Yıkıntılar arasındaki yazar: 'Dostoyevski ve Balzac da birer depremzede ve kurtulamadılar...'

Hataylı yazar ve şair Edip Yeşil, depremde otuz yıllık arşivini ve kütüphanesini kaybetti. Yeşil, "Artık Dostoyevski ve Balzac da birer depremzede ve kurtulamadılar..." dedi.

Abone ol

Anıl Mert Özsoy - Burak Karaman

HATAY - Şair ve yazar Edip Yeşil, Maraş merkezli 11 ili etkileyen depremlere Hatay'da yakalandı. Yaşadığı dairede otuz yıllık arşivi olduğunu söyleyen Yeşil, sanat dünyasına çağrıda bulundu. Berlin Senfoni Orkestrası'nın mayıs ayında şehirde bir konser vermek istediğini aktaran Yeşil, "Antakya insanlığın ortak mirasıdır, bu ortak mirasa kimler ne şekilde nasıl katkı sağlayabilirse en acil şekilde yapmalıdır" dedi. 

Yeşil, depremde kütüphanesinin yıkıldığını ve kitaplarının darmadağın olduğunu söyledi. 

'DOSTOYEVSKİ VE BALZAC SES VERİYORDU...'

Depremin ilk anlarına dair "Her şeyimi kaybettim. Çıkarken yanıma sadece birkaç kitap ve bilgisayarımı aldım. Bilgisayarımda yazdığım metinler vardı" ifadelerini kullanan Yeşil şöyle devam etti: 

"İlk depremlerin ardından evime girdim. Bütün kitaplarımın darmadağın olduğunu, yerlere döküldüğünü gördüm. O kitapların için birçok anı ve notlar var.  Bizim edebi kimliğimizi oluşturan yaptığımız okumalardır. Şu ana kadar kazandığımız bütün o kitapları kaybettik. Bizi biçimlendiren, dünyaya bakış açımızı şekillendiren o kitaplardı. En çok buna üzüldüm.

Dostoyevski'nin, Balzac'ın yerlerde olduğunu düşünün. Aslında onlar yerde ses veriyor, 'beni de al' diyordu. Çok ciddi bir arşivim vardı, o arşiv belki de 30 yıllık bir arşivdi. Birçok gazetenin, daha önce çıkarttığımız dergilerin arşiviydi. Onlar da kaldı. Artık Dostoyevski ve Balzac da birer depremzede ve kurtulamadılar..."

'BERLİN SENFONİ ORKESTRASI MAYIS AYINDA KONSER VERECEK'

Sanat dünyasına dayanışma çağrısı yapan yazar, yıkımın sanatla iyileşebileceğine dikkat çekerek, "Sanatçı dostlarımıza bu kentin ortak miras olduğunu söylemek isterim. Bu ortak mirasa hepimizin sahip çıkması gerekiyor. Bu çağrımıza olumlu dönüşler oldu. Berlin Senfoni Orkestrası'ndan bize ulaştılar ve mayıs ayında konser vermek istediklerini söylediler.  Bölgede ruhsal anlamda çok ciddi bir yıkım yaşandı. Bu yıkımın sanatla iyileşebileceğine inanıyoruz müzikle iyileşebileceğine inanıyoruz" ifadelerini kullandı. 

'ANTAKYA'YA SAHİP ÇIKALIM'

Antakya'nın kültürel hafızasının önemli olduğunu ve bunun korunması gerektiğini aktaran Yeşil son olarak, "Antakya insanlığın ortak mirasıdır, bu ortak mirasa kimler ne şekilde, nasıl katkı sağlayabilirse en acil şekilde yapmalıdır. Antakya'nın kültürel dokusu özellikle mimari açıdan tarihsel ve toplumsal bir hafızadır. Bu hafızanın yok olmasına karşı hep birlikte sanatla ve diğer alanlarla bir direnç göstermeliyiz. Antakya'ya sahip çıkalım..." dedi.