Anamur halkı daha fazla mermer ocağı istemiyor

Anamur'da davalık olan iki mermer ocağı projesinde yargı kararını henüz vermemişken, bu kez de Anıtlı Köyü'nde başka bir mermer ocağı projesinin ÇED süreci başladı. Yöre halkı duruma tepkili.

Anıtlı Köyü'nde mermer ocağına karşı yapılan basın açıklamasından
Google Haberlere Abone ol

Cihan Başakçıoğlu

DUVAR - Mersin'in Anamur ilçesinde yapılmak istenen iki mermer ocağı projesine karşı açılan davada, ilk proje için "ÇED Gerekli değildir" kararı iptal edilmişti.

İkinci proje için açılan davada ise keşif kararı beklenirken, bu kez de  Anıtlı Köyü'nde üçüncü mermer ocağı için ÇED süreci başladı. Mersin Çevre Derneği (MERÇED) ve Anamur Çevre Platformu, yöre halkının katılımıyla konuyla ilgili basın açıklaması düzenledi.

‘MUZUMA, ZEYTİNİME, YEŞİLİME DOKUNMA’

Anıtlı Köyü’nde düzenlenen basın açıklamasına yöre halkının yanı sıra mermer ocağı açılması planlanan bölgedeki 8 köyün muhtarı, CHP Anamur ilçe yöneticileri, Anamur Ziraat Odası yöneticileri de katılırken, açıklamada "Muzuma, zeytinime, yeşilime dokunma", "Bakanlarımız çiftçinin sesini duysun" ve "Üretim özgürlüktür, bağımsızlıktır" yazılı dövizler taşındı. MERÇED adına açıklama yapan Zuhal Ketir, Mersin Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından 2019 yılında, Anıtlı’da mermer ocağı işletmek isteyen bir firma hakkında ÇED süreci başlatıldığını belirterek, o dönemde mermer ocağına karşı açıklamalar ve eylemler yaptıklarını hatırlattı. Ruhsat sahasının içinde ve çevresindeki arkeolojik kalıntıların tescili için MERÇED adına ilgili birimlere dilekçeler verdiklerini ve kalıntıların tescilini sağladıklarını söyleyen Ketir, aradan üç yıl geçmeden bu kez yine mermer ocağı işletmek isteyen başka bir firmanın ÇED süreci başlatıldığını kaydetti.

'ANAMUR'UN 2033 YILINDA ÇÖL OLMASI BEKLENİYOR'

"Umarız ki Mersin Valiliği bu kez, Çinlilere tonunu 500 liraya satmak için mermer çıkartmak isteyen firmaların rant talebini değil, üretimden gelen gücünüzü ve yaşam hakkı savunmamızı ciddiye alır. Burada mermer ocaklarının doğaya, su kaynaklarına, insan sağlığına ve tarıma zararlarını anlatmayacağız. Çünkü el kadar çocuklar bile Google taramasında mermer ocaklarının zararları etkilerinin ne olduğunu bulup öğreniyorlar" diyen Ketir, Mersin Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne seslendi. Mersin Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü yetkililerinin, halkın taleplerini, itirazlarını ve yargı kararlarını hiçe saydığını vurgulayan Ketir, "Küresel ısınma ve iklim değişikliğinin de etkisiyle kuraklık tehdidi altında olan yarı kurak bölgemizde, mermer ocaklarına izin vermek, halkın ve diğer canlıların ölüm ya da göç sürecini başlatmak demektir. DSİ’nin yaptırdığı araştırmalara göre, henüz mermer ocakları açılmamasına rağmen su kaynaklarının bu şekilde kullanılması halinde Anamur’un 2033 yılında çöl olması beklenmektedir. Devletin bir kurumu tarafından böylesine bir rapor yazılmışken, su kaynaklarına verdiği zararlar tartışmasız biçimde, bilimsel bir gerçeklikle ortada olan mermer ocakları için ÇED gerekli değildir kararlarının yayınlanmasını aklımız almamaktadır" diye konuştu.

‘MERMER İÇİN TEK BİR AĞACIN KESİLMESİNE İZİN VERMEYECEĞİZ'

Mermer ocaklarının bölgeye olan zararlarını anlatan Ketir, son olarak şu ifadeleri kullandı; "Buradan, Mersin Valiliği dahil mermer ocaklarının ÇED sürecinde emeği geçen tüm kurum ve kuruluşlara sesleniyoruz. Artık mermer ocaklarını işletecek firmaların değil, halkın ve doğanın yanında olun. Korucuk Köyü’nde mermer ocağı işletmek isteyen ilk firma için verilmiş yargı kararına uyun ve artık daha fazla ÇED süreci başlatmayın. Bizler Anamur’un hiçbir köyünde mermer için tek kazma vurulmasını, tek ağacın kesilmesini istemiyoruz ve buna asla izin vermeyeceğiz. Bu konuda hem demokratik hem hukuki mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz.”