'Ücretli polis, mühendis yok da neden öğretmen var?'

ANKARA - Türkiye’nin farklı üniversitelerden her yıl mezun olan binlerce genç, öğretmen olabilmek için atama beklemeye devam ediyor. Bu süreçte diplomalı işsizler, farklı iş kollarında çalışarak hayata tutunmaya çalışırken, kimisi de ataması olmadığı için öğretmenlik hayalinden vazgeçiyor. 24 Kasım Öğretmen Günü’nde, sayıları 750 bini bulan atanamayan öğretmenler yaşadıkları zorlukları, umutlarını ve beklentilerini anlattı.

'ÖĞRENCİLER TARİHİ DİZİLERDEN ÖĞRENMESİN İSTİYORUZ'

Öğretmen Atamaları Mücadele Platformu’ndan tarih öğretmeni Zahir Baran, 750 bin atama bekleyen öğretmen olduğunu ifade ederek, 2023 yılında bu sayının 1 milyona ulaşacağının altını çizdi. Hem eğitimin kalitesinin artırılması hem de öğretmenlerin atama sorununun çözümü için 2021 yılında 60 bin atama taleplerinin olduğunu ifade eden Baran, bu süreçte özel bir firmada depo görevlisi olarak çalıştığını belirterek, yaşadıklarını anlattı:

“Kendime ve aileme bir gelecek hazırlamak için ‘geçinebileceğim bir işe’ sahip olmam gerekiyor. Bunu atanamamışken yapamam. Öncelikle bunu gerçekleştirebilmemiz için 2021 yılında 60 bin atama yapılması gerekiyor. Öte yandan eğitimin kalitesinin artırılması için de daha çok öğretmen atanması gerekiyor. Mesela bizim tarihi dizilerden öğrenmememiz lazım. O yüzden en az bin tarih ataması bekliyoruz. Diğer branşlarda da yeterli atama olması gerektiği inancındayız.”

'DEPREM DÖNEMİNDE ALDIĞIM MAAŞ 668 LİRA'

Ankara Üniversitesi Kimya Bölümü 2017 mezunu olduğunu belirten Serap Bayraktar ise en büyük problemin kontenjan sıkıntısı olduğunu ifade ederek, ”Mezun olduktan sonra formasyon aldım. Son girdiğim sınavda 75 puan aldım, yani 408’inci oldum. Ama atanabilecek miyim diye düşünüyorum. Geçen yıl bizim bölümden 300 kişi aldılar. Birçok şehirde kimya dersine farklı branştan hoca girerken, bizim bölümden aldıkları kişi sayısı 300” dedi.

Öğretmenliğin bir hayalden öte yol arkadaşlığı olduğunu ifade eden Bayraktar, mesleğini bırakmamak için ücretli öğretmenliğe devam ettiğini anlattı. İzmir’de ücretli öğretmenlik yaptığını belirten Bayraktar "Ama ücretli öğretmenlerin aldığı maaşlar o kadar düşük ki, deprem döneminde bir hafta işe gidemedik ve yatan para 668 lira. Bir ücretli öğretmenin bu rakamla geçinmesi bekleniyor. Öte yandan ücretli öğretmenlik yapanlara karşı duyulan saygı sorunu var. Derste öğrenciler dahi, 'O ücretli öğretmenmiş ya' diyerek ciddiye almıyor. O gibi durumlarda yerin dibine girmek istiyorum. Öğretmenlik mesleğinin saygınlığı ne zaman bu kadar ayaklar altına alındı” diye konuştu.

'KPSS’Yİ ATLATTIK, ŞİMDİ TWİTTER’I GEÇMEYE ÇALIŞIYORUZ'

Atanamayan öğretmenlerin sesini sosyal medya üzerinden duyurmak için çabaladıklarını ifade eden Bayraktar, bilime yakın öğrenciler yetiştirmek istediklerini belirterek, şöyle konuştu:

“Bugünlerde her branşın kendi aralarında grupları var ve sosyal medya üzerinden sesimizi duyurmaya çalışıyoruz. KPSS’yi atlattık, şimdi Twitter’ı geçmeye çalışıyoruz. Twitter çalışıyoruz. Öğrencilerimin bilimin farkında olmalarını istiyorum. Bu yüzden aslında öğretmenlik mesleğinde heyecanlıyım. Benim gibi bu aşkla atanma heyecanında olan bir sürü meslektaşım var. Biz sadece meslek istemiyoruz. Bilime en önemlisi ülkemize kazandıracağımız öğrencilerimize kavuşmak istiyoruz.”

'BİTMEYEN ÖĞRENCİLİK'

Bir diğer Kimya öğretmeni Tuğba Yücesoy da 60 bin atama beklediklerini yineleyerek, Kimya bölümü için de bin atama talep ettiklerini kaydetti. Yücesoy, “Biz bir yandan anne bir yandan hala öğrenciyiz. Yıllardır bitmeyen bir öğrenciliğin gölgesinde mesleğimizi yapacağımız günü bekliyoruz. Artık hak ettiğimiz atamayı almak istiyoruz. 3 çocuk annesi evli bir kadınım. Yeri geldi çocuklarımızı, ailemizi ihmal ettik ama yılmadan çalıştık. Artık atanmak istiyoruz” ifadelerine yer verdi.

'GÜNDÜZ BEBEĞİME BAKTIM, GECE DERS ÇALIŞTIM'

Türk Dili ve Edebiyatı mezunu bir başka öğretmen ise 7 senedir atama bekliyor. Bu süreçte ücretli öğretmenlik dâhil çok sayıda iş kolunda çalışan öğretmen, yıllardır yaşadığı zorlukları söyle anlattı:
“Ben yıllardır okuduğum bölümde öğretmenlik yapamıyorum. Çok sayıda yerde çalıştım. Son olarak Türk Dili ve Edebiyat bölümünde 41 bin kişinin girdiği KSSP’de bin civarında sıralama yaptım. Bir yıl boyunca 2 yaşındaki bebeğimle ilgilenmeyip, aileme zaman ayırmayıp sadece ders çalıştım. Gündüzleri bebeğime baktım, geceleri ders çalıştım. Bunun sonucunda 82 puan aldım ama buna rağmen düşük kontenjan nedeniyle atanıp atanamayacağımı bilmiyorum. Aslında bu puanla atanabilirim ama ücretli öğretmenler tercih ediliyor. Bizim ülkemizde ücretli polis yok, ücretli mühendis, doktor yok ama neden ücretli öğretmen var?"