'Asgari ücret ortalama ücrete dönüştü'

Planlanan ücret artışlarıyla ortalama memur maaşı 25 bin TL'ye ulaştı. Özel sektör çalışanlarının durumunun iyileştirilmesini isteyen sendikalar, asgari ücretin ortalama ücrete dönüştüğünü söylüyor.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Hükümetin TBMM'ye sunduğu memur maaşlarına ilişkin düzenleme ile en düşük memur maaşı 22 bin Türk Lirası'na (TL) yükseldi. Yüksek enflasyon nedeniyle memur maaşlarındaki artış yetersiz bulundu, ancak kamu dışındaki sektörler için en düşük memur maaşı bile adeta "yüksek" kaldı. Sendikalı olan sektörlerde belli bir artış oranı yakalanabilirken sendikalı çalışmayan milyonlar için asgari ücret artık ortalama ücrete dönüşmüş durumda.

Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) 12 Haziran'da açıkladığı son verilerine göre Türkiye'deki iş gücü 35,2 milyon, çalışan sayısı ise 31,2 milyon kişi. Ücretli çalışanların oranı bu rakam içerisinde yaklaşık 15 milyon. Geride kalanları kendi işi olan ya da kendi sigortasını ödeyen iş insanı, avukat, esnaf gibi kesimler kapsıyor. Strateji ve Bütçe Başkanlığı'nın son açıkladığı verilere göre kamuda da 5 milyon çalışan bulunuyor. Bunların 3,2 milyonu kadrolu, diğer kısmı kamu işçisi ve sözleşmeli statüsünde.

TEK MAAŞLA DÖRT KİŞİLİK BİR AİLE YOKSULLUK SINIRININ ALTINDA

Ortalama memur maaşının 25 bin TL'ye yükseldiği düzenlemeye göre en düşük öğretmen maaşı 26 bin TL, polis maaşı 29 bin TL, araştırma görevlisi maaşı 31 bin TL ve mühendis maaşı ise 33 bin TL olacak.

Memurlara yapılan bu zamlar aslında son yılların en yüksek oranı. Ancak Memur-Sen, kamu işçilerinin Temmuz ayındaki yüzde 15 zamla en düşük ücretinin 26 bin TL olacağını hatırlatarak en düşük memur maaşının da 26 bine çıkartılmasını, yani kamu işçisi ile eşitlenmesini istedi.

Türk-İş'in açıkladığı son yoksulluk verilerine göre dört kişilik bir aile için yoksulluk sınırı 33 bin 780 TL, Birleşik Kamu-İş'e göre 31 bin 185 TL, DİSK'e bağlı Birleşik Metal-İş'e göre ise 34 bin 830 TL. Sendikalar, bu veriler baz alındığında dört kişilik bir ailede tek bir maaş varsa, yani tek gelir çalışan öğretmen, polis ya da araştırma görevlisinden ise bu durumda ailenin yoksulluk sınırı altında yaşadığına dikkat çekiyor.

Sendikalar ayrıca teklifin Meclis'e sunulmasının ardından arka arkaya gelen ek Motorlu Taşıtlar Vergisi, ÖTV düzenlemesi ve KDV'nin artırılması gibi adımların da maaş zamlarını geri aldığını kaydediyor.

ÖZEL SEKTÖRDE DURUM NASIL?

Özel sektörde ise durum daha vahim. Sendikalı olan özel sektör çalışanları, "cüzi" olsa da haklarını arayıp belli oranda artış alabilseler de sendikasız çalışanlar için ücret dengesizliği büyük. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı verilerine göre Türkiye'de sendikaya üye olabilecek çalışan sayısı 16,2 milyon, ancak sendikalı olanların sayısı 2,3 milyon. Dolayısıyla 13 milyondan fazla kişi sendikasız. Bu durum hak aranmasından, yeterli maaş artışına kadar birçok durumu ekliyor.

