Yılmaz Bayraktar: Çocukluğumun özgürlüğünü özlüyorum

1. Sizin için kullanılan hitap biçimlerinden hangisi daha çok hoşunuza gidiyor?

Arkadaşlarımın ve ailemin küçüklüğümden bu yana, adı gibi "Yılmaz" demeleri.  Yeğenlerimin "dayı" demeleri…

2. Sizden daha zeki olduğunu düşündüğünüz arkadaşlarınız var mı?

Bu soruyu açıkçası kendime hiç sormadım. Yeri geliyor benden daha zeki olduklarını düşünüyorum, yeri geliyor tam tersini düşünüyorum. Bir atasözümüz bu soruyu bence nokta atışı cevaplar: Akıl akıldan üstündür!

3. Arada sırada saçma şeylerle uğraşmak zorunda olduğunuzu düşünüyor musunuz?

Tabii ki, ama bu da hayatın bir parçası… Size bir misal vereyim. Anneannem Alzheimer hastası. Bir gün kendi evinde sabah saat altıda kalkıp, benim onu evine götürmemi istedi. Kalktım ve kendisini evin etrafında gezdirip geri eve getirdim. Elinden tutup gezdiğimde içimden dedim ki: ‘’Durum ne saçma!’’ Ama Anneannemin gönlünü almaya değdi.

4. ‘Tüm yaşadığım sıkıntılara değdi bu!’ dediğiniz olaylar yaşadınız mı?

Okul, konservatuar dönemim… Break dansın bana hayatım için öğrettiği bir şey; düşmeden öğrenmek mümkün değil. Yani sıkıntı çekmeden rahata kavuşulmaz. Genel hayata bakarak umarım en geç emekliliğimde, geçmiş yıllarımda yaşadığım tüm sıkıntılara değdi, diyebilirim.

5. Bir evcil hayvanın insanı mısınız? Geçmişte böyle bir deneyiminiz oldu mu, ileride bir gün düşünür müsünüz?

Çocukluğumda bir dönem Alman kurt köpeğim vardı. Ondan beri köpekleri çok severim. Onun dışında son yıllarımda da evcil hayvanlarla güzel deneyimlerim oldu. Hayvanları çok severim. Ama mesleğim gereği evcil hayvanın sorumluluğunu üzerime alma lüksüm yok ne yazık ki. Hayvana yazık olur. Onlar için ilgi ve bol zaman ayırabilmek gerekir.

6. Çocukluğunuzdan kalan ve ilk fırsatta tatmak istediğiniz özel tat var mı?

Hayır, öyle bir şey yok.

7. Sanatın ya da sanatınızın neresindesiniz?

Başındayım diyebilirim. Ne kadar ilerlesem de, her zaman başında olduğumu düşünüyorum. Her yaptığım projede hep kendimi yeniden keşfediyorum. Hep ilk günün heyecanıyla başlıyorum.

8. Ezberinizde şiir var mı? Hangi şairin hangi şiiri?

Çok şiir okudum ve okuyorum. Sevdiğim şairler Nâzım Hikmet, Edip Cansever, Orhan Veli.

9. Okuduktan sonra çok etkilendiğinizi düşündüğünüz bir kitap var mı?

Richard Bach’tan ‘’Martı Jonathan“ … Bir de Sergio Bambaren’den ‘’The Dolphin-Story of a Dreamer“…

10. En son ne zaman tiyatroya gittiniz?

Mesleğim, hobim ve tutkum olarak sürekli gidiyorum.

11. Belleğinizde yer eden ve tavsiye edeceğiniz bir film var mı?

İftarlık Gazoz tabii ki...

12. Size göre ‘yabancı’ kimdir?

Benim için kimse “yabancı” değildir.

13. En son ne zaman haksızlığa uğradığınızı düşündünüz?

İster istemez hayata haksızlığa uğruyoruz. Her şey dört dörtlük yürüseydi her insan en iyi arkadaşımız olurdu ve çoğu şeyin değerini anlamazdık.

14. Hak etmediğini düşündüğünüz birilerine saygı göstermek zorunda kaldığınız oldu mu?

Her insana aynı saygıyı göstermekteyim. Saygı çizgisini aşıp darbeleyenler veya bana karşı saygısız davranışlar tespit ettiğimde, benim saygım da o anda sona erer ve o insandan uzaklaşırım. Saygı beklenilmez, saygı kazanılır.

15. Günlük hayatta görünce nefret ettiğiniz hareket nedir?

Yol ortasında kavga eden insanlar.

16. Sizi umutlandıran bir duruma örnek verir misiniz?

Sevgi ve yaşam beni umutlandırıyor. Sevgi oldukça yaşam var. Yaşam oldukça umut var.

17. Hayallerinizin peşinden koştunuz mu? Hayal kurmaya devam ediyor musunuz?

Her zaman hayallerimin peşinden koştum ve hala koşuyorum.

18. Rekabetçi olduğunuzu düşünüyor musunuz?

Evet. Pozitif Rekabet insanı geliştirir ve hayatı canlandırır.

19. Özür dilemeyi ve teşekkür etmeyi ihmal ettiğiniz olur mu?

Asla. Yanlışım olduğunda özür dilerim ve yardımcı olan insanlara her zaman teşekkür ederim.

20. Neyi ya da kimi özlüyorsunuz?

Çocukluğumu özlüyorum. Çocukluğumun özgürlüğünü özlüyorum.

21. Stres atmak ya da kafanızı dağıtmak için ne yaparsınız?

Spor… Sporsuz hayat düşünemem.

22. Şu ana kadar geçen hayatınızı özetleyen kelime hangisidir?

Cesaret.

23. Allah gecinden versin, hak vaki olursa, geride kalanların sizi nasıl anacağını düşünüyorsunuz?

Kimsenin hakkını yemediğimi düşünüyorum. Pozitif, güler yüzlü, samimi, dürüst ve elinden geldiği kadar motive ve yardım etmeye çalışan bir insan olarak anılırım diye düşünüyorum.