Yargıtay, evli kişilerle ilişkisi olanlar için içtihat oluşturacak
Yargıtay 4’üncü Hukuk Dairesi’nin, evli biriyle ilişkisi olan kişinin, kendisinden davacı olan eşe tazminat ödemeye mahkûm edilmesi kararının ardından Yargıtay’a dosya yağdı. Benzer davalarda farklı kararlar çıkınca konu Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kurulu’na gitti.
ANKARA - Yargıtay 4'üncü Hukuk Dairesi 2010 yılında verdiği bir kararda, ‘aralarında evlilik bağı bulunan eşlerden birinin diğerini aldatmasının, aldatılan eşin sosyal kişilik değerlerine saldırı niteliği taşıdığını, evliliği bilerek bu eyleme katılan kişinin de doğan bu zarardan sorumlu olduğunu ve aldatılan eşe tazminat ödemesi gerektiğini’ belirtti. Yerel mahkemenin aksi yöndeki kararında direnmesi üzerine dosya Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’na gitti ve Genel Kurul da 4’üncü Daire’nin kararını onayladı. Bunun üzerine Yargıtay’a dosya yağdı. Ancak Yargıtay'daki pek çok dosyada sevgilinin, davacı olan resmi eşe tazminat ödemesi yönünde karar verilirken bazı dosyalarda tazminat talebi reddedildi.
Yargıtay 4'üncü Hukuk Dairesi bu konuda yaşanan görüş ayrılığının ortadan kaldırılması için konuyu Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kurulu’na taşıdı. Hukuk Genel Kurulu ile daireler arasında farklı uygulamaların sürdüğü durumlarda Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kurulu devreye giriyor. Kurul’un önümüzdeki ay vereceği karar içtihat niteliğinde olacak.
‘EVLİ OLDUĞUNU BİLEREK İLİŞKİYE GİREN TAZMİNATLA SORUMLUDUR’
Yargıtay 4'üncü Hukuk Dairesi, evli biriyle ilişki yaşayan kişileri, davacı eşe tazminat ödemeye mahkûm eden kararlarında şu görüşü savunuyordu:
“Türk Medeni Kanunu'nun 185'inci maddesinde yer alan 'Evlenmeyle eşler arasındaki evlilik birliği kurulmuş olur. Eşler birlikte yaşamak, birbirine sadık kalmak ve yardımcı olmak zorundadırlar' biçimindeki düzenleme gereğince evli bir kimsenin evlilik dışı birlikteliği, diğer eşin sosyal kişilik değerlerine saldırı niteliğindedir. Bu eyleme, evliliği bilerek katılan kişi de diğer eşin uğradığı zarardan sorumludur. Davalı, davacının eşi ile evli olduğunu bilerek duygusal ve cinsel ilişkiye girdiğine göre, Borçlar Kanunu'nun 49'uncu maddesi gereğince manevi tazminatla sorumlu tutulmalıdır.”
'SEVGİLİ SORUMLU TUTULAMAZ'
Evli kişilerle birliktelik yaşayanların davacı eşlere tazminat ödememesi gerektiği yönünde verilen kararlarda ise evli kişilerin ilişkilerinde yaşanan güven sarsıcı durumların sorumlusunun eşlerden biri olduğu, üçüncü bir kişinin tazminat ödemesinin evlilik birliği ilkeleriyle bağdaşmadığı vurgulanıyor. Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kurulu’nun vereceği karar sonrası Yargıtay’dan bu konuda farklı kararların çıkmasının önüne geçilmiş olacak. (DUVAR)