TÜM YAZILARI
İktidarın manevra alanı daralmışken
Şimşek programı 2025 sonunda ya da 2026’da sona erdirildiğinde yerine ne gelecek? Önce bolca borçlandırılmış, sonra gelir şokuyla karşılaşmış, şimdi de talep ettiğini alması imkansız kılınan milyonları bir plan, açılım, genişleme, seferberlik ya da hiç olmadı iktidarın öngördüğü değişim doğrultusunda harekete geçirmek siyasal iktidar açısından bir nebze daha zorlaşmış bulunuyor.
Belediye borcu kimin borcu? Kim ödeyecek?
Muhalefet belediyelerine çokça iş düşüyor. Halk katılımını önceleyen bir şeffaflık üzerinden siyaset üretmek, kamunun olanı kamuya vermenin (ve kamunun kamuya borcunu halka ödetmemenin) temelini oluşturuyor. Ancak bu doğrultuda bir siyaset otoriter yönetimin manevralarına karşı koruyucu bir zırh oluşturabilir.
Türkiye’nin insani yardımının şifreleri: Kahire 82, Şam 83?
Gazze’ye insani yardım götüren öncü ülkelerden olmakla övünenlerin, İsrail devletinin icraatlarına dair içi boş gösterilerin ötesine geçememeleri sadece ticari bağlantılarla ilgili değil. Daha genel bir çerçeveden bakacak olursak teröre karşı önleyici müdahale söylemini sahiplenen ve bölgesel savaşlara hazırlanan devletlerin katliamcı İsrail devleti ve politikalarına karşı uluslararası alanda eli bomboş duruyor.
Yerel seçimlerde sadece yerel yönetimler için mi oy verilecek?
Ekonomik yavaşlama arka planında Erdoğan yönetimi farklı sermaye kanatları arasında denge tutturma arayışına devam edecek. 2024 yerel seçimlerinde bir hezimet 2023 zaferinin yaldızlarını dökerek bu denge politikasını tehlikeye atacakken, muhtemel bir başarı doludizgin bir anayasa değişikliği gündemi dayatmasını mümkün kılacak.
Yeni Ekonomi Modeli tamam mı devam mı?
Mehmet Şimşek, Kemal Derviş’ten ziyade yeni Naci Ağbal olmaya daha yakın. Bir paket olarak 2021 sonunda daha da belirginleşen ekonomi yöneliminin yarattığı çokça soruna karşın daha uzun bir süre varlığını sürdürmesi de mümkün.
Gecikmiş bir seçim gözlemi
Eğer sandığa yaslanmak istiyorsanız dahi yüzbinlerce kişilik bir gönüllü ordusunun aktif görev almasını örgütlemek gerekli. Bunun yolu mahalle bazında örgütlenmeden ve toplumun kılcal damarlarına sirayet edecek bir mobilizasyondan geçiyor. Millet İttifakı'nın böyle zavallı bir performans göstermesi ve ortak cumhurbaşkanı adayının yenilgisinin arkasındaki temel neden bu.
Derviş’in ardından: Bir devrin sonu mu?
Borçlanarak daha fazla tüketen ve ücretleri yerinde sayan, finansal piyasa oynaklıklarına daha duyarlı hale gelen emekçiler açısından Derviş reformları bir yenilgi ve tahribatı simgelemektedir.
HDP’nin Ekonomi Programı'na ilişkin düşünceler
HDP’nin Ekonomi Programı'nda sıraladığı 34 madde sermaye egemenliğine karşın emeğin öz örgütlenmesinden, yeniden kamulaştırmadan, doğayla uyumlu kalkınmadan, ekolojik yıkımın sonlandırılmasından ve militarizmin tükettiği kaynakların toplum emrine verilmesinden bahisle esasında çağdaş demokratik sosyalist partilerin öne sürdükleri temel ilkeleri başına sonuna radikal demokratik bir söylem yerleştirerek aktarıyor.
Halkbank Türkiye midir?
Blatt ve ekibi ve daha genel olarak Halkbank ve Türkiye tarafı, bu bankanın neden Türkiye için önemli olduğunu gösterip bir devlet bankasının birçok kamusal görev üstlenebileceğine ilişkin ABD Yüksek Mahkemesini ikna etmek istediklerinde beni ve benim gibi sosyalist akademisyenleri referans göstermişler.
Filmin sonuna gelmedik: EYT ve seçim süreci
Siyasi partilere akıl vermeye kalkan fildişi kulesi iktisatçıları bu gidişle o sorunun kökenlerini de özel emeklilik sistemine girmemiş, yıllarca güvencesizliğe mahkum edilmiş, ayrıca tasarruf yapamamış çalışanlara ve emeklilere bağlamaya kalkarlar, orası kesin; ama neyse ki sokaklar var. Otoriter liderlere sözlerini yutturan, siyasetsiz bir reform ve sosyal güvenlik sistemi peşindekileri paniğe sevk eden mücadeleler ve hakkını koruma bilinci diye bir şey var.
