Ankara’da ‘İstanbul Sözleşmesi’ eylemi: Mücadele sürecek
Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden resmi olarak çıktığı bugün (1 Temmuz) kadınlarda sokaktaydı. Ankara’da basın açıklaması yapan kadınlar ‘mücadeleye devam’ mesajı verdi.
ANKARA - Türkiye, 2011 yılında imzaladığı ve İstanbul Sözleşmesi olarak da bilinen 'Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi’nden resmi olarak ayrıldı.
Kadın örgütleri başta olmak üzere siyasi partilerin de tepki gösterdiği Cumhurbaşkanı Kararı'na karşı Danıştay'da çok sayıda yürütmeyi durdurma davası açılırken, diğer yandan da kadınlar "İstanbul Sözleşmesi Yaşatır" diyerek sokağa çıktı.
Ankara’nın Sakarya Caddesi’nde bir araya gelen kadınlar İstanbul Sözleşmesi’nden resmen çıkıldığına işaret ederken “Mücadele sürecek” mesajı verdi.
'DENİZ POYRAZ VE ELMALI DAVASI AFİŞLERİ'
"İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz" pankartı ardında toplanan kadınlar, ellerinde HDP İzmir binasında öldürülen Deniz Poyraz’ın fotoğrafının yanı sıra "Trans cinayetleri politiktir", "İstanbul Sözleşmesi yaşatır", "Erkek devlet katliamda sözleşti", "Kadınlar yaşam için isyanda" afişleri taşıdı. İki çocuğun istismar edildiği iddia edilen Elmalı Davası’na ilişkin afişler de kadınların taşıdıkları dövizler arasında yer aldı. Kadınlar sık sık, "Yaşasın kadın dayanışması" sloganı attı.
Sakarya Caddesi’nde meydanı dolduran kadınlar, “Kararı geri çek sözleşmeyi uygula” sloganıyla basın açıklaması yaptı. İstanbul Sözleşmesi Ankara Kampanya Grubu adına açıklama yapan Tuna, şunları kaydetti:
FESİH KARARI BİZİM İÇİN YOK HÜKMÜNDEDİR: "Kadınların ve LGBTİ+’ların yıllar süren mücadeleleriyle elde ettiği kazanımlar sonucunda imzalanan İstanbul Sözleşmesi’nden tek bir adamın kararıyla bir gece yarısı çekilme kararı alındı. Geçtiğimiz gün, Danıştay'ın yürütmeyi durdurma talebini reddetmesi ile karar kesinleşti. İstanbul Sözleşmesi yürürlükteyken kadınları korumayan, tüm kadın düşmanı politikalarıyla haklarımıza ve hayatlarımıza saldıran, kadın katillerini cezasız bırakan, taciz ve tecavüzcüleri tahrik ve iyi hal indirimleriyle ödüllendiren erkek - devlet, İstanbul Sözleşmesini feshederek kadın ve LGBTİ+ düşmanlığını bir kez daha ortaya koyuyor. Bu ülkede kadınlar kaybediliyor, katlediliyor, hapsediliyor. Şirin Cinallanlar, Musa Orhanlar, Tolga Ağar’ların kimlerden cesaret aldığını biliyoruz! Erkek-devlet ve erkek yargı şiddet faillerine cesaret veriyor. İstanbul Sözleşmesi bizim! Erkek-devlet tüm mekanizmalarıyla hayatlarımıza saldırsa ve İstanbul Sözleşmesini feshetse de biz kadınlar var olduğumuz her yerde İstanbul Sözleşmesini uygulatacağız. Bu yüzden bu fesih kararı bizler için yok hükmündedir!
İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NDEN VAZGEÇMİYORUZ, HAYATI DONDURUYORUZ: Kadını toplumsal yaşamın dışına itmeye çalışan, evlerin içine hapsetmek isteyen zihniyete karşı bugün ülkenin her yerinde kadınlar ve LGBT+’lar İstanbul Sözleşmesi'nden vazgeçmediklerini haykırmak için sokakta. Bizler bugüne kadarki tüm haklarımızı sokakta mücadele ederek kazandık ve hiçbirinden vazgeçmeye niyetimiz yok. AKP iktidarı kendisine karşı çıkan herkesi terörize ediyor. Kadınlar pandemi süreci de fırsat bilinerek ev içine hapsedildi, kadın yoksulluğu katlandı ve kadına yönelik ev içi şiddet artı. Yaşadığımız her türlü şiddete ve baskıya karşı sokaklara çıktığımızda ise polis şiddeti görüyorduk. Ankara Emniyeti şiddetini artırıyor. Eylem alanında tacizde bulunuyor, tecavüz tehdidi savuruyor. Şimdi tekrar kadınlar olarak sokaklardan, haklarımızdan, yaşamlarımızdan, İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz diyoruz. İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz. Hayatlarımızı donduruyoruz."
Kadınlar basın açıklamasının ardından türküler eşliğinde halay çekti. (DUVAR)