Ticaret, büro ve eğitim alanında örgütlü olan ve 115 bin üyesi bulunan TEZ-KOOP-İŞ'in Genel Başkanı Haydar Özdemiroğlu, sendikasızlaşmanın yanı sıra çalışma barışında yaşanan sorunlara da işaret ediyor. DW Türkçe'ye konuşan Özdemiroğlu, ekonomik kriz, yüksek enflasyon ve hayat pahalılığı koşulları altında emekçilerin emeklerinin karşılığını almaları gerektiğini vurgulayarak "Kamu veya özel sektör, işçi veya memur, iş kolu ayrımı gözetmeksizin tüm çalışanların hakkaniyetli ve dengeli ücretler alması, enflasyona ve pahalılığa ezdirilmemeleri gerekir" diyor.

İşverenle masaya oturduklarında işverenin de belirsizlik ve enflasyondan şikayet ettiğini aktaran Özdemiroğlu, "Yıllık plan ve bütçe yapılamıyor. Öngörülemezlik çalışan maaşlarına da etki ediyor" diyor. Birçok iş yerinde yeni başlayan bir çalışana 11 bin 400 TL asgari ücret verilirken 15 yıllık bir çalışana da 13-14 bin TL gibi maaşlar verildiğini söyleyen Özdemiroğlu, "Kalifiye elemanlar ile yeni başlayanlar arasındaki bu makasın daralması büyük bir ücret adaletsizliğini getirirken iş barışını da zedeliyor" tespitinde bulunuyor.

'ASGARİ ÜCRET, ORTALAMA ÜCRET OLDU'

DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu da "Türkiye'de sendikalaşmanın baskı altına alınması, toplu pazarlık kapsamının daraltılması ve grevlerin yasaklanması sonucunda, özel sektörde asgari ücretle çalışanların oranı hızla yükseliyor" ifadelerini kullanıyor. Sendikasız olanların da toplu iş sözleşmelerine dahil edilmesi uygulamasının hayata geçirilmesini isteyen Çerkezoğlu, böylece toplumun genelindeki asgari ücret mahkumiyetine son verilebileceğini kaydediyor. Çerkezoğlu, kamu işçileri ile özel sektör işçileri arasındaki maaş farkının da yasal adımlarla düzenlenmesi gerektiğini sözlerine ekliyor.

TEZ-KOOP-İŞ Genel Başkanı Özdemiroğlu ise asgari ücretin Türkiye'de ortalama ücrete dönüştüğünü şu sözlerle anlatıyor:

"SGK birkaç yıldır asgari ücretlilerin toplam çalışanlarına oranına ilişkin resmi bir veri yayınlamasa da araştırmalar Türkiye'nin bir asgari ücretliler toplumu haline geldiğini ortaya koyuyor. Asgari ücret ve civarında ücret alanların oranı Avrupa genelinde yüzde 10'un altındayken Türkiye'de durum tam tersi. Türkiye'de asgari ücret ve civarında ücret alanların oranı yüzde 60'ın üzerinde ve her yeni asgari ücret zammı döneminde bu oran giderek artıyor."

EMEKLİLERE ZAM YÜZDE 25'TE KALDI

Hükümetin Meclis’e getirdiği memur maaşları düzenlemesinde emeklilere refah payı getirileceğine yönelik bir ifade yer almamıştı. Bu da emeklilerin tepkisine yol açmıştı. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonundaki memur maaşlarını düzenleyen torba kanun teklifi ile ilgili görüşmelerde emekli maaşlarına yapılacak zam oranları da belirlendi. Kanun teklifine eklenen ek maddeye göre emekli maaşlarına yılın ikinci yarısı için enflasyon farkı ile birlikte yüzde 25 zam yapılacak. Bu kapsamda enflasyon oranına refah payı ekleniyor. Buna göre şu anda 7 bin 500 TL olan en düşük emekli maaşı 9 bin 375 lira olacak.

Refah payı; çalışanların ve emeklilerin enflasyondan korunmasını sağlamak amacıyla ödenen bir meblağ. Maaşların enflasyon oranı düşüldükten sonra hesaplanarak ödeniyor.

Asgari ücrete yüzde 35'e yakın, memurlara da ortalama yüzde 74 zam yapılmıştı. Emeklilere yapılan yüzde 25'lik zam en düşük kalan oran oldu. (DW Türkçe)