Yemek Sepeti çalışanları anlatıyor: Sendikal sürecimizi baltaladılar
Yemek Sepeti'nde örgütlenme çalışmalarını sürdüren Nakliyat İş Sendikası, işveren tarafından iş kolu değişikliği yapılarak engellemeyle karşılaştı. Sendikalaşmalarının önüne geçildiğini belirten kuryeler, “300 liralık zammı iki yılda veren patronun sendikayı kabul edeceğini düşünmüyorum. Bu yüzden de sendikayı baltalıyorlar”, Bizi birbirimizle yarıştırıyorlar” ve “Bizi insan gibi çalışmak istiyoruz” dedi.
ANKARA - Türkiye’nin önde gelen online yemek ve market sipariş uygulaması Yemek Sepeti’nde örgütlenme faaliyetleri yürüten DİSK’e bağlı Türkiye Devrimci Kara, Hava ve Demiryolu Taşımacılığı İşçileri Sendikası (Nakliyat-İş), şirket tarafından engellemeyle karşılaştı.
Sendikanın toplu iş sözleşmesi için yeterli çoğunluğa ulaşarak yetki başvurusu yapmaya hazırlandığı süreçte Yemek Sepeti, Nakliyat İş’li üyelerin ağırlıkta olduğu bazı işyerlerinde, 15 No’lu ‘Taşımacılık İş Kolunu’ 10 No’lu ‘Ticaret, Eğitim, Büro İş Koluna’ çevirdi.
İşveren tarafından hiçbir bilgilendirme yapılmadan iş kolu değişikliğine gidildiğini ve sendikalaşma sürecinin “baltalandığını” söyleyen Yemek Sepeti çalışanları süreç içerisinde yaşadıkları sorunları anlattı.
‘BASKI ÜZERİNE BASKI GÖRÜYORUZ’
Yemek Sepeti bünyesindeki 6 binin üzerinde işçinin büyük oranda Nakliyat-İş Sendikasına üye olduğunu söyleyen, şirketin vale biriminde İstanbul’da çalışan ve işten tazminatsız atılma kaygısıyla isminin yazılmasını istemeyen bir kuryeye göre sendikalaşma süreci işveren tarafından “baltalandı”. İşçilere haber verilmeden iş kolu değişikliğine gidildiğini ve sendikaya yeni üye olmak isteyen işçilerin iş kolu uyuşmazlığı nedeniyle üye olamadığını belirten kurye, “Normalde kuryeyiz ama iş kolumuz ofis personeli olarak değiştirildi. Sendikal sürecimizi baltaladılar” dedi.
Yaklaşık iki yıldır şirket bünyesinde çalıştığını, net 2 bin 700 lira maaş ve paket başı da 1 lira ücret aldığını belirten kurye, “Düne kadar 2 bin 700 TL maaş alıyorduk. Dün bu senenin zam oranı açıklandı ve 315 TL net zam yaptılar” dedi. Toplu iş sözleşmesi yapıldığı takdirde koşullarının iyileşeceği düşüncesiyle çalışanların sendikaya üye olduğunu belirten kurye şunları kaydetti:
“Sendika olayı çıktıktan sonra herkes sendikaya kayıt olmaya başladı. Yemek Sepeti’nde yöneticilerin iki dudağının arasından çıkan lafı bekliyoruz. Zam yönünden öyle diğer haklar yönünden öyle. Biz resmen sömürülüyoruz. Pandemi döneminde Yemek Sepeti’nin vitrini biziz ama bize değer verilmiyor. İş kolu değişikliğini de bize sormadan yaptılar. Sebebini bilmediğimiz bir şekilde işe giriş çıkış yaptılar. Neden yaptıklarını sorduğumuzda bir açıklama yapmadılar. Baskı üzerine baskı görüyoruz.”
‘BİZİ KULLANIP ATIYORLAR’
Yemek Sepeti bünyesindeki Banabi oluşumunda çalışan işçilerin sendikaya üye olmaları halinde işten atılma ya da yaşadıkları yere uzak depolarda çalışma tehdidiyle karşı karşıya kaldıklarını ifade eden kurye, “Depo müdürleri baskı yapıyor. Onları sendikaya üye oldukları takdirde farklı depolara göndermekle tehdit ediyorlar. Ki sendikaya üye oldu diye farklı depolara gönderilenler de var. Evine çok uzak bir depoda görevlendiriyorlar ki sıkıntı yaşasın, gidip gelmesi sorun olsun ve kendi isteğiyle işten ayrılsın. Sendikaya katılmamızı istemiyorlar çünkü sendikanın şartları çok güzel. Hiçbir patronun bunu kabul edeceğini düşünmüyorum. 300 liralık zammı iki yılda veren patronun sendikayı kabul edeceğini düşünmüyorum. Bu yüzden de sendikayı baltalıyorlar” diye konuştu.
