Van’da su kesintilerine tepki: 'Cezayı kentliye kesiyorsunuz'

Van’da 6 günlük su kesintisine HDP, DBP, Yeşil Sol Parti ve sivil toplum örgütü temsilcileri tepki göstererek, kesintinin Van halkını cezalandırmaya yönelik olduğunu söyledi.

Abone ol

VAN - Van’da yaz mevsiminin başlamasının birlikte uzun süredir devam eden su kesintileri, işletmeleri ve kentte yaşayanları olumsuz etkiliyor. Van Su ve Kanalizasyon İdaresi (VASKİ) tarafından, yaşanan kesintilere çözüm üretilmemesi, şehir merkezindeki otellerden, kafelere, restoranlardan kuaförlere kadar birçok işletmenin zor durumda kalmasına neden oldu.

Su kesintileri hâlâ giderilmediği ve yaşanan zorluklar artarak devam ettiği halde VASKİ, Van genelinde 6 günlük planlı su kesintisi uygulayacağını duyurdu. Ancak, aylardır su sıkıntısı yaşayanların tepkisiyle karşılaştı.

Halkın ve işletmelerin mağduriyetinin büyümesiyle birlikte, siyasi partiler de tepkilerini dile getirdi. Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Yeşil Sol Parti'nin Van il ve ilçe örgütleri, su kesintilerine ve altı günlük kesinti duyurusuna tepki göstermek üzere bir araya geldi. İpekyolu ilçesinde, Cumhuriyet Caddesi’nde düzenlenen basın açıklamasına, Yeşil Sol Parti Van Milletvekili Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, yerine kayyım atanan Van Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Mustafa Avcı, Halkların Demokratik Partisi (HDP), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ve Yeşil Sol Parti il ve ilçe örgütleri katıldı.

Basın açıklamasını okuyan Avcı, su kesintilerinin nedenlerine ve yönetim eksikliklerine dikkat çekerek, "Van ili, İpekyolu, Edremit, Tuşba ve Gevaş ilçelerine içme suyu sağlayan kaynak Bejingir su kaynağıdır. Kaynaktan Şabaniye mahallesine kadar herhangi bir maliyet olmadan kendi cazibesiyle gelen su buradaki depolardan dağıtım için pompalanıyor. Yine Bejingir kaynağından Şabaniye deposunu, biri 1500’lük olan eski, diğeri 2100’lük olan yeni iki ayrı izale hattıyla geliyor. Bu iki ana boruyla Van’a gelen su miktarı ortalama 1,5 milyon nüfusa yeter durumdadır ama ne hikmetse toplam 650-700 bin olan nüfusa yetmiyor" diye konuştu.

'KENTTE CİDDİ YIĞILMA YAŞANDI'

Avcı, var olan su kaynaklarının tarım dışı alanlarda ve rant amaçlı kullanıldığını ve bu durumun halkta mağduriyete sebep olduğunu belirterek, “Merkezi hükümetin bilinçli politikaları sonucunda tarımdaki girdi maliyetleri artınca tarım emekçisi üretim sürecinden koparak kırdan kente göç etmek zorunda kaldı. Kentte ciddi yığılma yaşandı. Buna karşın mevcut alt yapının güncellenmesi için ne bir plan ne de proje geliştirildi. Yine bu işler için kaynak da ayrılmadı. Bu durum sorunların katlanarak devam etmesine neden oldu. Ama aslında en temel sorun ise kentimizin kayyum rejimi tarafından yönetilmesidir. Hatta yönetilemiyor demek daha doğrudur. Zaten öyle bir derdi ve öyle bir amacı da yoktur" dedi.

Yerine kayyım atanan Van Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Mustafa Avcı.

Avcı, VASKİ Genel Müdürü ve korumalarının köylülere saldırdığı olayı da hatırlatarak, “Sorunlarını kayyum bürokratlarına aktarmak üzere kurumlara giden vatandaş tartaklanıyor ve dövülmeye çalışılıyor. Bunca pervasızlık, saygısızlık, ahlaksızlık yaşanıyorken VASKİ yetkilileri kaynakların deprem bölgesi için harcandığını söyleyerek halkın duygularıyla oynanmak istiyor. Bu yöntemle kentli susturulmaya çalışılıyor. Sormak gerekir deprem bölgelerine Van belediyeleri olarak toplamda ne kadar bütçe ayırdınız? Kentimiz de deprem kuşağı üzerindedir ve 30 yılda bir yıkıcı depremle karşılaşıyor. Bugüne kadar depreme ne düzeyde hazırlık yaptınız?" ifadelerini kullandı.

'GÖREVDEN UZAKLAŞTIRILDIĞIMIZDA BU KENTTE SUYUN METRE KÜPÜ 2.75 TL İDİ'

Mustafa Avcı, VASKİ tarafından su faturalarına gelen zamlara da değindi. Van’ın, 30 büyükşehir belediyesi arasında suyun en yüksek fiyattan dağıtıldığı kentlerden biri olduğunu söyleyen Avcı, "VASKİ'nin atama yönetimi sorunları çözmeyi bırakmış, bugüne kadar yandaş ve kandaş için harcayarak boşalttığı bütçeyi kestiği cezalarla doldurmaya çalışıyor. Ceza asla çözüm değildir. Güncel konutlar için suyun metre küpünü 15,67 TL’ye satarak zaten en büyük cezayı kentliye kesiyorsunuz. 19 Ağustos 2019'da ikinci kayyım darbesiyle görevden uzaklaştırıldığımızda bu kentte suyun metre küpü 2.75 TL idi. Bu durumu bile fazla görüyor ve maliyetine suyu dağıtma projesi yapıyorduk ki kayyum atandı ve görevden uzaklaştırıldık. O günden bugüne zam üstüne zam derken gelinen nokta halkımız su faturasını ödemez durumdadır" dedi.

Mustafa Avcı, basın açıklamasını temiz suya erişimin temel bir insan hakkı olduğunu vurgulayarak tamamladı: "Temiz su kaynağımız Allah'ın vergisi olarak hiç tükenmeyecek şekilde şu anda doğalında akan bir kaynaktır. İsale hatlarının onarımı gerekçe gösteriliyor. İki isale hattıyla su taşınıyor. Biri 2011 depreminden önceki eski, diğeri ise 2011 depreminden sonraki yani yeni hattır. Yeni isale hattında hiçbir sorun yok. Onarım eski isale hattında yapılacaksa kent neden altı gün topyekûn susuz bırakılıyor? Yine yaklaşık dört yıldır DSİ tarafından yaptırılan Şabaniye Mahallesindeki 30 bin metre küplük depo neden bugüne kadar teslim alınmadı? Söz konusu depo bugün aktif halde olsaydı, izale hattında yapılacak olan onarım çalışması kentliyi hiç mi hiç etkilemeyecekti."