Yurttan Sesler: Koronaya karşı tırşik otu ve hamsi kolonyası

Yoğun gündem içinde kaynayan ve bu hafta Yurttan Sesler’e malzeme olan korona haberlerinin içeriğine bakarak, virüsün bizi teğet geçeceğine inanmak istiyor insan. İtalya’daki gibi balkonlardan şarkılar söyleyecek durumumuz henüz yok ama depremler, savaşlar, virüsler derken memleketimizden insan manzaraları eşliğinde gülümsemenin de bir zararı olmasa gerek. Görünen o ki virüs de “bu kadar tuhaf haberlerin yaşandığı bir ülkeye bulaşsam mı bulaşmasam mı” derdinde gibi.

Azmi Karaveli azmikaraveli@yahoo.com

Bütün dünya gibi korona (Covid-19) virüsüyle yatıyor, onunla kalkıyoruz. Tartışmalı ve spekülasyona açık da olsa virüsün Türkiye’ye “geç” gelmesinin nedenleri üzerine binlerce espri yapıldı. Irk üzerinden argüman geliştiren ve kahve sohbeti tadında “bize gelmeeeez” diyen akademisyenler de gördük… Adanalı B.Ö. örneğinde olduğu gibi “İbadete engel bir durum yok yani. Burada biri öksürürse herkese bulaşacak, yani tek bize değil” rahatlığında konuşan da, “yani”…

90’ların başlarında “Ama ben AIDS’liyim” diyen kadına “Olsun güzelim Türk’e bir şey olmaz” diyen o efsane yurdum insanını hatırlatan günlerden geçiyoruz. Yoğun gündem içinde kaynayan ve bu hafta Yurttan Sesler’e malzeme olan korona haberlerinin içeriğine bakarak, virüsün bizi teğet geçeceğine inanmak istiyor insan. İtalya’daki gibi balkonlardan şarkılar söyleyecek durumumuz henüz yok ama depremler, savaşlar, virüsler derken memleketimizden insan manzaraları eşliğinde gülümsemenin de bir zararı olmasa gerek. Görünen o ki virüs de “bu kadar tuhaf haberlerin yaşandığı bir ülkeye bulaşsam mı bulaşmasam mı” derdinde gibi.

Elazığlı bir esnaf dükkanına astığı “Korona virüsüne karşı sahlep bulunur” yazısı ile satışlarını artırdı. Vatandaşlardan İ.A. “Korona virüsünden dolayı ve o salgını biraz daha bertaraf edebilmesi için ne bulursak onu deniyoruz. Onun başında da sahlep geliyor” diye konuştu. “Ne bulursak onu deniyoruz” halimizi anlatan mükemmel bir itiraf elbette. Yozgat’ta “Arap sabunu yiyen hasta” gibi ne yazık ki yalanlanan renkli bir vaka değil belki. Yine de kelle paçadan dut pekmezine uzanan yelpazede onlarca tavsiye arasında sahlebin kaynamasına gönlüm razı olmadı. Elazığ’dan yükselen bu sese kulak verip mevsimi geçmeden sahlebe asılıyoruz, hadi bakalım.

Trabzon'da korona virüsü nedeniyle hamsi kolonyası başta olmak üzere diğer farklı çeşitlerde talep artışı yaşanırken, satışların neredeyse iki katına çıktığı belirtildi. Buradaki ana haber hamsinin kolonyasının olması olsa gerek. Araştırmacı gazeteciliğin bir gereği olarak Yurttan Sesler konuya açıklık getirmeyi vazife bildi. Hamsi kolonyası hamsi kokmazmış efendim. Özelliği hamsi yedikten sonra eldeki hamsi kokusunu aldığı için ismi hamsi kolonyasıymış. Hamsi kolonyası bulunduğu yerdeki hamsinin kokusunu alırmış. Yurttan Sesler iftiharla sundu.

Rizeli genç kemençe ustası A.C. korona virüsü için yazdığı türkü ile olay oldu. Türkünün sonundaki mesajın virüse yönelik bugüne kadar yapılan en önemli tehditlerden biri olduğu iddia ediliyor. Zannımca bir tık ötesi Adanalıların virüse karşı havaya ateş açması olur: “Rizelinin huyudur / Hep çatar sağa sola / Allah'ından bulacaksın / Çin menşeili korona”

Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde Altınova Merkez Ortaokulu’nun düzenlediği ’Bahara Merhaba’ etkinliğine 500 kişi beklenirken, korona virüsü sebebiyle sadece 15 kişi katıldı. CHP İstanbul Örgütü programlarını iptal etmez ve bu durumu da ısrarla savunurken, umreden dönen 20 bin kişinin nasıl yönetildiği ortadayken, masum bir “Bahara Merhaba” etkinliği neden iptal olsun ki diye düşündüler zahir. En komiği de etkinliğe okul yönetiminden kimsenin katılmamış olması.

Düzce’de beş yaşındaki kızı Ş.F'nin korona virüsü şüphesiyle gözetim altına alınacağını öğrenen baba, kızını hastaneden kaçırdı. Otomobil polis tarafından durduruldu ve Ş.F. hastaneye götürülerek gözetim altına alındı. Son derece bize özgü, müstesna bir hareket olsa gerek.

Kayseri Erciyes Üniversitesi Rektörü, “Bu korona virüsünden de en az zararla çıkacak ülke olacağımızı ifade etmek istiyorum çünkü Türk milleti temiz bir millettir. Virüsler temiz olandan kaçarlar. İnşallah bunu da en az zararla atlatacağız” dedi. İlerde bu günlerin tarihini yazacak olanlar, “akademisyenler ne demiş acaba” diye dönüp baktıklarında eminim kafayı yiyeceklerdir. Ayrıca bu temizlik meselesine farklı perspektiflerden bakabilmesi için Rektör’ün makam arabasından inip toplu taşıma araçlarına, özellikle yaz aylarında binmesinde büyük yarar bulunmakta. Hele üşenmeyip bir gün Zincirlikuyu’dan metrobüse binse, bahsettiği zararın neresinden döneceğini şaşırır yeminle…

Malatya’da bir esnaf, iş yerinden alışveriş yapan müşterilerine korona virüsü salgını ile fiyatları ciddi oranda artan kolonyayı hediye ediyor. Malum kolonya mevzusu son bir haftada artık ulusal bir mevzu, hatta bir bekaa meselesi haline geldi. Esnafımız bu durumu tezgahının üzerine yazdığı şu sloganla pekiştirmiş: Allahım fırsatçılara fırsat verme!

Kahramanmaraş’ta semt pazarı esnafları ürün satışlarını arttırmak için ‘korona virüsüne birebir’ diye bağırmaya başladı. Pazarcıların sözcüsü tarihi bir açıklama yaparak korona için tirşik otunu işaret etti. “Ben tirşik otunu satıyorum. Halk arasında ise andırın doktoru olarak bilinir virüslere karşı birebir doğaldır.”

Korona aşı bileşenleri böylece yavaş yavaş oturmaya başladı. Bir tutam tırşik otunu sahlep ile kaynatıp üzerine hamsi kolonyası ekliyoruz ve bilim dünyasına hediye ediyoruz.

Tüm yazılarını göster