Yıldırım: Savunma değil, taarruz anlayışıyla mücadele
Başbakan Binali Yıldırım, genel başkanlık koltuğunu Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a devrettiği kongrede yaptığı konuşmada, "Silahların üzerine beton dökülünceye kadar terörle mücadele taarruz anlayışıyla sürdürülecek" dedi.
ANKARA - AK Parti 3. Olağanüstü Kongresi'nde ilk konuşmayı Başbakan Binali Yıldırım yaptı. Genel başkan olarak son konuşmasında önümüzdeki yerel ve cumhurbaşkanlığı seçimlerine vurgu yapan Yıldırım, "Yarınımız bugünümüzden çok daha iyi olacak" dedi.
Başbakan Yıldırım, konuşmasında özetle şunları söyledi:
AK PARTİ'DE KONGRE DEMEK: Özlenen an geldi. Ne mutlu bizlere ki hep yanı başımızda olan bir liderle yol arkadaşlığı yaptık. Bizim kongremiz bayramdır ama bu sefer ayrı bir bayram, şölen yaşıyoruz. Bu salonda bugün yalnızca bir kongre yapmıyoruz. Aynı zamanda değişimin lideri ile milletin partisini bir kez daha bir araya getiriyoruz. AK Parti'de kongre demek daha da güçlenmek demektir. Bu ülkeye, millete hizmet demektir."
NELER YAŞATMADILAR: Dünya emsali görülmemiş bir azim, kararlılık hikayesini AK Parti'de gördü. Neler yaşatmadılar. Aramıza nifak sokmak isteyenler olmadı mı? Oldu. Dönüp dolaşıp o tohumları kendi tarlalarına ektiler. Kaderin üzerinde de bir kader vardır, onlar bunu unuttular."
MAKAM DERDİ OLMAZ: İçeride ve dışarıda güçlü olmanın adalet ve kalkınma ile mümkün olacağına inanırız. Güzel ülkenin güzel insanlarına hizmet etmek bizim borcumuzdur. Bizim partimizde makam, mevki derdi olmaz. Partimiz milletin derdine derman olur. AK Partili olmak, Fatih'ten, Kanuni'den Gazi Mustafa Kemal'e varan tarih geçmişinden ilham almaktır.
SAVUNMA DEĞİL, TAARRUZ: Terörle mücadele Cumhurbaşkanımızın da dediği gibi silahların üzerine beton dökülünceye kadar devam edecektir. Mücadelemizi savunma değil, taarruz anlayışı ile sürdürüyoruz."
KHK İHRAÇLARI: FETÖ, bölücü terör örgütü, DEAŞ ve tüm terör örgütleri ile mücadele bizim istiklal ve istikbal mücadelemizdir. Mücadeleyi yaparkan adeletle davranmaya devam edeceğiz. Mağduriyet oluşmaması için gerekli titizliği de göstereceğiz. Buna rağmen mağdur olduğunu söyleyenlerin itirazlarını da en önemli şekilde değerlendirecek yasal düzenlemeleri de yaptık. Bütün başvuruları titizlikle değerlendirecek bu komisyon itiraz sahiplerine yargı yolunu da açmış olacak.
ANAMUHALEFET YOK: Ana muhalefet partisi demokrasinin vazgeçilmezidir. Ülkemiz o kadar sağlam ve istikrarlı bir iktidara sahip ki bu temel unsurun eksikliğini millet hiç hissetmiyor. Onların iktidar anlayışı filan yok. Türkiye'nin bir ana muhalefeti de yok. Türk siyasetinin yaşadığı kısır çekişmelerin çözümü anayasa değişikliğidir. Tutturmuşlar çatı aday, kapı aday. Siz önce temelinizi sağlamlaştırın. Temeli olmayanın çatısı da olmaz, kapısı da olmaz. Bu millet gönül kapısını da çatısını da kapısını da kapatır. Türkiye'yi bir darbe anayasasına mahkum ettiniz. Bunların tek derdi AK Parti, bizim tek derdimiz de memlekettir, millettir.
ÜLKÜCÜLERE TEŞEKKÜR EDİYORUM: Gençliği sadece vitrin çalışması olarak gören parti olmadık. O gece gençlerimiz şehit olma pahasına, bayraklarına, demokrasilerine sahip çıktılar ve böyle düşünenleri mahcup ettiler. Gerekli anayasa değişikliği çalışmalarında verdiğiniz destekten dolayı, bütün milletvekili kardeşlerimize şükranlarımızı sunuyorum. MHP Genel Başkanı'na, ülkücü kardeşlerimize teşekkür ediyorum.
EKONOMİ: Bir yıl içerisinde Avrasya Tüneli, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Osmangazi Köprüsü, İstanbul-Bursa karayolu, 15 Temmuz İstiklal tünelini yaptık. 15 Temmuz sonrası Türk ekonomisi çökecek diyenlere inat, yüzde 2.9 oranında büyümesini gerçekleştirdik. Gerekli tedbirleri hızlıca aldık. İstihdam seferberliği ilan ettik. Bu seferberlikle beraber 1 milyon üzerinde vatandaşımıza bugüne kadar iş, aş ilan ettik. Bundan sonra da kararlılıkla devam edeceğiz. Şehir hastanelerini hizmete almaya başladık. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerimizde istihdam, üretim ve ihracata hız vermek üzere 'cazibe merkezleri' projesini başlattık. Refah açığını kapatmış olacağız. Yerlileştirme ve millileştirme oranının artırılması için yeni projeleri hayata geçiriyoruz. Kendi silahımızı, tankımızı, topumuzu yapıyoruz.
(DUVAR)