Sürekli kaza geçirme tehdidiyle çalıştıklarını ve işveren tarafından gerekli desteği göremediklerini söyleyen kurye sözlerini şöyle sürdürdü:
“Biz bir motordan düştüğümüz zaman altı ay yataktan kalkamıyoruz. Kaza geçiren arkadaşımın kaval kemiği kırıldı. Yedi ay sonra işe başladı ve korktuğunu bu işi yapamayacağını söyledi. ‘Kendin çıkabilirsin ama biz sana tazminat vermeyeceğiz’ dediler. ‘İstersen Banabi’ye gönderelim’ dediler. Çocuk da el mahkûm oraya gitti çalışmaya. Eğilip kalkarken kaval kemiğindeki sorun yeniden nüksetti. Böyle çok büyük sıkıntı yaşayan Yemek Sepeti’nin ilgilenmediği personel var. Kaza yaptığımız zaman bizi tanımıyorlar. Kullanıp bizi atıyorlar.”
‘KULLANICILAR BİZE SAHİP ÇIKARLARSA ÇOK SEVİNİRİZ’
Yemek Sepeti’ne bağlı Banabi adlı online market siparişleri verilebilen birimde kurye olarak Ankara’da çalışan ve isminin yayınlanmasını istemeyen bir diğer çalışan da sendikalaşma sürecinde yöneticileri tarafından baskı gördüklerini söyledi.
Üst düzey yöneticilerin polisi aramakla tehdit ettiğini belirten kurye, “’Bunları ne kadar uzaklaştırırsak kârdır bizim için’ diyorlar. Çünkü sendika geldiği zaman Yemek Sepeti kendi çapında büyük bir zarara uğrayacak. İşçilere daha iyi bir çalışma imkânı sunmak zorunda kalacak ve bunu istemiyorlar. Yemek Sepeti çalışanlara daha fazla para vermeyeyim düşüncesinde. Sendika bizim çalışma şartlarımızı daha iyi hale getireceği için sendikayı ve bu gibi düşünceleri istemiyorlar” dedi.
Günde ortalama 11 saat çalıştığını ve çalışma koşullarından memnun olmadığını belirten kurye yapılan iş kolu değişikliğinden haberlerinin olmadığını ve bu durumun evrakta sahtecilik olduğunu belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sendika geçmişten günümüze var olan bir şey. Sendika geldiğinde işçilerin maaş iyileştirmesi, ikramiye iyileştirmesi olacaktı. Bunu hangi işçi istemez ki? Çok kısa sürede yeterli sayı olan yüzde 40’a ulaştık. Çünkü işçiler sendikayı duyunca can attı. Sendikanın işi iyileştireceği düşünüldü. İş kolu değişikliğiyle benim Nakliyat-İş’teki üyeliğim düşürüldü. Kendi depomdaki arkadaşlarda, diğer depodaki arkadaşlarda bunu gördüm. Bizzat kendim arkadaşları üye yaptığım için süreci çok iyi biliyorum. E- Devlet’ten baktığımızda üyeliğiniz düşürülmüştür yazıyor ve sebep olarak da iş kolu değişikliği belirtiliyor. Bu süreçte iş kolu değişikliği evrakta sahteciliktir, usulsüzlüktür. İşveren zaman kazanmaya çalışıyor ve biz de mücadele etmeye devam edeceğiz. Bu sendika zaman kaybedilse de bir şekilde buraya gelecek. Mahkeme süreçleri müfettiş süreçleri devam edecek. Kullanıcılar bize destek olurlarsa, bize sahip çıkarlarsa çok seviniriz.”
‘BİZ İNSAN GİBİ ÇALIŞMAK İSTİYORUZ’
İstanbul’da Yemek Sepeti’ne bağlı Vale biriminde çalışan ve isminin yayınlanmasını istemeyen bir diğer kurye de bu süreçte Nakliyat-İş üyesiyken iş kolu değişikliğiyle sendikaya üyeliği sonlandı. SGK’dan gelen mesajla iş kolu değişikliğini öğrendiğini belirten kurye, “Sendikaya yeni üye olmaya çalışan arkadaşlarda sistem hata veriyor. ‘Üyelik yapılamaz’ diyor. Yapılan değişiklikle artık kurye olarak tanımlanmıyoruz” dedi.
