TUSKON davasında 10 sanığın savunması tamamlandı
TUSKON davası sanıklarından Yüksel Nalbant, başkan Rızanur Meral'in hükümeti hedef aldığı konuşmasını alkışladığı için pişman olduğunu belirterek, "Arka sıralardaydım. Ne konuşulduğunu pek anlamadım, etrafımdakiler alkışlayınca ben de alkışladım" dedi. Davanın ilk 3 gününde 10 sanığını savunması tamamlandı.
DUVAR - 'FETÖ' soruşturması kapsamında kapatılan Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) ve üye şirketlerine yönelik 86 kişi hakkında açılan davanın 3. duruşması bugün görüldü. Duruşmaya, TUSKON eski Yönetim Kurulu Üyesi Yüksel Nalbant savunması damga vurdu. 1 Mart 2014'teki TUSKON 5. Olağan Genel Kurulu'nda hükümeti hedef aldığı belirtilen başkan Rızanur Meral'in açılış konuşmasını alkışlamasına ilişkin Nalbant "TUSKON toplantısına ayaklarım kırılsaydı da gitmeseydim. Konuşmayı pür dikkat dinlemedim. Önemli bir pozisyonda olmadığım, sıranın sonunda da oturduğum için, yanımdakilerde konuşuyordu, ne konuşulduğunu pek anlamadım. Toplum psikolojisiyle herkes alkışladığı için ben de alkışladım. Ellerim kırılsaydı da alkışlamasaydım" dedi.
İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nin karşısında bulunan duruşma salonunda görülen duruşmada “Ben asla bir terörist değilim" diyerek savunmasına başlayan Nalbant, “Cemaatin terör örgütü olduğunu bilsem, bu adamlara selam bile vermezdim" ifadelerini kullandı.
'BYLOCK KULLANMADIM'
Savunmasında, Bylock kullanmadığını söyleyen Nalbant, söz konusu yapıyla sınırlı ilişkisi olduğunu ve o dönemde de yapının terör örgütü olarak kabul edilmediğini belirtti.
Nalbant, 15 Temmuz Darbe girişimi öncesinde de istifasını sözlü ve yazılı olarak sunduğunu öne sürerek, “Hayatım boyunca kanunları çiğneyerek hiçbir şey yapmadım. Hain darbe girişimi başarılı olsa yine de hapse atılacaktım. İstifa etmem delil olarak kullanılacaktı. Ayrıca ben demokrasi mitinglerine de katıldım" şeklinde konuştu.
Sanık Nalbant, “TUSKON'un Başkanı Rızanur Meral'ın istifa ettiğini de avukatımdan öğrendim. TUSKON'da önemli bir görevim olsam bunu bilmez miydim?" diyerek hakkındaki suçlamaları reddetti.
'O KONUŞMADA BULUNSAYDIM SALONU TERK EDERDİM'
Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde tutuklu sanık Barış Şengül ifade verdi. TUSKON Başkanı Rızanur Meral'in, "Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'nı alenen tehdit ettiği" iddia edilen TUSKON 5. Olağan Genel Kurulu'na katıldığı iddiasıyla gözaltına alındığını belirten sanık Şengül, “O konuşmada bulunsaydım salonu terk ederdim" dedi.
TUSKON ödemelerini Bank Asya hesabından çektiğini, ayrıca hesap açmadığını söyleyen Şengül, “Bank Asya'ya para yatırmam söz konusu değildir" şeklinde konuştu. Üniversite hayatında cemaat yurtlarında kalmadığını belirten Şengül, “Örgütün haberleşme programı ByLock'u kullanmadım. ByLock veya başka bir programı telefonuma indirmedim, ihtiyaç da duymadım. ByLock'dan dolayı bir yıldır tutukluyum. Tahliyemi talep ediyorum" dedi.
'BUNU HAK EDECEK BİR ŞEY YAPMADIM'
Tutuklu sanıklardan Ruhi Gürer de TUSKON 5. Olağan Genel Kurulu'na katılmadığını söyleyerek, “Örgüt üyesi değilim. Evimde aleyhime bir şey bulanmadı. Hain darbe giriminde doğrudan ya da dolaylı ilgim yoktur. Bu mümkün değildir. Olmaz olamaz" dedi.
Gürer, “Tutuklanmam iş düzenimi altüst etti, zarara uğradım. Atölyemizi kapatmak zorunda kaldık. Maddi ve manevi olarak yıprandım. Terör soruşturması geçirmem nedeniyle çocuklarımın ve ailemin yanında olamadım. Bu durum beni ve ailemi de yıprattı. Sevenlerim ve ben cezalandırıldım. Oturduğum ev kira, eşim çalışmıyor şu an bir gelirimiz yok. Ben bunu hak edecek bir şey yapmadım. Tahliyemi talep ediyorum" ifadelerini kullandı.
Sanıklar Semih Sadır ve Emrullah Emre Topal da haklarındaki suçlamaları reddetti.
İlk 3 günde 10 sanığın ifadesi tamamlanmış oldu. Duruşma yarın sabah saat 10.00'a ertelendi. Davanın tutuklu sanıkları arasında eski İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın damadı Ömer Faruk Kavurmacı da bulunuyor. (İSTANBUL/DHA)