Zaman içinde müzik: Rönesans’ın yaşam sevinci dansları, danslar da çalgıları artırır

15. yüzyıl başlarında vokal müzik, yörelere göre özellik taşımaz; tek tip ve bir örnek biçimlerde yazılmaktadır. Rönesans’la birlikte, her ulusun kendine göre özel şarkı biçimi ortaya çıkar.

Abone ol

Evin İlyasoğlu

Dönemin egemen ruhu, insancıldır. Rönesans sanatçısı kilise ve imparatorun otoritesinden kurtulma çabalarındadır. Öznel duygularını sıcak bir dille anlatan bir biçem geliştirir. Orta Çağ’ın yalnız cennete hazırlanan ortamı yerine bu dünyanın yaşamaya, keşfedilmeye değer olduğu düşüncesi yaygınlaşmıştır. İnsan olmanın kendine özgü bir soyluluğu ve değeri vardır. Bu dans müziklerini ve din dışı şarkıları gündeme getirir. Öte yandan kilise için bestelenen dinsel müzik de zenginleşen teknikle, daha bilge ve derin duyguları yansıtmaya başlamıştır.

Çoksesliliğin gelişmesi, birkaç ses ve çalgının bağımsızca ve uyumlu akışı karmaşık bir armoni yapısı gerektirir. 15. yüzyılın örnek müziği, benzer yapıda ve benzer renkteki birbirine eşit dört sesten oluşur. Rönesans’ın sonraki yıllarında her sesin ayrı özelliği gözetilir. A cappella korolar büyük önem kazanır. Çalgı eşliği olmaksızın sırf insan sesinden oluşan koro yapıtlarında armonik doku yoğunlaşır. Sesin niteliğindeki özellik, uyuşumlu oluşudur. Dramatik duyguları anlatmak için yarım ses aralıklı gelişim (kromatizm) kullanılır. Rönesans müziğinde iki çeşit ritim kalıbına rastlanır: Birincisi dans müziğiyle gelişen, devingen ve karmaşık ritimler; diğeri tekdüze akış içindeki izoritmik yapı.

15. yüzyıl başlarında vokal müzik, yörelere göre özellik taşımaz; uluslararası tek tip ve bir örnek biçimlerde yazılmaktadır. Rönesans’la birlikte, 15. yüzyılın ortasında her ulusun kendine göre özel şarkı biçimi ortaya çıkar: İngiliz halk şarkısı olan karol, danslara eşlik eder. Şanson, Fransızların çoksesli aşk şarkılarıdır. Lied, Almanların aşk şarkılarıdır. Frottola ise İtalya’da ünlenmiş, Floransa karnaval şarkısıdır. Bu arada Rönesans moteti tüm seslerin aynı metni söylediği, birleşik bir biçime dönüşmüştür.

RÖNESANS'TAN BAROK'A ÇALGI MÜZİĞİ

Rönesans’ın yaşam sevinci dansları, danslar da çalgıları artırır. Böylece çalgılar için ve çalgı toplulukları için bestelenen müzik doğar. Çalgılar artık yalnız insan sesine eşlik etmek için ya da eksik insan sesini tamamlamak için kullanılmaz. Bu dönemde çalgısal müzik, vokal müzikten bağımsız bir konuma kavuşmuştur. İlk çalgısal biçim estampie’dir. Çalgı müziği, Rönesans’tan Barok döneme doğru vokal müzik kadar önem kazanmaya başlar. Yeni biçimler arasında, adlarını danslardan alan çalgı müzikleri oluşur: Rondo, virelai gibi izlek (tema) ve çeşitleme yönteminin ilk filizleri fantasia, ricercare ve canzona gibi biçimlerle tomurcuklanır. Madrigal ve şanson gibi vokal biçimler için bestelenen müziğin de çalgılara uyarlandığı, sırf çalgı müziği haline dönüştüğü görülür. Dans müziği de solo çalgı ya da çalgı topluluğu için bestelenmeye başlanır. Pavan, galliard ve passamezzo gibi danslarla dans müzikleri, aynı adı taşır.