İki yıla yakın süredir Yemek Sepeti bünyesinde çalıştığını ve geride kalan yaklaşık iki ayda ilk kez bu hafta içerisinde 300 TL zam aldığını belirten kurye, “Bizim koşullarımız rezalet. Biz insan gibi çalışmak istiyoruz. Sürekli bir baskı var. Sürekli bir mobing var. Bir hata mı yaptın, seni şuradan şuraya gönderirim diyorlar. Sendika muhabbeti çıktığından beri üzerimizde müthiş bir baskı var. Çoğu arkadaşımız da bu baskıdan dolayı üye olamıyor. ‘İşten atarız, şef olamazsın, şu olamazsın bu olamazsın’ diyorlar. Kimseye derdimizi anlatamıyoruz” ifadelerini kullandı.
‘BİZİ BİRBİRİMİZLE YARIŞTIRIYORLAR’
Çalışma koşullarının iyileştirilmesi adına sendikayı “umut” olarak gördüklerini fakat işverenin engellemesi nedeniyle hayal kırıklığına uğradıklarını belirten kurye, “Farklı iş koluna geçirdik diye haber veren yok. Bir bakıyoruz sigortadan çıkışımıza dair mesaj geliyor bir bakıyoruz tekrar işe alınmışız. İşten ne denerek çıkarıldık bilmiyoruz” ifadelerini kullandı ve şunları kaydetti:
“İnsanlar bize destek olsunlar. Bizi birbirimizle yarıştırıyorlar. Ayda 300 ile 500 paket taşırsan şu kadar 500 ile 1000 arası taşırsan şu kadar para diye bir pirim sıralaması var. Müşteriye ulaşamıyoruz diyelim sistem sürekli bize mesaj atıyor. Siparişi teslim et, siparişi teslim et diyor. Bizi dara, çıkmaza sokuyorlar. Bildiğiniz çıkmazın içerisindeyiz. Kimi ararsan ara aynı şekilde sorunları söyler sana. Ben yirmi yıllık kuryeyim. Ben kuryelik hayatımda şuradaki kadar kuryelikten nefret ettiğimi hatırlamıyorum. Yemek Sepeti dışında yaptığım başka yerde kuryelikten bu kadar nefret etmedim. Bu kadar yaka silkmedim. Şu an şirket arasa, ‘Kardeşim getir sana verdiğimiz ıvır zıvırlar. Seni yarın haklarını verip işten çıkarıyoruz’ dese, vallahi de billahi de üç saniye düşünmem. Sırf haklarım için buradayım. Biliyorum haklarımı vermeyecekler. Bu kadar bezdik.”
KÜÇÜKOSMANOĞLU: BOYKOT GÜNDEMİMİZDE
Sendikalaşma sürecinde işverenin iş kolu değişikliğinin yasalara aykırı olduğunu ve gerekli yasal başvuruları yaptıklarını söyleyen Nakliyat- İş Genel Başkanı Ali Rıza Küçükosmanoğlu, “Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına başvuru yaptık ve müfettiş incelemesi yapılacak. Burada yetki sürecini etkilemeye yönelik bir şey var. Daha öncesinden taşımacılık iş kolunda çalışan burada gözüken arkadaşlarımız, aynı işi yapmaya devam ediyor” dedi.
Sendikalaşma sürecine çok sayıda işçinin yöneticileri tarafından baskıya maruz kaldığını, işten atılmayla tehdit edildiğini ifade eden Küçükosmanoğlu, ilerleyen süreçte Yemek Sepeti’ne yönelik “boykot” çağrısı da yapabileceklerini belirterek şunları söyledi:
“Hizmet sektörü fabrika işine benzemez. Bu sürecin ardından bazı duyarlı insanlar sosyal medyadan bundan sonra alışveriş yapmayacağım diyor. Hizmet sektörünün bu yönü de var. Kim akıl verdi bilmiyoruz ama bu tarz eyler bunu pek kaldırmaz. Biz 2005 yılında Coco-Cola’da örgütlenmemiz olmuştu ve boykot kampanyası başlatmıştık. O zaman patronlar ‘Beni bitiriyorsunuz’ demişti. Sonrasında kazanımla sonuçlandı. Hizmetin bir şekilde devam etmesi lazım. Boykot çağrısını da hangi aşamada yapabiliriz ne olur bilmiyorum ama burada kötü niyet var. Böyle devam ederse boykot da gündemimizde.”