Uzaylılar, barışı ve sevgiyi hatırlatınca
Kanadalı yönetmen Denis Villeneuve’ün “Geliş”, uzaylılara önyargısız bakan önemli bilimkurgu filmlerinden. Irkçılığın ve vahşetin olduğu bu dünyaya bazı şeyleri de hatırlatıyor.
Kanadalı yönetmen Denis Villeneuve’ün sinemaskop çekilmiş 2016 yapımı “Arrival-Geliş” bilimkurgu filmine dokunurken hassas olmak gerekecek. Merak duygusunun dağılmaması i
1967'de Kanada'nın Québec bölgesinde doğan Villeneuve 2011'deki "Incendies-İçimdeki Yangın", 2013'teki "Prisoners-utsak" ve yine 2013'teki "Enemy-Düşman" filmleriyle biliniyor. Villeneuve, bu filmini 1967 doğumlu Amerikalı Ted Chiang'in "Story of Your Life" bilimkurgu romanından uyarladı.
DÜNYAYA İNDİLER
Dünyanın çeşitli yerlerine birbirinin aynı yumurtayı andıran grimsi tuhaf cisimler iniyor. On iki yere inen bu tanımlanamayan cisimlerden biri de Amerika’ya iniyor. Albay Weber, uzaylıların dillerini çözmek için Dr. Louise Banks’e başvuruyor. Louise’in zihni karmakarışık. Zihninden düşen görüntülerde kızı Hannah doğuyor. Hannah, hem düz hem de tersten okununca yine Hannah okunuyor. Kızını sevgiyle büyütüyor Louise. Kız ergenlik çağına gelince dünyada bilinmeyen, ama lösemiyi andıran bir hastalığa yakalıyor. Baba hiç görünmüyor ama. İşte böyle bir Louise, uzaylılarla iletişim kurup gelme amaçlarını öğrenmeye çabalıyor. Onunla birlikte teorik fizikçi Ian Donnelly de ekibe katılıyor.
DİL HER ŞEYİ ÇÖZER MİYDİ?
Louise, Ian ve ordudan insanlar da uzay aracına giriyorlar. Bir noktadan sonra yerçekimi kayboluyor ve uzaylıların aracı içinde tünelde yol alıyorlar. Onlarla iletişim kurmak kolay mıydı? Louise’in yumuşak ve anlamaya çabalayan yaklaşımlarıyla mümkündü? Ama askerlerin sertliği nasıl yumuşayacaktı? Louise, üzerindeki tuhaf turuncu kıyafetleri çıkartarak onlara kendini gösteriyor. Onlara isim de vermek gerekiyordu. Tıpkı Yunanca kelimelerdeki gibi “yediayak”ı çağrıştırıyor uzaylıların görüntüleri. Ahtapot gibiler. Tuhaf sesler çıkartıyorlar. Uzay aracı gibi grimsiler. Bazı kelimeler yazıyor Louise. Onlara biraz daha yaklaşıyor. Yediayaklar, içlerinden mürekkebe benzer sıvı çıkartıyorlar. Deneysel görüntü gibi bu anlar. Ian, işaretlerden anlam çıkartmaya çabalıyor ekibiyle.
Elbette dünyanın diğer tarafları da var. Rusya’dan Çin’e, Avustralya’dan Japonya’ya ve başka ülkelere kadar her yerde uzaylıların amaçları öğrenilmeye çalışılıyor. “Silah” kelimesi tehdit anlamında yorumlanınca kargaşa çıkıyor birden. Amerikan ordusu saldırıya geçiyor. Rusya ve Çin de “silah” kelimesini Amerikalılar gibi anlıyorlar. Şimdi ne olacaktı? Filmin atmosferinde dolaşmak gerekecek. Villeneuve, entelektüel tarafların da kendini hissettirdiği bu filminde merak duygusunu koruyarak uzaylıların soylu düşüncelerle dünyaya sevgiyi ve barışı yaymak istediklerini söylüyor. Kendilerinin de ihtiyacı olduğunda dünyalıların yardımı için. Sevgi karşılıklıydı.
Filmin görselliği de gerçekten çok zengin. Filmi izlerken insana zaman zaman 1970’lerin ilk yarısındaki sinemasal tatları yaşatıyor yönetmen. Kamera, bu filmde fotoğraf sanatının zenginliklerinden çokça yararlanmış. Bu görüntüleri sinema perdesinde yaşamak gerek. Elbette İsveçli müzisyen Jóhann Jóhannsson’un tınılarına da kulak vermeli. İnsanı başka bir boyuta taşıyor bu müzikler. Amy Adams ve Forest Whitaker’ın büyük oyunculukları da filme anlam katmış. Başınızı gökyüzüne kaldırın ve yıldızlara bakın. Kâinatta yalnız değiliz. Uzaylıları sevmeli.
Film adı: Geliş (Arrival)
Yönetmen: Denis Villeneuve
Eser: Ted Chiang
Senaryo: Eric Heisserer
Müzik: Jóhann Jóhannsson
Görüntü: Bradford Young
Oyuncular: Amy Adams (Louise), Jeremy Renner (Ian),
Forest Whitaker (Albay Weber), Michael Stuhlbarg (Ajan Halpern), Mark O'Brien (Yüzbaşı Marks), Tzi Ma (General Şeng)
Yapım: FilmNation-Lava Bear (2016)