Yargıtay’da Mehmet Altan: Hem sanık hem mağdur!
Mehmet Altan, hakkında verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına ilişkin İstinaf Mahkemesi'nin onama kararının bozulması için geçen hafta Yargıtay’a başvurdu. Aynı hafta, Altan hakkında yasa dışı dinleme kararı veren 'FETÖ' sanığı hâkimlerin de Yargıtay’da davası görülüyordu. Avukatı Figen Albuga Çalıkuşu, Altan’ın hem 'FETÖ' sanığı hem de 'FETÖ’den şikâyetçi olmasını, “Bu, hukukun yoldan çıktığının belgesidir!” sözleriyle değerlendirdi.
ANKARA - Mehmet Altan’ın avukatı Figen Albuga Çalıkuşu geçtiğimiz hafta Yargıtay 16’ncı Ceza Dairesi'ne iletilmek üzere İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2’nci Ceza Dairesi'ne temyiz dilekçesi verdi. Çalıkuşu, 2’nci Ceza Dairesi tarafından onanan İstanbul 26’ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararının bozularak müvekkilinin beraatine karar verilmesini istedi.
Ahmet Altan, Mehmet Altan ve Nazlı Ilıcak'ın da aralarında bulunduğu 6 sanık, 15 Temmuz darbe girişimini önceden bildikleri iddiasıyla yargılandıkları davada “anayasayı ihlal” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı. Gazeteciler Mehmet Altan ve Şahin Alpay'ın tutukluluklarında “hak ihlali” olduğuna hükmeden Anayasa Mahkemesi'nin kararının alt mahkemeler tarafından uygulanmaması üzerine dava Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) taşınmış ve Altan ile Alpay yaklaşık iki yıllık tutukluluğun ardından tahliye edilmişti.
Yargıtay’da, Mehmet Altan’ın, “FETÖ’nün medya ayağı” olarak adlandırılan davanın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmış sanığı sıfatıyla temyiz başvurusu yaptığı hafta, FETÖ sanığı hâkimlerden şikâyetçi olduğu dava da görüldü.
MEHMET ALTAN, SANIĞI OLDUĞU FETÖ’DEN ŞİKÂYETÇİ
Mehmet Altan’ın avukatı Figen Albuga Çalıkuşu, Altan’ın aynı hafta hem FETÖ sanığı hem de FETÖ sanığı hâkimlerden şikâyetçi sıfatıyla Yargıtay’a gitmesini şu sözlerle değerlendirdi: "Mehmet Altan bir yandan sekiz yıl öncesinde kendisi hakkında yasaya aykırı dinleme kararı veren hâkimlerin yargılandığı Yargıtay'daki davada FETÖ mağduru, diğer yandan gene Yargıtay'da “subliminal mesaj” yoluyla ağırlaştırılmış müebbet kararının temyiz sanığı… FETÖ’cüler kendisini haksız hukuksuz, yasak yöntemlerle dinlemiş, çıkarılan onca güçlüğe rağmen sekiz yıldır amansızca hakkını arıyor ama bir yandan da yerel mahkemeye göre cebir ve şiddet kullanarak din devleti kurmak için anayasal düzeni yıkmaya kalkışmış. Olacak iş mi! Bu, hukukun yoldan çıktığının belgesidir. Hukuk evrensel standartlarda uygulansa AYM Genel Kurulu ve AİHM’in kararlarındaki itirazlar önceden kabul görür, Mehmet Altan gözaltına bile alınmazdı. Bu olmadığı için yargıda anlaşılması ve izahı zor çelişkiler yaşanıyor. Geçen hafta Yargıtay’da FETÖ'cü hâkimler davasında şikâyetçi ve mağdur olan Mehmet Altan, diğer yandan gene geçen hafta ağırlaştırılmış müebbet kararını Yargıtay’da temyiz ediyor. Yargıda ülke olarak çok kötü bir sınav veriyoruz."
Ne olmuştu?
MİT’in, Ekim 2008 ile Ağustos 2009 arasında aralarında Mehmet Altan ile Ahmet Altan’ın da bulunduğu, Taraf’ta çalışan bir grup gazeteciyi mahkeme kararıyla dinlediği Telekulak olayıyla ilgili, dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan MİT yetkilileri hakkında soruşturma açılması için izin vermemişti. O dinleme kararlarına imza atan hâkimler FETÖ soruşturmaları kapsamında ya tutuklandı ya da firari. Geçtiğimiz yıl, FETÖ soruşturması kapsamında tutuklu bulunan ve ihraç edilmiş hâkimler Metin Özçelik, firari Yakup Hakan Günay ve Oktay Açar hakkında 2008-2009 yılları arasındaki usulsüz iletişimin tespiti kararlarında imzaları olduğu gerekçesiyle iddianame hazırlandı. Mehmet Altan tutukluğu bulunduğu 9 Mayıs 2018’de Silivri Ağır Ceza Mahkemesi’nden, şüpheliler hakkında Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’na şikâyette bulundu, haksız dinleme olayı ile ilgili tazminat davası açtı. Yargıtay 5’inci Ceza Dairesi’nde görülen dava sürüyor.