Yunanistan'da popülistler ve anti-popülistler

Yunanistan'da popülizmin etkili olduğunu belirten yorumcular, seçmenlerin liberal demokrasiye tepki olarak sağ popülizm ya da sol popülizme yöneldiğini belirttiler.

Abone ol

DUVAR - İtalya'da geçtiğimiz hafta düzenlenen genel seçimlerden Georgia Meloni'nin zaferle çıkmasının ardından Avrupa ülkelerinde popülizm tartışması yeniden gündem oldu. Yunanistan'da popülizmin durumunu ve siyasi partilerin politikalarını Takis Pappas, Takis Kambylis ve Petros Papasarandopoulos ile konuştuk.

"Popülizm bizi her zaman endişelendirmelidir" diyen akademisyen, araştırmacı ve yazar Takis Pappas, "Çünkü bir ülkeye bir kez yerleşti mi söküp atmak çok zordur" diye belirtti.

Popülizmin liberal demokrasiye bir tepki olduğunu kaydeden Pappas, "Bugün liberal demokrasinin gerilediğini görüyoruz. Liberal demokrasi elitlerin bir ürünüdür ancak popülizm elitlerle elit olmayanlar arasında bir savaş değildir, sonuçta iktidara gelen popülistler de elit olurlar. Popülizm kurumların, adaletin, eğitimin, medyanın ve sivil toplumun manipüle edilmesi ve kontrol altına alınmasıdır" diye konuştu.

YUNANİSTAN'DA SAĞ VE SOL POPÜLİZM

Gazeteci ve yazar Takis Kambylis ise Yunanistan'da farklı dönemleri karakterize eden ancak bugün hala bir arada var olan iki tür popülizm olduğunu söyledi: "1981'e ve PASOK'un iktidara gelişine kadar tüm dönemi karakterize eden sağcı etno-popülizm ve diktatörlüğün sona ermesinden sonra ve özellikle 1981'den sonra Andreas Papandreou tarafından şekillendirilen solcu popülizm."

Kambylis, sağcı etno-popülizmin temel özelliklerinin ulusun, dine, "kayıp vatan topraklarına" ve Helenizmin eşsizliğine göz diken düşmanlar tarafından kuşatıldığı algısı olduğunu belirtti. Sol popülizmin ise yardımlardan oluşan bir refah devleti ve 'halkın hak sahibi olduğu' algısı ile karakterize edildiğini ifade etti. Kambylis, sol popülizmin karakteristik bir örneğinin Andreas Papandreu'nun 1994 yılında Kozani'de yaptığı konuşma olduğuna dikkat çekti: "Bu ülkede hiç kimse ayrıcalıklı değildir, hiç kimse, hiçbir güç, hiçbir kurum, bu ülkede sadece halk yönetir."

Takis Kambylis, Yunanistan'ın AB'ye girmesinin ve komünist rejimlerin çöküşünün ardından etnik popülizmin yavaş yavaş bir kenara itildiğini ve yerini devlet yardımlarına dayanan sol popülizminin aldığını söylüyor. Bununla birlikte, 80'li yılların ortalarında ve 90'lı yılların başlarında meydana gelen büyük yangınların arkasında dış düşmanların olduğu söyleminin hakim olmasının, etno-popülizm unsurlarının hâlâ aktif olduğunu ortaya koyduğunu belirtti.

YUNAN TOPLUMU POPÜLİST KLİŞELER VE ALGILAR İÇİNDE SIKIŞI

Editör ve yazar Petros Papasarandopoulos, 1981'den sonra Yunanistan'da hem PASOK hem de ND (Yeni Demokrasi) yönetimindeki siyasi sistemi o dönemlerde popülizmin karakterize ettiğini söyledi.

"Toplumsal yapıda popülist fikirlere güçlü bir eğilim var. Dolayısıyla Yunanistan'daki siyasi sistem, eski dönemin popülizmini yeniden canlandırmak için tüm koşullara sahip. Yunanistan'da popülizme yönelik toplumsal bir talep var. Siyasi arz bugün esas olarak Syriza'da, ancak diğer küçük partilerde de bulunuyor" dedi.

İsveç Timbro Enstitüsü tarafından yapılan son araştırmaya göre 2019 yılında Yunanistan, Macaristan'ın ardından popülizm açısından Avrupa'da ikinci sırada yer almıştı, üçüncü ise İtalya'ydı.

Petros Papasarandopoulos, Syriza'nın 2019'daki seçim yenilgisinin ana nedeninin popülizmin onaylanmaması değil, Syriza'nın halkı yönetmeye uygun olmadığına dair inancın pekişmesi olduğuna, yani daha teknik nitelikte ve daha az ideolojik bir onaylamama olduğuna inanıyor. Papasarandopoulos, bugün ND ve PASOK'un popülist partiler olmadığını ancak popülist yükselmelere sahip olduklarını söyledi:

"Yunan toplumu popülist klişeler ve algılar içinde sıkışıp kalmaya devam ediyor. Yunan toplumunun en büyük sorunu algılar ve stereotipler. Tarihe Manichean bir yaklaşım, büyük ve karanlık çevreler tarafından tehdit edilen kurbanlar olarak kendini sunma sorunu nedeniyle fobik bir içe dönüklükle karakterize edilen bir seçmen profili oluşmuştur."

'BİR SONRAKİ SEÇİMLERE POPÜLİZM KARŞITLARI KARAR VERECEK'

Takis Kambylis, iktidardaki ND için, "Bugün, liberal profilini yansıtan ama aynı zamanda popülist reflekslere sahip bir hükümetten, örneğin göçmenlik karşıtı söylem ve eğitimde ve kamusal söylemde dinin güçlendirilmesi gibi çelişkili mesajlar var" derken muhalefetteki Syriza için ise, "Açıkça popülist bir şekilde faaliyet gösteriyor" ifadelerini kullandı.

"Anti-popülist grup Syriza'nın popülizminden dolayı hayal kırıklığına uğradı" diyen Kambylis, "Ancak bugün aynı zamanda Yunanistan ve Türkiye arasındaki yüksek tonlar, göçmen karşıtı konuşma ve telefon dinleme sorunu nedeniyle Miçotakis hükümetine tereddütle bakıyorlar. Seçimlerin tekrarlanma olasılığı ve ND ile Syriza arasındaki yaklaşık yüzde 7'lik fark, bir seçimi kazanmak veya kaybetmek için artık büyük bir seçmen kaymasının gerekli olmadığını göstermektedir" diye konuştu.

Takis Kambylis, "Bu nedenle, Yunanistan'daki anti-popülizmin sert çekirdeği büyük önem taşıyacaktır" dedi.