CHP'nin vizyonu: Acı bir geçiş süreci ve ihmal edilmiş emekçiler
Bütüncül ve kapsayıcı çerçeve olarak sunulan şey acı bir geçiş sürecidir. Hak temelli üretim modeli olarak sunulan anlayışın ayrıntılarında ve kalkınma vizyonunda emeğin yerinin muğlaklığı ya da bahsi geçtiğinde emeğin kalkınmanın öznesi değil hak bahşedilen tabi aktör olarak resmedilmesi kaygı verici.
Ölüm dili vs. hayat siyaseti
Yol uzun ve bu yol devletin nekropolitik diline karşı bir hayat siyaseti / kamucu siyaset diliyle yürünebilir. Haklarımızı kendimizi sivil ya da medeni ölü olarak tarif ederek, bizi medeni ölüme mahkum ettiklerini söyleyerek değil, o mahkumiyeti zaten hiç tanımadığımızı ve ölüm dilini nasıl alt ettiğimizi göstererek kazanabiliriz.
İklim cehennemine yol alırken COP27’nin önemi ve önemsizliği
Ne COP27 gibi forum ve konferanslar ne de özel şirketler ve finansal kuruluşlar eliyle iklim krizine çözüm gelecek. Bu etkinlikler ne kadar zorlu ve kaotik bir sürecin bizi beklediğini hatırlatmaları açısından önem taşıyorlar.
Yumağa dolanmayan kaldı mı?
Türkiye’nin girdiği 2023 plebisiti atmosferinde bankacılık sektörü terimini kullanırsak 'sistemik riski' azaltacak müdahaleler hem para politikasında ters istikamete dönüşü, hem de kademeli olarak bankaların menkul kıymet tutma zorunluluğunda değişimi gereksiniyor. Bu ise Erdoğan yönetimi için kaygı yaratacak, bedeli yüksek bir manevra demek.
Trussonomics’ten Erdoganomics’e kriz yönetimi hamleleri
Erdoğan tarzı pragmatizm küresel Güney ülkeleri için bir istisna ve bu ekonomik deney pek karşılaştırılabilir durmayabilir, ancak kriz yönetimi mantığının başka coğrafyalarda devrede olduğunu ve ilginç reçetelerin ortaya savrulduğunu görmeliyiz. Savaş, yıkım, aksamalar devam eder ve beklenen sancılı resesyon çok sayıda ülkeyi etkisi altına alırsa durum daha da ilginçleşecek.
Rezervler, Rusya’dan aktarılanlar ve net hatalar
Kendisine düşecek birkaç milyar dolarla hemen dolduruşa gelen, bunu artırmak için çokça taviz vermeye hazır bir Erdoğan yönetimi resmi ile önceki yıllara nazaran Rusya’dan daha fazla para girişi gerçekleşecek olması, birbirini tamamlayan gelişmeler.
Veriyi demokratikleştirmek: Kamusal fayda peşinde
Türkiye’deki siyasal müdahale, örneğin ölüm istatistiklerini dahi erişilmez kılan karartmalar çok can yakıcı. Ancak veri güvenilir olsa da sorun bitmiyor, çünkü her verileştirme işi siyasal bir beyan teşkil ediyor.
Seçim kampanyası Merkez Bankası’nda mı başladı?
Sandık kurulma tarihinin henüz ilan edilmemiş olması önemli değil. Üç ay da sürebilir, sekiz ay da. Türkiye’de uzun zamandır devam eden OHAL’in kalıcılaşmasını anaakım muhalefetin de aklına tekrar getirecek cinsten bir politik şiddet ve hedef gösterme ile devam edecek sancılı ve sopalı seçim süreci başladı.
Kur Korumalı Mevduat nasıl ve ne zaman bitecek?
KKM çok büyük olasılıkla 2023’te sona erecek. Büyük bir kur çalkantısını engellediği ölçüde oy kayıplarını da azaltacak. Erdoğan yönetimi olası 2023 seçimlerine kadar uzatmalarla bu yöntemi devam ettirse dahi, bütçeye getirdiği yük nedeniyle KKM’nin yıllar sürmesi mümkün değil. KKM sona erdiğinde bir kur krizi ya da ekonomik daralma bizleri bekliyor.
Yaklaşan su kıtlığına karşı kamusal finansman
Türkiye’nin önümüzdeki yıllarda derinleşecek su kıtlığına karşı bütünleşik bir su yönetimi anlayışına ihtiyacı var. Diğer ülke örneklerinden öğrenmek, kamu-kamu işbirliklerini geliştirmek ve kamunun bankasının kamuya hizmet etmesini sağlayacak bir demokratikleşmeyi sağlamak birbirleri içine geçen görevler olarak hem uygulayıcıların/araştırmacıların, hem de siyasetçilerin önünde duruyor.
