Veli-Der: Açlık sınırının altındaki ailelere eğitim desteği verilmeli
Veli-Der’e göre eğitimde eşitsizlik derinleşiyor, yoksulluk ve açlık sınırının altında yaşayan tüm ailelerin çocuklarına her ay düzenli eğitim desteği verilmesi gerekiyor.
ANKARA - İlk ve ortaöğretim kurumlarındaki yaklaşık 19 milyon öğrenci için 2022-2023 eğitim öğretim yılı bugün başladı. Öğrenci Veli Derneği (Veli-Der) okullarda yaşanan sorunlara ilişkin genel merkez binasında bir açıklama düzenledi. Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik krizden en çok çocukların etkilendiği belirtilen açıklamada, eğitimde eşitsizliğin devasa boyutlara ulaştığı kaydedildi.
'EN AZ İKİ BUÇUK MİLYON ÇOCUK ÖRGÜN EĞİTİM DIŞINDA'
Veli-Der Sözcüsü Seval Keleş, okula başlayan bir çocuğun kıyafet ve kırtasiye masraflarının 3 bin lirayı bulduğunu, ulaşım ve beslenme ücretleriyle birlikte bu giderlerin 5 bin liraya ulaştığını, asgari ücretle geçinen ailelerin bu masrafları karşılamasının mümkün olmadığını söyledi. Keleş, şunları kaydetti:
“Yoksulluğun artışı, eğitimin parasallaşması ve eşitsizliğin derinleşmesi sonucunda okul terkleri her geçen yıl artmaktadır. MEB 2021-2022 örgün eğitim istatistiklerine göre örgün eğitim dışına çıkan öğrenci sayısı 157 bin artmış, 1 milyon 738 bin 198’e yükselmiştir. MEB’in son açıklamaları ile Mesleki Eğitim Merkezlerine giden öğrenci sayısı da 700 bini aşmıştır. MESEM’lerdeki çocuklar haftanın 4 günü çalıştırılmakta, yalnızca 1 gün eğitim alabilmektedir. Bu fiilen devlet eliyle çocuklarımızın örgün eğitim dışına çıkarılması ve çocuk işçi haline getirilmesidir. 2020-2021 verilerinde MESEM’lerdeki yaklaşık 160 bin olan öğrenci sayısının bir yıldan daha kısa bir süre içerisinde yarım milyondan fazla artması yaşanan yoksulluğun en çok çocukları etkilediğinin açık kanıtıdır.”
‘EĞİTİMDE EŞİTSİZLİK DERİNLEŞİYOR’
Liselere Geçiş Sistemi’nde öğrencilerin yüzde 90’ının merkezi sınavla alan okullara yerleşemediğini söyleyen Keleş, var olan sınav sistemiyle eğitimde eşitsizliğin derinleştiğini söyledi. MEB istatistiklerine göre 2021’de 4 bin 406 özel yurt olduğunu, bunlardan 3 bin 331’inin vakıf ve derneklere ait olduğunu söyleyen Keleş, yaptıkları araştırmalara göre özel yurtların üçte birinin tarikat ve cemaatlere ait olduğunu saptadıklarını ifade etti.
ÖZEL OKULLAR 2002’DE YÜZDE 2 İKEN, 2021’DE YÜZDE 25’E YÜKSELDİ
2002’de devlet okullarına göre özel okulların oranının yüzde 2 olduğunu, 2021 yılına ise bu oranın yüzde 25’e çıktığını söyleyen Keleş, “Kamusal eğitim güçlendirilmesi gerekirken paran kadar eğitim anlayışına geçilmiştir. Devlet okullarına, yurtlarına ayrılmayan eğitim bütçe kaynaklarının eğitim yatırımları yerine özel okullara çeşitli adlar altında transfer edilmesi ülkenin tüm yurttaşlarının vergilerinin, emeğinin kamu yararına aykırı bir şekilde kullanılması anlamına gelmektedir. Ayrıca devletin asli sorumluluğu olan kamusal eğitim hakkının en temel ilkelerinden birisi eğitimin herkes için eşit koşullarda ulaşılabilir olmasının sağlanmasıdır” dedi.
‘KAMU KAYNAKLARI ÇOCUKLARIN TEMEL İHTİYAÇLARINA AKTARILMALI’
Öğrenci Veli Derneği Sözcüsü Seval Keleş, eğitimde yaşanan sorunlara yönelik acil taleplerini şu şekilde sıraladı:
🔸Öncelik çocuklarımız olmalıdır. Kamu kaynakları çocuklarımızın sağlık, beslenme, barınma, ulaşım gibi temel ihtiyaçlarına aktarılmalıdır. Eğitime yeterli bütçe ayrılmalıdır.
🔸Yeterli beslenemeyen çocukların fiziksel ve akademik gelişiminde yaşadıkları sorunlar her geçen gün ciddi boyuta ulaşıyor. Beslenme yetersizliği nedeniyle sağlık sorunu yaşayan çocuklarımızın sayısı her geçen gün artmaktadır. Tüm okullarda bir an önce yemekhaneler açılmalı, tüm çocuklar için okul yemeği programı başlatılmalıdır. Meyve ve süt ihtiyaçları ara öğünler olarak karşılanmalıdır.
🔸Ücretsiz sağlıklı ve erişilebilir su olanağı bütün okullarımıza sağlanmalıdır.
🔸Ulaşım ve barınma kamusal haktır. Ücretsiz karşılanmalıdır.
🔸MEB, Sağlık Bakanlığı ile birlikte çalışmalar yürütmeli, çocuklarımız senede 2 kez sağlık taramasından geçirilmeli, aileler bilgilendirilmelidir.
🔸Yoksulluk ve açlık sınırının altında yaşayan tüm ailelerin çocuklarına her ay düzenli eğitim desteği verilmelidir.
🔸Liselerde tercih edilmeyen okul türleri akademik liselere dönüştürülmeli, akademik liselerdeki kontenjanlar artırılmalıdır.
🔸Örgün eğitim dışına çıkan öğrencilerin okullara dönüşü sağlanmalı, örgün eğitim dışına çıkan öğrencilere eğitim desteği verilmelidir.
🔸Taşımalı eğitimde yemek ve ulaşım sorununa acilen merkezi ve yerel yönetimler tarafından çözüm yaratılmalıdır. Taşımalı sistemdeki çocukların ulaşım ve beslenmeleri kamu kaynaklarıyla sağlanmalıdır.
🔸Eğitimdeki eşitsizlik devasa boyuta ulaşmıştır. Özel okullar/yurtlar kamulaştırılmalıdır.
🔸Eğitim sistemini ve toplumu kendi dünya görüşleri ve ihtiyaçları doğrultusunda dönüştürmek isteyenlere karşı bizler çocuklarımız için; eşit, kamusal, laik ve bilimsel bir eğitim verilmesini savunuyor, tüm eğitim ve bilim emekçilerini, öğrencilerimizi ve velilerimizi birlikte, omuz omuza mücadele etmeye çağırıyoruz. (DUVAR)