Ünlü şarkıcı Sofia Vossu: İstanbul’da kendimi bir kardeş gibi hissettim

Orbay Soydan

DUVAR - Yeniköy Panayia Rum Ortodoks Kilisesi Vakfı her yıl olduğu gibi bu yıl da müzik, sanat, edebiyat ve kültür konularında birçok etkinliğe ev sahipliği yaptı. Her yıl özellikle yazları konser, kitap tanıtımı gibi etkinliklerin düzenlendiği Yeniköy Panayia Rum Ortodoks Kilisesi* bu sene de 15 Ağustos Meryem Ana’ya adanmışlık günü dolayısıyla bir etkinlikler programı düzenledi.

27 Temmuz tarihinde Ressam Yorgo Kevrekidis’in 'İstanbul’un Çoklu Yüzü' başlıklı sergisiyle başlayan etkinlikler, tarihçi Konstantinos Sabanis’in Yunan dili üzerine konuşmaları ile devam etti. Sergide yer alan resimlerde, Kevrekidis İstanbul’un farklı mekanlarını ve farklı insanlarını tasvir etti. Tasvir edilenler arasında İstanbul’un balıkçıları, boyacıları, hamamcıları yer aldı.

Sonraki etkinlikte Stavros H. Yolcoğlu’nun hazırladığı bir şiir antolojisinin tercümesi vardı. Bu etkinlikte de Türkçeye çevrilerek kitap haline getirilen Patrik Dimitrios Arhondonis’in gençlik yıllarında topladığı, beğendiği şiirlerin tanıtımı yapıldı. Sezonun son etkinliğinde ise dünyaca ünlü şarkıcı Sofia Vossu Yeniköy Panayia Rum Ortodoks Kilisesi avlusunda müzik sevenlerle buluştu. Sofia 1991 yılında Yunanistan'ı "İ aniksi" adlı şarkıyla temsil etmişti.

Konser sonrası Sofia Vossu ile konuştuk...

Vossu, "Bu tarz etkinliklerin özellikle kültürel duyarlılıklara çok fazla katkı oluşturduğuna inanıyorum, bu akşam da öyle oldu. Çünkü böyle etkinliklerle insan kendi sevgisini paylaşabiliyor, sevgi veriyor ve sevgi alıyor” dedi. Yeniköy Panayia Rum Ortodoks Kilisesi avlusunun atmosferinden çok etkilendiğini belirten ünlü sanatçı, küçük bir ortamda ilk defa konser verdiğini ve çok duygusal bir ruh haliyle şarkılarını söylediğini belirtti. Kendisini kardeş kelimesiyle ifade eden Vosso, burada herkesle kardeş gibi hissettiğini söyledi.

'BENİM İÇİN KRALİÇE ŞEHİR...'

İstanbul sizin için ne anlam ifade ediyor sorusuna ise Vossu şu yanıtı verdi: "Muhteşem bir enerjisi var, efsanevi bir şehir. Her geldiğimde bunları hissediyorum. Buralarda çok kolay yaşayabileceğimi düşünüyorum. Çok sevdiğim ve kendimi çok güzel hissettiğim bir şehir. Benim için bir kraliçe şehirdir İstanbul”.

Öte yandan bölgede yaşayan farklı dinlerin mensuplarından yüzlerce kişinin katıldığı etkinlikler büyük ilgi çekti. Katılımcılar arasında Prof. Dr. Hüseyin Hatemi ve eşi Avukat Kezban Hatemi, Türkiye İş Kadınları Derneği Başkanı Nilüfer Bulut, İstanbul Rölöve ve Anıtlar Müdürü Olcay Aydemir, Rumvader Derneği yetkilileri, Maria Ekmektsioğl ve Yeniköy sakinleri yer aldı.

Etkinliklere ilişkin de konuşan Panayia Kilisesi Vakfı Başkanı Laki Vingas, kültürel etkinliklerin bu gibi alanlarda yapılmasının önemine vurgu yaptı. Vingas, "Bu kutsal alanın avlusunun müşterek değerlerini paylaşarak ve ortak mirası gündeme getirerek herkesin rahat edebilmesini, severek ve sevinerek gelmelerini sağlamaya çalışıyoruz" diye konuştu.

Vingas önümüzdeki günlerde Yeniköy’ün bütün eski hafızasını, ibadet yerlerini, tarihsel mekanlarını, eski sokaklarını İngilizce, Türkçe ve Yunanca olarak yayınlanacak bir kitapçıkta toplayacaklarının müjdesini de verdi.  Vingas’a göre böylece Yeniköy’de dolaşan bir ziyaretçi yorulmadan Yeniköy ile ilgili bilgi sahibi olabilecek. Kitap tarih sevenler için bir yol haritası çizerken İstanbul’daki dolayasıyla Türkiye’deki mekanların tanıtımına da hizmet edecek.

*Yeniköy Panayia Rum Ortodoks Kilisesi 1837 yılında Sultan II. Mahmut’un şahsi doktoru Stefanos Karateodori’nin talebi üzerine Sultan’ın yayınladığı fermanla inşa edilmişti. Karateodori, İmparatorluğun başkentini tehdit eden veba salgınının yayılmasını engellemiş ve hastalığın tedavisine dair Sultan’a görüşleriyle yardımcı olmuştu.