Küresel spiral ve borç krizi
Pandeminin yarattığı dalgalanmalara, Rusya’nın işgal girişiminin katladığı petrol fiyatı artışı ve iklim krizinden, tedarik zincirlerindeki aksamalara birçok alanda biriken sorunların derinleştirdiği gıda krizi eklendi. Birçok ülke uçurumun kıyısından aşağı bakıyor. Bu spiralden çıkışın zaman alacağı görülüyor.
Rejimin konsolidasyonundan otoriter normalliğe
Rejimin konsolide olmaması başka bir siyasal rejime geçiş için umut var diyor. Ancak sosyalistlerin ve Kürtlerin ısrarla altını çizdiği hususu bir kez daha hatırlatacak olursak, bu geçiş için karından konuşmalarla çizilen ufuk 1990’ların ya da 2000’lerin otoriterliğini normalleştirme riski barındırıyor.
Yağmacı içerilmeden sonra bölüşüm şokundayız
Emeğin payındaki azalma kısa süreli değil ve telafi edici bazı kampanyalara karşın yıllardır devam ediyor. Bu nedenlerle ücretliler için fazlaca sarsıcı bir özellik barındırıyor. 21. yüzyıl Türkiye’si görülmedik bir borç birikiminden sonra şimdi de görülmedik bir bölüşüm şokundan geçiyor.
Ekonomide çıkmaz sokaklar, labirentlere karışıyor
Merkez Bankası'nın girdiği çıkmaz sokak, Hazine’nin labirentlerine karışacak görünüyor. Türkiye ise son 20 yılın en yüksek enflasyonu altında inliyor. Kapitalist birikim sürecinin bu coğrafyadaki yapısal krizleri kendilerini döviz krizi biçiminde açığa vurmaya devam ediyor, küresel koşullar kadar sürekli finansal kayıp hali de liralaşmanın bir türlü gerçekleşmediği ortamın ömrünü uzatıyor.
Gıda krizi nasıl geçecek?
Tarımda planlama ve üretimde fosil yakıt bağımlılığını azaltmaya dair somut hedefler olmaksızın Türkiye içinden geçiyor olduğumuz ve yakında yenilerini göreceğimiz gıda krizlerini belki Afrika ülkeleri kadar değil, ancak oldukça ağır biçimde geçirecek duruyor.
Borç batağından çocuk oyununa
Squid Game, bütün acayip ve fantezi ürünü sahnelerine karşın, hayatlarına bir gün daha nasıl devam edebileceklerini merak ederek güne başlayan karakterleri ile özdeşleşme imkanı sunuyor. Bütün beklentilere rağmen sürekli geride kaldığımızı hissediyor olmamız parçası kılındığımız ilişkiler bütününü değiştirebilecek güce zaten sahip olmadığımız düşüncesini besliyor, distopik siyasal projeler için mümbit zemin oluşturuyor.
Tedarik zincirleri aksarken yeni maceralara
Nasıl bir pozisyonda olduğunu kavramaktan uzak Merkez Bankası Başkanı Kavcıoğlu’nun açıklamaları ve reel sektörün talebine uygun olarak faizi indirme kararlılığı yeniden kur-faiz kıskacını gündeme getirdi. Ancak bu alana odaklananlar daha geniş siyasal ve iktisadi sonuçları da okumaya çalışmalılar. Küresel tedarik zincirlerindeki aksaklıklar yaygın fiyat artışlarını kamçılıyor.
Tiksindirici veya gayrimeşru: Hangi borçlar biriksin?
Bugünün dünyasında, gelecekte somutlaşacak ve finansman koşulları ile ayrıntılarını bilmediğimiz sözleşmeler için daha net iddialarda bulunmak mümkün değil. Ancak tam da bu nedenle sözleşmelerin kamuya açık hale gelmesi, borç denetim komitelerinin kurulması, bütün kirli çamaşırların ortaya serilmesi gerekiyor. Bugünden ısrarla söylemek, yazıya dökmek şart.
İşsizlik bulmacasından siyasetsizliğe
İşsizlik kaynaklı tepkilerin bir bölümünün göçmenlere ve alttakilere yönelmesi muhalefete değil, 20 yıla yakın bir süredir bu memleketteki her türlü sorunu ağırlaştırarak yöneten zümrenin ekmeğine yağ sürüyor.
Hiçbir yere ayrılmamış bir devlet
Kapasitesi yok olduğu, aciz kaldığı düşünülen devletin, esasında kamusal çıkar doğrultusunda davranma, ortak zenginlikleri koruma kapasitesinin kalmadığını görmek gerek. Eşitsizlikleri derinleştirecek biçimde vergi toplamaktan insansız hava aracı kaldırmaya, istatistikleri değiştirmekten çirkin beton vadiler, kanallar ve nükleer santraller inşa etmeye muazzam bir yok etme, düzenleme ve yaratma kapasitesi ise varlığını sürdürüyor.