA OLMAMIŞTI'

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Sekreteri Fidan Ataselim ise 25 Kasım 2016 tarihinden 25 Kasım 2017 tarihine kadar yüzlerce kadının katledildiğini söylüyor. Ataselim, sadece bu yılın 10 ayında bile geçtiğimiz yıldan daha fazla kadının öldürüldüğünü ifade ederek şöyle konuştu: “Kadın cinayeti rakamları hiç bu kadar fazla olmamıştı. Ne yazık ki gerçeği görebilmek adına bunu rakamlarla ifade etmek zorunda kalıyoruz. Sadece geçtiğimiz Ekim ayında 40 kadın kardeşimiz öldürüldü. 2016'da 328 kadın öldürüldü 2017'nin ilk 10 ayında 337 kadın öldürüldü. Neden böyle oluyor diye baktığımızda son zamanlarda 6284 sayılı kanunla ilgili bir tartışma yaratılmaya çalışılıyor. Biz bu 25 Kasım'da ve önümüzdeki dönemde de 6284 sayılı koruma kanunu her yerde anlatacağız. Çünkü bu kanun kadınlar için bir şifre niteliği taşıyor. Şiddete uğramış kadınlardan, öldürülen kadınların ailelerinden bize birçok başvuru oluyor. Biz de kendilerine şunu söylüyoruz: Bu yasa erkek egemen sistemde kadınların önüne konulan ilk engeldeki kapıyı açıyor. Bize başvuranlara karakola, savcılığa gidin ve 6284 sayılı yasadan yararlanmak istediğinizi söyleyin diyoruz.”

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Sekreteri Fidan Ataselim,  25 Kasım 2016 tarihinden 25 Kasım 2017 tarihine kadar yüzlerce kadının katledildiğini söylüyor.

'KADINLAR BOŞANAMADIKLARI İÇİN ÖLDÜRÜLÜYOR'

Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair 6284 Sayılı Kanunu'un tartışmaya açılmasının tehlikeli olduğunu belirten Ataselim, “Kadınlar için bir tür can simidi gören bu yasanın tartışmaya açılmaya çalışılıyor olması çok tehlikeli. Sadece bu değil. Müftülere nikah kıyma yetkisinin verilmesi bu ülkede en temel de laikliği temelden sarsan bir uygulama olduğunu defalarca söyledik. Ama, 'İsteseler de istemeseler de geçecek' dediler. Şimdi de arabuluculuk sistemi Meclis'te görüşülüyor. Arabuculuk kesinlikle karşı olmamız gereken bir uygulama çünkü zaten bu ülkedeki kadınlar boşanamadıkları için öldürülüyor. En yakın örnek Sancaktepe'de boşanmak istediği için Selda Karaçelik kardeşimiz erkek tarafından öldürüldü ve bu adam hala serbest geziyor.”

'6284'TÜN UYGULANDIĞINI GÖRECEĞİZ'

“Bu 'yuva yıkma' konusuyla ilgili aileden, yuvadan bahsediyorlar. Biz de diyoruz ki ailenin içerisinde kadını ayrı bir özne olarak güçlendirip korumazsak eğer bu şiddet kadınla sınırlı kalmayacak” diyen Ataselim son olarak şöyle konuştu: “Nitekim geçtiğimiz yıl Antep'te koca bir ailenin öldürülmesiyle karşı karşıya kaldık. Bu yıl bir baba kadını tehdit ederek çocuğunu öldürdü. Ayşe Karahan kardeşimiz boşanmak istediği kocası tarafından silahla yaralandı. Kendisi yoğun bağımdan yeni çıktı, hayata tutunmaya çalışıyorlar. Kadınlar bunları yaşarken İstanbul Sözleşemesi'nin uygulanması, 6284 sayılı yasanın etkin uygulanması gerekirken bunun yerine kadınları daha kötüye götürecek uygulamaların Meclis'te görüşülüyor olması işte bu tezatlığın göstergesi. Biz bu dayanışmaları, kadın meclislerini her yere taşırsak kadına yönelik şiddetin biteceğini inanıyoruz ve işte o zaman 6284'tün uygulandığını göreceğiz.”