Vizörden Suriçi’ne bakan çocuklar

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Amed Sanat Galerisi Koordinatörü ve fotoğrafçı Kibar Suvari, Suriçi’nde yaşayan çocuklarla fotoğraf atölyesinde bir araya geldi. Atölyeye katılan on çocuğun çektiği fotoğraflar ekim ayı içinde sergilenecek.

Abone ol

DİYARBAKIR - Diyarbakır’ın merkez Sur ilçesinde sokağa çıkma yasağı ve çatışmaların yarattığı tahribatın sancıları kolay geçecek türden değil. Aylarca süren kuşatma ve çatışmalar, elbette en çok Sur’da yaşayan insanları etkiledi, ama ekonomik ve psikolojik olarak bütün Diyarbakır’ı etkilediğine de kuşku yok.

Diyarbakır yaralarını nasıl saracak, yaralarını sarabilmesi için siyasi koşullar uyun mu? Bu sorulara “evet” cevabı vermek mümkün değil. Başarısız darbe girişiminden sonra yürürlüğe giren Olağanüstü Hal yasaları, Diyarbakır (ve aslında bütün bölgeyi, bütün Türkiye’yi) yeni baskı araçlarıyla karşı karşıya bıraktı. Her köşe başında bir polis barikatıyla karşılaşmak, kimlik kontrollerine takılmanın yanı sıra resmi kurumların ve kayyım atanan Sur Belediyesi’nin önündeki bariyerler bile başlı başına bir travma gerekçesi.

Elbette çocuklar bu travmatik ortamdan muaf tutulmuyor. Öğrencisi, çalışanı, zengini, yoksulu bütün çocuklar yukarıdaki manzarayı yaşıyor. Travmayla başa çıkmanın yolunu kimi el yordamıyla kimi profesyonel yardım alarak bulmaya çalışıyor. Kimi de, Kibar Suvari’nin fotoğraf atölyesine katılarak sorunların üstesinden gelmenin yolunu tercih ediyor.

FOTOĞRAF ÇEKEREK HAYATA TUTUNMAK

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Amed Sanat Galerisi Koordinatörü ve fotoğrafçı Kibar Suvari, kısa süren sokağa çıkma yasağı ve çatışmanın ardından bir proje hazırlamış. Bu proje ile hedeflediği, Suriçi’nde yaşayan çocukların tanık olduklarının sıkıntısını, bastırdıkları duygularını fotoğraf çekerek hafifletmek. Sosyal ilişkilerine de iyi gelmesi beklenen projeye katılacak çocuklara fotoğraf çekmenin incelikleri anlatılacak, belli konularda çekim yapmaları istenecek ve böylece fotoğraf çekmek konusunda becerilerinin gelişmesine de olanak sağlanacaktı.

Kibar Suvari, çatışmalar başlayınca çalışmalara ara vermek zorunda kalmış.

Projeye katılan 10 çocukla birkaç hafta çalışmışlar. Tahir Elçi’nin vurulduğu gün, çocuklarla birlikte Sur’da çekim yapıyorlarmış. Olay duyulunca Sur’dan ayrılmışlar. Bir daha da geri dönememişler Suriçi’ne. Çünkü Elçi vurulduktan sonra başlayan sokağa çıkma yasağı ve çatışmalar aylarca sürdü.

İLK EKİP DAĞILINCA…

Çatışmalar süresince projeyi ertelemek zorunda kalmış Kibar Suvari. Çatışmalar bittikten sonra atölye çalışmalarına kaldığı yerden devam etmek istemiş. “Ama” diyor Suvari “Hepsinin evi çatışma bölgesindeydi. Çatışmalar bittikten sonra ulaşamadım onlara. Aileleri göç etmişti Suriçi’nden.”

Birkaç hafta süren atölye çalışmasının çocuklara ne kadar iyi geldiğini gözlemlemiş Suvari. Bu nedenle başka çocuklarla sürdürme kararı almış. “Yine Suriçi’nde yaşayan, çatışmalara tanıklık etmiş, cesetler görmüş çocuklardan 10 kişiye ulaştık. Yaşları 10’la 13 arasında değişen çocukların bazıları hem okula gidiyor hem de çalışıyor. Atölyeye katılmaları konusunda aileleri inisiyatifi onlara bıraktı, ‘Hoşunuza gitmezse bırakırsınız’ dediler çocuklarına. Ama çocukların hiçbiri ayrılmadı atölyeden.”

OYUNLAR, FOTOĞRAFLAR VE ANILAR

Suvari’nin verdiği bilgiye göre Dengbêjevi ve Dicle Fırat Kültür Merkezi’nde devam eden atölye çalışmasında tanışma oyunlarından çiçek dürbünü yapmaya, oyunculuktan birbirlerinin fotoğrafını çekmeye ve çekim teknikleri hakkında bilgilere kadar pek çok konuda çalışma yürütülüyor. Bütün oyunlara ve teknik bilgilerin paylaşımına çocukların katılımı sağlanmaya çalışılıyor. Çocukların çeşitli konulardaki fikirleri üzerine tartışılıyor, onların önerdiği konular üzerine çalışma yürütülüyor.

Kibar Suvari atölye çalışmasının ilk ayında yaşadıklarıyla ilgili hiç soru sormamış çocuklara. Çocuklar da hiç anlatmamışlar zaten. Bir ay boyunca oyunlar oynamışlar, el becerilerine dayalı işler yapmışlar, fotoğraf makinesini tanımışlar.

“Sonra” diyor Suvari, “Bazı çocuklar ben sormadan yaşadıklarını anlatmaya başladılar. Belki bana ve ortama alıştıkları için, belki de duygularını daha fazla bastıramadıkları için anlattılar. Kimi zaman onları dinlerken ağladım, ama anlatmalarını önlemek istemedim. Çünkü anlattıkça rahatladıklarını görüyordum.”

ÇOCUKLARIN FOTOĞRAFLARI SERGİLENECEK

Atölye çalışmasının sonlarına yaklaştıklarını söyleyen Kibar Suvari, “Çocuklar fotoğraf çekmeye başladılar” diyor. “Önümüzdeki ay fotoğraf çekme süreci bitecek, ondan sonra sergi için hazırlıklara başlayacağız. Sergiyi ekim ayı içinde açmayı planlıyoruz.”

Sergilenecek fotoğrafların konusunu da çocuklar belirlemiş. Hepsi kendi mahallelerinde çekim yapmak istemiş. Çocuklar içinde doğup büyüdükleri Sur’a bu kez vizörden bakacaklar. Suvari, “Bizim göremediğimiz ayrıntıları bulup çekeceklerini sanıyorum” diyor.

ÇOCUKLARIN DESTEĞE İHTİYACI VAR

Kibar Suvari ancak 10 çocukla çalışabildiklerini anlatarak, desteğe ihtiyacı olan yüzlerce çocuğun varlığını hatırlatıyor. “Biz on çocukla atölye çalışması yürütüyoruz. Ama geride yüzlerce çocuk var desteğe ihtiyacı olan. Bu dönem bitince aynı çalışmayı yine Suriçi’nden çocuklarla devam ettireceğiz. Bunun yetersiz olduğunun farkındayız. Bu nedenle atölye çalışması yürütebilecek müzisyenlere, tiyatroculara ve diğer sanatçılara çağrıda bulunmak istiyorum. Onlar da çocuklarla benzer çalışmalar yürütebilirler. Çocukların böyle etkinliklere çok ihtiyacı var.”