Uzun tutukluluk süresi 7 yıla çıkarıldı
Resmi Gazete'de bugün yayınlanan KHK'yle 'en uzun tutukluluk' süresinde değişikliğe gidildi. Yeni düzenlemeye göre, 'Terörle Mücadele Kanunu Kapsamı'nda yargılanan bir kişi hakkında mahkûmiyet kararı verilmeden 7 yıl tutuklu kalabilecek. Hukukçular bu konuda büyük mağduriyetler yaşanacağı uyarısında bulunurken; siyasetçiler, "Bu değişiklikle kimin tahliyesini engelleyecekler" sorusunu yönelttiler.
Nergis Demirkaya
Hacı Bişkin
DUVAR - OHAL kapsamında çıkartılan 693 ve 694 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK), Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yayımlandı. 694 sayılı kararnamenin 141'inci maddesine 'Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlarda' 5 yıl ibaresi eklendi. Böylece, Terörle Mücadele Kanunu kapsamında yargılanan biri 2+5 yani 7 yıl tutuklu kalabilecek.
693 sayılı KHK kamudan ihraçları içerirken, 694 sayılı kararnamede ise devletin işleyişiyle ilgili birçok konu yer alıyor.
En uzun tutuklu yargılama süresiyle ilgili yapılan değişiklikle, Ağır Ceza'da yargılanan biri 5 + 2 olmak üzere 7 yıl cezaevinde tutulabilecek.
Adana Barosu Başkanı Veli Küçük ve Eski İstanbul Barosu Başkanı Turgut Kazan, uzun tutukluluk süreleriyle büyük mağduriyetler yaşanacağı uyarısında bulundu. CHP Milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu ve Süha Aldan ise "Kimler için bu tutukluluk süresini artırdılar?" sorusunu yönelttiler.
Uzun tutukluluk süresinin uzatılmasına ilişkin hukukçu ve siyasetçilerin değerlendirmeleri şöyle:
HUKUK DIŞI UYGULAMALARI MEŞRU KILMA ÇABASI (Adana Baro Başkanı Veli Küçük): Uzun tutukluluk süreleri hukuk devletinde her zaman bir soru işareti yaratır. Örneğin hâlâ ilk duruşmasını yapmayan ve hâkim karşısına çıkamayan sanıklar var ülkemizde. Bu unsurları biraz da yasal zeminde meşru kılmaya yönelik değişikliklerdir ve uzun tutukluluk süreleri evrensel hukuka uygun olamaz. Siyasal iktidarı katılımcı demokrasiye, evrensel hukuka ve hukukun üstünlüğü ilkelerine aykırı bu uygulamalardan bir an evvel vazgeçmeye davet ediyoruz.
HUKUK DEVLETİYLE İLGİSİ YOK (Eski İstanbul Barosu Başkanı Turgut Kazan): Bu kararnameler, Türkiye'de bir kez daha parlamentonun yok sayıldığını gösteriyor. 'Türkiye'ye verdiğimiz şekil yetmedi' denilerek bunun kanunlarını yapıyorlar. Bunun Olağanüstü Hal ve hukuk devletiyle herhangi bir ilgisi yok. Parlamento da kendisini yok saymaya seyirci kalıyor. Bu kanunlar olağanüstü hallerde bile böyle değiştirilemez.
DEMEK Kİ ACİL BİR DURUMLARI VAR (CHP Milletvekili Süha Aldan): Hrant Dink katillerini bıraktıklarında bunu düşünmüyorlardı. Kimin için bu tutukluluk süresini arttırdıklarını açıklamak zorundalar. Hangi terör suçlularına dönük bu düzenlemeye gerek gördüler, açıklamalılar. Neden Meclis’in açılmasını beklemediler. Demek ki acil bir durum var, birilerinin tahliyesi gündemde. Bunu engellemek istiyorlar. Bu neyse açıklamak zorundalar.
DARBE VE KCK DAVALARI İÇİN YAPILMIŞ OLABİLİR (CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu): Her şeyden önce bu düzenlemelerin Kanun Hükmünde Kararname ile yapılması yanlıştır. Tutuklulukta en fazla 5 yıl düzenlemesi de kendiliğinden gelmedi. DGM ve özel yetkili mahkemelerin yaptıkları yargılamalar ve uzun tutukluluk nedeniyle Türkiye birçok kez mahûm oldu. AİHM ve AB uyum yasaları çerçevesinde 5 yıla indi. Şimdi eskinin de gerisine giden bir düzenleme yapılıyor. Darbe davaları ve devam eden KCK yargılamaları için yapılmış görünüyor. Bunlar OHAL düzenini sürekli hale getiren düzenlemeler. AİHM için de, 'Gerekirse mahkum olur, cezamı öderim' diyorlar. AB değerlerinden Türkiye’nin uzaklaştığının göstergelerindedir...