Zaman gazetesi yazar ve yöneticilerinin tahliye talepleri reddedildi
Zaman gazetesinin yazar ve yöneticilerinin davada, tutuklu sanıkların tahliye talepleri reddedildi. Mahkeme kararında, kaçma şüphesi olduğu ve kuvvetli suç şüphesi bulunduğu belirtildi.
DUVAR - Kapatılan Zaman gazetesinin yazarları ve yöneticilerine yönelik davanın ikinci duruşması, bugün İstanbul 13'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. 22'si tutuklu 31 kişinin yargılandığı davada, tahliye talepleri reddedildi. Tutuklu sanıklardan Şahin Alpay ve Yüksel Durgut'un sağlık durumlarının, cezaevinde kalmalarına elverişli olup olmadığı yönünde Adli Tıp Kurumu'ndan rapor alınmasına ve dijital delillerle ilgili olarak emniyetten rapor istenmesine karar verildi.
'NE ZAMAN PARDON DENECEĞİNİ BEKLİYORUM'
Savunma yapan tutuklu sanık Mehmet Özdemir, Zaman gazetesinde 9 ay sorumlu müdür olarak görev yaptığını söyledi. İddianamede isminin sadece bir yerde geçtiği belirten Özdemir, “Yanlışlıkla burada olduğumu düşünüyorum, ne zaman 'pardon' deneceğini bekliyorum. Zira iddianamede ismim sadece bir yerde geçiyor o da en son sayfada gazetede çalışanlarının sanık olarak anıldığı isim listesinde geçiyor" dedi.
Hakkında kuvvetli delil bulunmadığını öne süren Özdemir, tahliyesine ve beraatini talep etti.
ALKAN: MÜEBBETLER KONFETİLER GİBİ ETRAFA SAÇILIYOR
Gazetenin yazarlarından Ahmet Turan Alkan, hakkında 3 kez ağırlaştırılmış müebbet hapsinin istendiğini kaydederek, “Müebbetlerin konfetiler gibi etrafa saçıldığını ilk defa bu iddianamede gördüm" ifadelerini kullandı.
Hakkındaki gözaltı kararından sonra kaçmadığını söyleyen Alkan, “Biz ekmek parası için yazı yazan yazarlarız. Zaman gazetesinin yöneticisi değilim, sadece yazarım. Bu örgütün önemli bir mensubu olsam kaçardım. Evimde oturdum, polisi bekledim. Ben terörist değilim, darbeci hiç değilim" diye konuştu.
Yazılarında, seçilmiş iktidarın meşruluğunu savunduğunu ifade eden Ahmet Turan Alkan, “Bir şey bilsem itiraf ederim çekinmezdim, deli miyim? 63 yaşındayım kimin ne sırrını saklayacağım. Neyin suç olup olmadığını biliyorum. Ben yazarım, geçimimi emekli olduktan sonra yazı yazarak sağladım. Birilerinin sırrını saklayarak büyük bir mevki gibi bir beklendim de yoktu. Şahit olduğum şeyler hep gazetecilikti" dedi.
'ÜLKÜCÜ GELENEKTEN GELİYORUM'
"Ülkücü bir gelenekten geliyorum" diyen Alkan, hiçbir cemaat ve tarikat üyesi olmadığını söyledi. Yazılarının başlıklarıyla suçlandığını ifade eden Alkan tahliyesini ve beraatini istedi.
Alkan, “Asla haberdar olmadığım darbecilere destek vermekle karşınızdayım. Yazı yazdığım için suçlanıyorum. Hatta sadece yazılarımın başlıklarıyla suçlanıyorum. Darbecilik alçaklıktır. Halkın silahını, halka doğrultmak namertliktir" şeklinde konuştu. Alkan, “Örgüt mensubu değilim, asla asla asla… “ diyerek tahliyesini ve beraatini istedi. Duruşmaya öğle arası verildi.
SAVCI TUTUKLULUĞUN DEVAMINI İSTEDİ
Duruşmanın öğleden sonraki oturumunda avukatların talepleri alındı. Avukatların ardından söz alan duruşma savcısı 22 sanığın tutukluluk halinin devam etmesini istedi. Savcı, delillerin tam olarak toplanmadığını, ve kuvvetli suç şüphesi bulunduğunu savundu. Savcı, İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne yazı yazılarak el konulan dijital materyallerinin inceleme sonuçlarıyla ilgili bilgi verilmesinin istenmesini talep etti.
MAHKEME: KAÇMA ŞÜPHESİ VAR
Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti; Ahmet Turan Alkan, Ali Bulaç, Mümtazer Türköne ve Şahin Alpay'ın da bulunduğu 22 sanığın kaçma şüphesi bulunduğu, mevcut delil durumu, kuvvetli suç şüphesi gerekçeleriyle tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.
Savunmaları alınamayan tutuksuz sanıklar Ahmet İrem, Ali Hüseyin Çelebi, Nuriye Ural, Osman Nuri Arslan, Orhan Kemal Cengiz'in bir sonraki duruşmada hazır olmalarına karar veren mahkeme heyeti, tutuksuz sanıklar İhsan Duran Dağı ve Lalezer Sarıibrahimoğlu'nun da bir sonraki duruşmada Ankara 19'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'ne bağlanarak SEGBİS ile ifadesinin alınmasını kararlaştırdı.
Dijital materyallerin üzerindeki inceleme sonuçlandığında raporun gönderilmesine hükmeden mahkeme heyeti, İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne yazı yazılarak rapor düzenlenemeyecekse imajların gönderilmesine karar verdi.
Tutuklu sanıklardan Şahin Alpay ve Yüksel Durgut'un sağlık durumlarının cezaevinde kalmasına elverişli olup olmadığına dair, Adli Tıp Kurumu'ndan rapor istendi. Bir sonraki duruşma 8 Aralık'ta Silivri'de görülecek. (İSTANBUL/DHA)